Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, tanzim satış noktalarında nohudun 5,5 lira, mercimeğin 4,5 liradan bugün satılmaya başlandığını belirterek, “Pirinci de haftaya 5 kiloluk paketlerde 30 liraya, kilogramını 6 liradan satmaya başlayacağız.” dedi. Pakdemirli, fiyat artışlarının nedenlerinden bir kısmının yaşanan hortum ve sel felaketleri bir kısmının da fırsatçıların operasyonları olduğuna dikkati çekerek, tanzim satışlarından sonuç alındığını kaydetti. Üreticinin alın teriyle ürettiği domatesin 3 liradan alıcı bulduğunu ancak İstanbul’daki “Ayşe Teyze’nin” aynı domatesi 9,5-10 liradan yediğini anımsatan Pakdemirli, burada çarenin kooperatiflerin sahaya inmesi olduğunu dile getirdi. Pakdemirli, amaçlarının çıkan yangını söndürmek olduğuna işaret ederek, “Bu, bugüne ait bir sonuçtur.” ifadesini kullandı. Seracılıkla ilgili Ziraat Bankasının desteklerini açıkladığına dikkati çeken Pakdemirli, şöyle konuştu: “Türkiye’deki sera alanlarını iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Bunu yaparsak fiyatlardaki dalgalanmaları minimuma düşürmüş olacağız. Bence hem markette hem de halde tüketicinin ulaştığı fiyatlarda yüzde 40-50 indirim olmuştur. Bu anlamda bence iş neticeye ulaşmıştır. Maksat hasıl oldu. İsteyenler istediği kadar eleştirsin, özneden çok yüklemle uğraşıyorlar.” Sebze ve meyvede tanzim satışlara en fazla 15-20 gün daha ihtiyaç olacağını düşündüklerini ifade eden Pakdemirli, “Ondan sonraki dönemde tanzim satış noktalarındaki satışlar gelecek talebe bağlıdır. Biz, şu anda
Cumhurbaşkanımızın bize verdiği hedef ve ışık doğrultusunda çalışmalarımızı genişlettik. Nohut ve mercimek bugün devreye giriyor. Pirinç de haftaya satılmaya başlanacak. Nohut 5,5 lira, mercimek 4,5 liradan bugün satılmaya başlandı. Piyasa fiyatları iki misline yakın şu anda. Pirinci de haftaya 5 kiloluk paketlerde 30 liraya, kilogramını 6 liradan satmaya başlayacağız.” diye konuştu.
ET SIKINTISI YOK
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’nin et stokunun yeterli olduğunu belirterek, “Et ve Süt Kurumunun (ESK) deposunda 50 bin tona yaklaşan stoku var. Türkiye’nin bu alanda, kısa vadede bir sıkıntısı görünmüyor.” dedi. Kırmızı etin tanzim noktalarında satılıp satılmayacağı konusundaki soru üzerine Pakdemirli, etle ilgili zaten tanzim noktaları bulunduğunu ifade ederek, “Bu, Et ve Süt Kurumumuzdur. Vatandaşımız buralara gelip ihtiyacı olan eti alıyor.” diye konuştu. Ucuz et ve kıymanın 81 ilde teşkilatı olan üç zincir mağazada satıldığınıda hatırlattı.
ÜRETİM PLANLAMASI İLE 4 KAT ARTIŞ
Planlama konusunda optimizasyonu kullanmayı kararlaştırdıklarını ifade eden Pakdemirli, Türkiye’nin tarımsal hasılasını 4 misli artırabilecek olanaklara sahip olduğunu kaydetti. Pakdemirli, havza bazlı yönetime geçerek, Ankara’nın sorumluluk ve yetkilerini biraz daha havzalara devredip, optimizasyon ve planlamaları oralarda yaptırmak istediklerini, bu sayede daha iyi bir planlama olacağını bildirdi. “Tarımda sıfır risk, sıfır problem asla olmayacak.” diyen Pakdemirli, Türkiye’nin bir tarım ülkesi olduğunu ve tarımsal hasıla açısından Avrupa’da ilk, dünyada 7’nci sırada yer aldığını belirtti. Pakdemirli, “Türkiye aslında kaynaklarını iyi değerlendiriyor. 17’nci sırada toprak kaynağınız var ama dünyada 7’nci sıraya oturmuşsunuz. Boş araziler, değerlendiremediğimiz şeyler var mı, var. Eğer resmin büyüğüne bakmazsak kendimize haksızlık ederiz.” dedi. Hal Yasası’na “süper bir anlam” da yüklenmemesi gerektiğini vurgulayan Pakdemirli, bu yasayla bütün problemlerin çözülmeyeceğini, kooperatiflerin, Perakende Yasası’nın da devreye konulmasına ihtiyaç olduğunu kaydetti.
YENİ DÖNEMDE KOOPERATİFLER AKTİF OLACAK
Pakdemirli, Gıda Komitesinin hedefleri ve çalışmalarıyla ilgili soruyu yanıtlarken de tarımın yapısal gelişme alanlarına bakıldığında, kooperatiflerin çok önemli bir yeri olduğunu söyledi. Bakanlığının başından itibaren ‘Üreticiyi koruyacağız, tüketiciyi kollayacağız.’ ilkesini dikkate aldığını vurgulayan Pakdemirli, “Aslında bu birebir bakanlığın işi değildir. Bakanlık mekanizmayı kurar ama kooperatiflerin üretici ile tüketiciyi birbirine yaklaştırması lazım. Buradaki bağı kuracak olan kooperatiflerdir.” ifadelerini kullandı. Pakdemirli, dünya örneklerine bakıldığında Türkiye’de çok başarılı kooperatif örnekleri olmadığına dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Ne yazık ki bizim kooperatif ekosistemimiz biraz dağınık. 15 bine yakın kooperatif var, bunlar da para ve ciro gibi değer üretmiyorlar. Bir sürü içi boş kooperatif var. Bunlar da bir şekilde aidatlarla haksız bir şekilde ayakta kalmaya çalışıyorlar. Bu ekosisteme biz inşallah en geç yılın ikinci yarısından itibaren neşter atacağız. Tarım Kredi’nin de kooperatif düşüncesi var. Belki biraz daha belediyelerin kooperatiflere yer vermesiyle 200-300 ürünün gerçek modellerle tanzim satış noktalarında satılması söz konusu olmalıdır diye düşünüyorum.”
HEM HAL HEM DE PERAKNEDE YASASI DÜZELECEK
Tarlada üretilen ürünle tezgaha gelen ürün arasındaki fiyat farkına işaret eden Pakdemirli, lojistik tedarik zincirinde kopmalar olduğunu, 100-200 yıl önce kurulmuş “anadan-atadan kalma sistemlerle” işin götürülmeye çalışıldığını söyledi. Pakdemirli, ürün sofraya gelinceye kadar kayıplar, israflar olduğunu belirterek, tedarik sürecinin de gereğinden fazla uzun olduğunu ifade etti. Bakan Pakdemirli, “Bu kadar uzun bir tedarik süreci gerekli mi, bugünkü şartlarda bunu ciddi biçimde ele almak lazım. Hal Yasası çıkarılacak, Perakende Yasası’nı da ele almamız lazım.” dedi. Pakdemirli, şöyle devam etti: “Bugün itibarıyla yasal zorunluluk yüzde 1. Yani perakende sektörü, yerel ürünü yüzde 1 rafta bulundurmak zorunda. Bunu yüzde 15-20’lere taşıyabilirsek, yerinde üretim ve tüketime kavuşuruz. Aradaki taşıma kayıpları, yakıt masrafı gibi birçok masraftan da kurtulmuş oluruz. Zincir bu kadar kopuk, arada da bu kadar uçurum olmadığı dönemde de fiyatlar birbirine mutlaka yakınlaşacaktır, arada da fırsatçılar kalmayacaktır diye düşünüyorum. Zincirde 4 aracı varsa bu 2’ye düşmüş olacak.”
KENEVİRDE EYLEM PLANI HAZIRLIĞI
Pakdemirli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatının ardından gündeme gelen kenevir üretimi konusuna da değinerek, atılacak adımlara yönelik bilgi verdi. Türkiye’de 19 ilde kenevir ekimi yapıldığını dile getiren Pakdemirli, şunları söyledi: “Bu illerin bir kısmında da ekimle ilgili talep yok. Kenevir ekilecek ve devlet hepsini alacak gibi kamuoyunda yanlış bir algı oluştu. Devletin bunu almayla ilgili bir plan ve programı yok. Bu işin sanayisini de oluşturmalıyız. 50 milyon doları, 100 milyon doları aşkın yatırım yapmayı taahhüt eden yatırımcılarımız kenevir ekimi için müsaade istiyor. Onları Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza yönlendiriyoruz. Yeter ki yatırım yapılsın, müsaadesini veriyoruz.”