İskenderun’da düzenlenen “Edebiyatçılar, şairler buluşuyor” etkinliğinde Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen 80 sanatçı, yazar ve edebiyatçı bir araya geldi. Etkinlikte, İstanbul, İzmir, Yozgat, Ayfon, Mersin, Muş, Gaziantep, Kahramanmaraş, Osmaniye, Tokat, Hatay’ın yanısıra Özbekistan’dan da konuk edebiyatçı vardı. Millet Parkı’nda, 20-21 Eylül günleri gerçekleşen buluşmaya İskenderun halkı yoğun ilgi gösterdi. Hava sıcaklığı nedeniyle 20:30’da başlayan etkinlikte türküler çalındı, şiirler okundu, kitap stantları incelendi, edebiyat söyleşileri yapıldı.
ŞİİR HİÇBİR ZAMAN BİTMEDİ
İskenderun Belediye Başkanı M.Fatih Tosyalı bir konuşma yaparak, Türkiye’nin zengin sanat ve edebiyat birikimine dikkat çekti: “Aşık Veysellerin, Necip Fazılların, Bakilerin, Yunus Emrelerin, nice ozanların sevgi çığlıklarıdır. Tarihten bu yana ömürler bitti ama şiir hiçbir zaman bitmedi. Burada birbirinden değerli sanatçı ve şairlerimiz aramızdadır. Şairlerimiz içimizdeki duyguları şiirle ifade ederler. Şairlerimiz ve yazarlarımız dünün ve bugünün toplumunun kültürünü taşırlar. Ezgi olmaz, şiir olmaz, türkü olmazsa olmaz. Yazarlarımız nakış, nakış işleyen bir gönül ustalarıdır. Biz de sanat ve sanatçıya destek veriyor, her zaman saygı duyuyoruz. Gelecek nesillerin de sanat ve sanatçının kıymetini bilmelerini istiyoruz. Belediye olarak Türk kültürüne hizmet için bu etkinliği düzenledik. Katılan değerli sanatçılara hoş geldin diyor, bu organizasyona emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
TÜRKÜ ‘TÜRK’TEN
DOĞMUŞTUR
Araştırmacı ve edebiyatçı Mansur Emekçi, buluşmanın yegane amaçlarının Türk kültürüne katkı sunabilmek olduğunu belirtti. Konuşmasında şunları kaydetti: “Bu katkıyı birçok sanatçının buluştuğu bir otağda buluşturan İskenderun Kitap Otağı Yayınevi ve Belediyeye teşekkür ediyorum. Bu gecenin adı türkü ve şiir buluşmasıdır. İskenderun halkının ‘bizim de ozanımız, bizim de şairimiz, bizim de edebiyatçımız var’ demesi ve Türk kültürünü unutmaması için buradayız. İskenderun belediye başkanı, kaymakam yardımcı olurlarsa bunu ulusal çapta yapmayı planlıyoruz. Yani bizim kültürümüzü ulusallaştırmak istiyoruz. Türkü, Türk’ten doğmuştur, Türkü, Türk’ün öz malıdır. Kök olarak Türk ve Türkü, Türk’ün türküsü anlamını veriyor. Biz şairimize sahip çıkamıyorsak, İstiklal Marşımızı yok sayacağız. Niye yok sayacağız? Çünkü onu yazan bir şairdir. Ordu marşlarımızı yazan bir şairdir. Şairimizi, ozanımızı ve yazarlarımızı bu ülkede yok sayarsak, Türkiye Cumhuriyeti’ni yok saymamız lazım! Kısacası belediye başkanımız, kaymakamımız ve valimizi bu şairlere sahip çıkmaya davet ediyorum.”
Hatay Yazarlar ve Şairler Derneği İskenderun Temsilcisi Eşref Azgın Türkeri ise, şair ve yazarları bir araya getirmeye çalıştıklarını söyledi ve şu değerlendirmeyi yaptı: “Her bölgeden, her yöreden farklı ozan, yazar ve şairlerimiz aramızdadır. Belediye Başkanı, Kaymakam, Vali ve Kültür Bakanlığı’nın bizlere destek çıkmasını bekliyoruz. Bölgemizde büyük bir yazar ve şair potansiyeli ve kültürü vardır, bunu gün yüzüne çıkarmak istiyoruz. Şiire, edebiyata duyarlı gençlerimiz var, onları bu tür kültürü sevdirmek için çaba vermekteyiz. Bölgenin kültürünü bu şekilde sürdürebiliriz. Yoksa şiirimiz, kültürümüz, geleneklerimiz de unutulacaktır. Unutulmadan devam etsin istiyoruz.”
İŞARET DİLİYLE İSTİKLAL MARŞI
İşaret dili hocası Gülhan Tatlı, katılımcılara işaret diliyle İstiklal Marşı’nı okuttu. “Hepimiz bir engelli adayıyız, onun için işitme engellilere yardımcı olmak için işaret dilini bilmemiz gerektiğini düşünüyorum. Burada farkındalık yaratmak için İstiklal Marşı’nı işaret dili ile okutmaya çalıştım.” dedi.
İlgili Seksen yazar, şair ve edebiyatçıyla sanatçı otağı kuruldu haberiyle ilgili sizde görüşlerinizi yazarak gündeme dahil olabilirsiniz.