SEMA SU EKİZOĞLU ile HER ŞEY BİZE DAİR

semasu

Kişisel gelişim günümüz de hiçbirimize yabancı gelmeyecek bir konu diye düşünüyorum. Hepimiz kendimizi geliştirmek, alanımızda veya hayatımızda daha başarılı olmak adına ilgileniyoruz. Finans Eğitimleri, nlp, bilinçaltı, beden dili, zaman yönetimi, kriz yönetimi vb. konular üzerine eğitimler alıp, terapi görüyoruz. Bugün bu alan da hemen herkesin daha doğrusu Türkiye’nin tanıdığı bir isim ile röportaj yapacağım.

Merhaba Sema Su Hnm. ,
Röportaj teklifimi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederek başlamak istiyorum.

1) Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar bölümünden mezun olduktan ve 18 yıl bankacılık yaptıktan sonra kişisel gelişim üzerine kariyer yapıyorsunuz. Aynı zaman da AlfaLife Academy TR kurucususunuz. Bu değişikliğe karar verme aşamanızı okurlarım ile paylaşır mısınız ?

Merhaba Benan, öncelikle gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim.
Aslında herşey 23 yaşında geçirdiğim bir beyin ameliyatı ile başladı. Yaşadığım sağlık sorunu beni zihinsel rahatlığımı sağlayabilmek, sürekli konuşan zihnimi anlamak ve içerde konuşan o sesi yönetebilmek için, kendimi psikolojik anlamda geliştirmeye mecbur bıraktı. Yani aslında bu konulara ilk olarak kendimi iyileştirmek ile başladım. Özellikle spiritüel konulara olan ilgim bu süreci kişisel gelişimden biraz daha ileriye taşıdı. Bunun neticesinde kişilerin zihinsel algı, bilinçaltı ve spiritüel öğretiler çerçevesinde gelişimlerini sağlayan AlfaLife Academy TR olarak ‘Bilinçaltı Gelişim Programları’ adı altında eğitmenlik ve danışmanlık yapıyorum. Çalışmalar ve iyileşmeler tamamen bilinçaltında yapıldığı için çok hızlı ve en etkili şekilde sonuç veriyor. Bu yöntemleri insanların öğrenmesini ve yaşadıkları sıkıntıların kaynağını bularak hızlıca çözüme ulaşıp, rahatlayabilmelerini oldukça önemsiyorum.

2) Çağın sorunu haline gelen ve farkındalık ile eş zamanlı olarak kaos yaratmış bir konuya değinmek istiyorum. ”Bilinç ve Bilinçaltı ” insanlar kişisel gelişime zaman ayırdıkça kendini keşfetmeye başladı, affetmeler yerine yargılamalar ön plana çıktı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz ?

Bu sorun için sana çok teşekkür ediyorum. Sana kesinlikle katılıyorum. Günümüzde büyük bir sorun haline gelen yargılama, suçlama ve hatta sürekli şikayet halinde olmak gibi bir durum var. Yargılama yapan kişi aslında bilinçaltı verileri ile bakıldığında bize vermek istediği mesaj, ‘Benim yapamadığımı karşı taraf yaptığı için, bundan rahatsızım’ veya ‘Benim yaptığım en doğru, diğerleri yanlış’ şeklindedir. Bu şekilde bir algı kişinin, çağımızın en büyük rahatsızlığı ve psikolojik kalitemizi en olumsuz etkileyen durum olan ‘‘Ötekileştirme’’ kavramını oluşturarak, bireyin kendini yanlız ve diğer insanlar tarafından kabul görmeyen biri algısına girmesine sebep olmaktadır.

Kişinin kendisi, diğer insanları mevcut davranışları ile kabul edemediğinden, bilinçaltında kendini de olduğu gibi kabul edememekte ve sürekli içsel bir özgüven eksikliği hissetmektedir. Başkalarını yargılarken aslında bilinçaltı kendini yargılamaktadır. Durum böyle olunca, kişinin aslında affedemediği de kendidir. Kendine hata yapma hakkı vermeyen kişi, başkalarına da bu hakkı veremez. Hal böyle olunca kişinin düşünce sistemi negatif ve kendi kendini zedeleyen bir sistemin içinde kısır bir döngüde döner durur.
Affetme kavramı da oldukça etkili bir kavramdır. Günümüzde affetme çalışmaları adında bir çok uygulama yapılıyor. Halbuki bireye affetme konusunda ‘‘Bilinçaltı Farkındalığı’’ kazanması sağlanarak, ‘‘affetme’’ diye bir kavramın doğanın özünde bulunmadığı anlatılması, yani tüm yaratılanların, kendilerine verilen potansiyel oranında davranabildiği ve aslında bir kişiyi suçlarken, ‘‘Sen benim kriterlerime uygun davranmıyorsun, o yüzden suçlusun’’ dediğini kavraması sağlanarak önce suçlama ve yargılamadan, o kişinin uzak durması sağlandığında ‘‘affetme’’ diye bir kavrama hiç ihtiyaç kalmayacaktır. Bilinçaltı Gelişim Programları ile bireylerin farkına varmadan yaptıkları davranışların, bilinçaltı farkındalığı kazandırılarak, çok hızlı ve kendiliğinden meydana gelen dönüşümler sağlanır. 

3) Eğitimleriniz de en sık karşılaştığınız ”soru veya sorun ” nedir ?

En çok duyduğum; Hiç böyle düşünmemiştim. :)
Bilinçaltı kodları iyileştiğinde meydana gelen iyileşmeyi kişi hemen hisseder ve duygusal rahatlamanın ardından gelen sorular;
Bu kadar hızlı mı?
Bu durum kalıcı mı? 
Ayrıca eğitimler sırasında değişimi dışarıdan bekleyen yani etrafındaki insanların değişmesini bekleyen kişilerden, ‘‘Hep ben mi değişeceğim, karşımdaki hiç değişmeyecek mi?” gibi sorular programlarda en çok karşılaştığımız sorulardır. Kişiler program sonunda algı sistemi ile düşüncelerin nasıl şekillendiğini ve zihnin bize oynadığı oyunları öğrendikten sonra bu süreci yönetmeyi öğreniyorlar.

Program sonunda bilinçaltı farkındalığı ile daha rafine ve sağlam bir düşünce sistemi oluştuğunda ‘Yeniden doğdum’, ‘Şimdiye kadar uyuyormuşum, şimdi uyandım’ gibi sözler duymak  son derece keyifli. Bir kişi için daha bir dönüşüme katkı sağlayabilmek çok güzel.

4) Reiki, yoga, meditasyon, bioenerji vb. birçok çalışmalarınız mevcut, bu çalışmalardan okurlarıma  biraz bahsedebilir misiniz ?

İnsanın sistemi, ruh, beden ve zihin üçlüsünden meydana gelmektedir. Ve sağlıklı bir birey olabilmek için bu üç olgunun da dengeli, birbirleri ile ilişkilerinin farkındalığında ve birbirlerini destekler bir yapıda olmaları önemlidir. Zihnimiz çok hızlı ve olayların olumsuz yönlerini ön planda tutarak çalışmaya meyillidir. Böyle olunca olumsuz düşünceler ile ruhsal yapımızı, duygusal yapımızı negatif etkileyerek beden sağlığımızı da zedeleriz.

Bundan dolayı kişilerin zihinsel faaliyetlerini yani düşünce kalitesini önemseyerek, zihni biraz yavaşlatmaları, ruh ve beden sağlığını iyileştirir. Meditasyon zihin için çok faydalı bir çalışmadır. Zihni rahatlatır. Gereksiz düşüncelerden temizlemesine yardımcı olur. Aynı zamanda yoga da bedene odaklanarak, nefesi rahatlatarak, zihinden geçen düşüncelerin yavaşlamasına katkı sağlar.
Reiki, bioenerji gibi çalışmalar da evrende sonsuz bir akım ile hareket halindeki doğal iyileştirme gücünü, bilinçli bir şekilde elleriniz ve düşünceleriniz ile yönlendirerek bedensel, zihinsel ve ruhsal iyileşmeler yapmamızı sağlar.

5) Eğitim ve terapi çalışmalarına düzenli olarak katılamayacak veya böyle bir fırsatı mevcut olmayan okurlarım için günlük rutin tavsiyeniz nedir ?

Belki çok kısa olacak ,Bilinçaltı az ve öz olandan hoşlanıyor.
Yaşadıkları her olayda:
Hayata duyguları deneyimlemeye geldim.
Her an yeni şeyler öğreniyorum.

Her gece yattıklarında sahip oldukları için, ‘ Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Teşekkür ederim.’ diyerek uykuya dalmalarını tavsiye ederim. Çünkü bilinçaltı gece de uyanık ve siz gece hangi düşünceler ile uykuya dalarsanız, onu gece boyunca büyütmeye, çoğaltmaya devam ediyor.

Bu güzel röportaj için teşekkür ederim.
Hayat sadece bir an. O da yaşadığımız AN.
Sevgiyle kalın.

Exit mobile version