HÜSEYİN İSTEMİL
ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile geçen temmuz ayında yaptığı telefon görüşmesinde 2020 seçiminde Demokrat Partili olası rakibi Joe Biden’ın oğlunun araştırılmasını istediğinin iddia edilmesinin ardından, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi parti içinde yoğun istişarelerin ardından kameralar karşısına geçti. Pelosi Trump hakkında resmi azil soruşturmasının başlatılacağını açıkladı. Temsilciler Meclisi Başkanı Trump’ın Ukrayna Cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmesinin ABD Başkanı’nın anayasal sorumluluklarının ihlali olduğunu söyledi. “Bizim görevimiz kurulan cumhuriyeti muhafaza etmek” diyen Nancy Pelosi Trump’ın attığı adımların ABD’nin ulusal güvenlik çıkarına ihanet olduğunu söyledi. Pelosi “Başkan hesap vermeli, hiç kimse hukukun üstünde değildir” ifadelerini kullandı.
Trump hakkında daha önce Rusya’nın ABD’de 2016’da yapılan başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma sonucunda azil sürecinin başlatılabileceği belirtiliyordu. Ancak soruşturmada Trump’ın suç işlediği konusunda kesin bir kanı oluşmadığı için süreç de başlatılamamıştı.
ABD Başkanı Trump BM Genel Kurulu toplantıları için gittiği New York’tayken Pelosi’nin açıklamasına Twitter’dan tepki gösterdi. Trump “BM’de onca iş yaptığımız ve başarı kazandığımız bu kadar önemli bir günü Demokratlar kasıtlı olarak Cadı Avı saçmalığı son dakikasıyla mahvetti. Ülkemiz için çok kötü!” mesajını paylaştı. Trump Ukrayna Cumhurbaşkanı ile 25 Temmuz tarihli telefon görüşmesinin dökümünün tamamının yayınlanması için onay verdiğini açıklamış, telefon görüşmesi için “Son derece dostane ve uygunsuz bir şey içermediğini göreceksiniz. Baskı yok ve Joe Biden ve oğlunun aksine al-ver durumu da yok” demişti. Trump, ABD tarihinde bir ikinci örnek olacak telefon dökümünün açıklanmadan önce böyle bir adım atılmasını eleştirdi, Twitter’dan “Daha görüşmenin dökümünü bile görmediler. Tam anlamıyla bir Cadı Avı” dedi. Zelensky ise konu hakkında bir açıklama yapmayı reddedip “Biz bağımsız bir ülkeyiz. Her şeye de hazırız” demekle yetindi.
ABD’de istihbarat camiasından bir muhbir, Temmuz ayındaki telefon görüşmesinde Trump’ın Ukrayna lidrinden Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın kendisinin başkan yardımcısı olduğu dönemde Ukrayna enerji şirketi Burisma ile maddi bağlantılarının araştırılması ve soruşturma başlatılmasını istediği iddiasını ortaya atmıştı. ‘Ukrayna’ skandalının patlak vermesi sonrası Trump’ın avukatı Rudy Giuliani’nin
Kiev’den Biden ailesi için talepte bulunduğunu itiraf etmişti. Trump da Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelensky ile yaptığı görüşmede Coe Biden’ın oğlunun adının geçtiğini söylemişti.
Temsilciler Meclisi Başkanı Polesi’nin açıklaması sonrası Demokrat Partili eski Başkan Yardımcısı Joe Biden da konuyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Biden Trump hakkında Kongre ile işbirliği yapmaması halinde azil sürecinin başlatılmasına destek verdiğini belirtti. “Trump Kongre’yi engellemeye devam ederse, görüşüme göre, Kongre’ye azil sürecini başlatmaktan başka bir seçenek bırakmayacak” diyen Joe Biden “Siyasi saldırıları kaldırırım. Bunlar gelir geçer ve zaman içersinde de unutulur.
Ancak bir başkanın ABD Anayasası’nı paramparça etmesine izin verirsek bunun sonsuza kadar sürecek etkileri olur. Bu bir trajedi olur ama Trump’ın kendisinin yarattığı bir trajedi” ifadelerini kullandı. Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Senato Çoğunluk lideri Mitch McConnell ise “Trump’ın Temsilciler Meclisi’nde aziledilmesi halinde Senato’nun ne yapacağının konuşulması için henüz erken” değerlendirmesinde bulundu. Peki Azil süreci nedir ve nasıl iliyor?
ABD TARİHİNDEKİ ÜÇÜNCÜ İSİM
Trump Kongre’nin bu adımıyla birlikte 243 yıllık ABD tarihinde hakkında azil süreci başlatılan 3. başkan oldu. Bu başkanlardan ilki olan Andrew Johnson hakkında 1868 yılında, görevi Kongre tarafından çıkarılan bir yasayla teminat altına alınan dönemin Savaş Bakanı Edwin McMasters Stanton’ı yasaya aykırı bir şekilde görevden aldığı için azil süreci başlatıldı. Ancak Johnson, Senato’da üçte iki çoğunluk sağlanamayınca görevinde kaldı. Bundan 106 yıl sonra ikinci kez bir başkan için azil süreci başlatıldı. Bu kez de 1972’de Cumhuriyetçi Başkan Richard Nixon, hakkında kendisine yakın bazı kişilerin Watergate iş merkezindeki Demokrat Parti’nin ofisine dinleme cihazı yerleştirdiğinin ortaya çıkmasıyla patlak veren skandalda yargıyı yanıltmak ve delil karartmakla suçlandı. Ancak Nixon azledileceğinin kesin olduğunu görünce istifa etti. Nixon’dan 27 yıl sonra bu kez Demokrat Başkan Bill Clinton hakkında Beyaz Saray stajeri Monica Lewinsky ile yaşadığı ilişkiyle ilgili yeminli ifadesinde yalan söylediği iddiasıyla azil süreci başlatıldı. Clinton, Senato’da yapılan oylama sonunda beraat ederek, görevinde kaldı.
AZİL SÜRECİ NEDİR?
ABD Anayasası, Kongre’ye başkanın üç kategoriden en az birince suç işlemesine kanaat getirilmesi halinde görevden alma yetkisi veriyor. Bu suçlar ABD’nin düşmanı olan bir ülkeye yardım etmek olarak tanımlanan ‘ihanet’, siyasi fayda karşılığında para ya da hediye kabul etmeyi içeren ‘rüşvet’ ve yasalarda kesin bir tanıma yer verilmeyen ‘ağır ve vahim suç’ işlemek ya da ‘başka kötü davranışta’ bulunmak olarak sıralanıyor. Bugüne kadar, üç başkan hakkında Kongre’de görevden azil süreci (impeachment) başlatıldı. Ancak tarihte bu süreç sonunda Kongre tarafından azledilen ve görevden alınan bir başkan yok. Azil süreci aslında ABD’nin kuruluşu sırasında İngiltere’den uyarlanan bir sistem. Bu süreç; herhangi bir yargı sürecinde olduğu gibi yargılama, hüküm ve cezalandırma aşamalarından oluşuyor. Tamamı Kongre’de geçiyor.
SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?
Sürecin başlatılması için ABD Kongresi’nin iki kanadından biri olan Temsilciler Meclisi’nde herhangi bir üye başkan hakkında azil süreci başlatmak için girişimde bulunabiliyor. Bu başvuru daha sonra Temsilciler Meclisi Adalet Komitesi’nin önüne gidiyor. Burada azil sürecinin devam edip etmeyeceği kararı oy çokluğuyla alınıyor. Bugüne kadar birçok başkan hakkında bireysel olarak azil süreci başlatma başvurusu yapıldı. Ancak bu başvurular Adalet Komitesi’nde reddedildi. Adalet Komitesi’nin onay vermesi halinde bir de Temsilciler Meclisi’nde oylama yapılıyor. Salt çoğunluğun kabul etmesi durumunda da azil süreci Senato’da devam ediyor. Burada ise davaya benzer bir süreç işletiliyor. Başkanın azledilme talebine ilişkin kanıtlar ortaya konuyor, tanıklar dinleniyor. Başkan da ayrıca savunmas yapıyor. Senatörler de jüri görevi üstlenerek, nihai kararı veriyor. Azil için Senato’da üçte iki çoğunluk gerekiyor.
KONGRE’DEKİ SON DURUM
ABD’de Kasım ayında yapılan ara seçimlerde Kongre’nin alt kanadı olan Temcilciler Meclisi’nde çoğunluk Demokratlara geçmişti. 435 üyeli Temsilciler Meclisi’nde 235 Demokrat, 198 Cumhuriyetçi üye var. 2 sandalye ise helen boş. 100 üyeli Senato’da ise 53 Cumhuriyetçi, 45 Demokrat, 2 de bağımsız üye var.