Tayyip Erdoğan, “Türkiye’yi adeta denize ayak basamayacak hale getirmeyi amaçlayan çabalara asla izin vermeyeceğiz. Aynı şekilde Doğu Akdeniz’deki doğal kaynakların ülkemiz ve KKTC dışlanarak adeta gasp edilmesine yönelik girişimleri kesinlikle kabul etmeyeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da Erdoğan’ın Fırat’ın doğusu ile ilgili söylemlerini tekrar ederek “Türkiye’nin nihai hedefi bellidir, 911 kilometrelik sınırında kendisine karşı herhangi bir terör tehdidinin bulunmasına müsaade etmeyecektir” diye konuştu.
Konunun Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs tarafı ile ilgili olarak Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım şöyle diyor:
* Ege’de 18 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığı 14 yıldır Yunan işgali altındadır.
* Taşoz Adası Türk kara sularındaki 111 milyon varillik Türk petrolü Yunanistan ve İsrail’e teslim edildi.
* Yunanistan, Doğu Akdeniz’de 42 bin kilometrekarelik Türk kıta sahanlığını parselleyip satışa çıkardı.
* Ege Denizi Türk kara sularında deniz haydutluğu yaparak iki vatandaşımızın ölümüne sebep olan Yunanistan’a karşı Erdoğan ve AKP Hükümetleri kılını bile kıpırdatmadı.
***
Fırat’ın doğusu konusunu ise aylardır yazıyoruz. Türkiye’yi yöneten kadro, ABD politikalarını uygulayarak, Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar ve Ürdün’ün de desteğiyle Suriye’yi iç savaşa sürüklemiştir. Şam’daki Emevi camiinde namaz kılmaktan bahseden iktidar, aslında hepsi terörist olan sözde muhaliflere eğitim ve lojistik destek verdiğini itiraf etmiştir. ABD ise İngiltere ve İsrail ile birlikte yerel dinamikleri de harekete geçirerek IŞİD diye bir örgüt kurmuş, bu örgütle mücadele bahanesiyle Suriye’ye girmiş ve Fırat’ın doğusunda PKK ile birlikte 70-75 bin kişilik düzenli ordu kurmuş, eğitmiş ve donatmıştır.
***
Türkiye’nin El Bab ve Afrin’e müdahale ettiği gibi Menbiç ve Fırat’ın doğusuna da girmesi ve oradaki terör ordusunu dağıtmasını ABD engelliyor. Menbiç’te aylar süren oyalamadan sonra Türk ve Amerikan askerlerinin yan yana bayrak göstermesi tam bir skandaldır. Menbiç’in etrafına hendek kazılmış ama iki ülkenin askerleri hendeğin dışındaki köylerde dolaşıyor!
Fırat’ın doğusunda ise Türkiye’ye saldırı yapılan yerler topa tutuluyor, o kadar… İçeri girilemiyor çünkü orada Amerikan üsleri var!
***
Bu arada Kaşıkçı olayı ile Türkiye’nin eline bir koz geçti. Gördüğüm o ki Türkiye, Cemal Kaşıkçı‘nın öldürülmesinde sadece Suudi Arabistan’ın değil, ABD’nin de rolü bulunduğunu delilleriyle tespit etti ve bir kısmını CIA’nın eski ve yeni başkanına da gösterdi.
Rahip Brunson‘un da serbest bırakılmasıyla birlikte, Türk-Amerikan ilişkileri bahar havasına girdi. Öyle ki ABD, İran’a karşı başlattığı ambargodan Türkiye’yi muaf tutuyor, Halkbank davasını da idari bir kararla sona erdirmeyi vaat ediyor.
Çünkü Kaşıkçı cinayetinde ABD’nin rolü bulunduğu delilleriyle ispat edilirse, Trump bir gün içinde düşürülür!
Bu yüzden Trump, kendi başkanlığını kurtarmak için Türkiye yönetimi üzerindeki baskıyı azalttı, hatta Erdoğan‘a ekonomik krizi atlatması için destek vermeye başladı.
***
ABD ve Suudi Arabistan, Kaşıkçı cinayeti üzerinden Türkiye’ye karşı bir oyun kurguladı ama hesapları ters tepti. Zira Türkiye’nin eline ABD’yi sarsacak bir koz geçti!
Tabii bütün bunlara rağmen, ABD, Suriye’de ana politikası olan PYD devleti kurmak konusunda taviz vermiyor, Türkiye’nin top atışlarından rahatsızlık beyan ediyor.
Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna müdahalesi lafta kalıyor!
Trump ve Erdoğan, sonuçta ikisine de zarar verecek bir satranç oynuyor.
Yazara ait yayınlanan son makaleleri gazete bayilerinden Yeni Çağ Gazetesi satın alarak okuyabilirsiniz.