S-400’de krizin menzili küçüldü

S-400’de krizin menzili küçüldü

Türkiye ile ABD arasındaki en öncelikli dosyaya dönüşen Rus hava savunma sistemi S-400’lerde çözüm için süre daralıyor. Türkiye ile ABD Nisan ayının başından itibaren yüksek düzeyli ve yoğun temaslar gerçekleştirdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de iki hafta arayla yaptığı Washington ve Ankara temaslarında kolaylaştırıcı rol oynamaya çalıştı. Bu görüşmelerde Türkiye, krizin aşılması için ABD’ye, ortak bir teknik komite kurulmasını önerdi ancak bu öneri Wasihgnton tarafından gündeme dahi alınmadı. ABD, S-400 füze sistemlerinin Türkiye’ye yerleştirilmesi durumunda, F-35’lerin radar izlerini takip edip hassas bilgilere ulaşabileceği konusunda emin olduğunu tekrarlıyor. ABD’nin teslimatın ertelenmesi isteğini de reddeden Ankara Rus sistemini almak için anlaşmadan geri adım atmıyor.  Gelinen nokta itibariyle ne Türkiye ne de ABD pozisyonlarından geri adım atmış değil. Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın, 22 Mayıs günü gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD ile müzakerelerde ilerleme olduğunu ancak olası yaptırımlara karşı hazırlıkların yapıldığını söylemesi dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın S-400’den sonra bir üst modeli olan S-500 konusunda da Rusya ile ortak üretim yapılacağını kaydetmesi, Ankara-Moskova arasındaki savunma sanayi işbirliğinin uzun soluklu bir program olduğunu gösterdi. 

ABD YAPTIRIM KARTINI OYNADI

ABD’de Başkan, Başkan Yardımcısı, Savunma Bakanı, Dışişleri Bakanı,  bakanlıkların sözcüleri, Kongre’nin her iki kanadının tüm çağrılarına karşın Ankara S-400’lerden geri adım atmayınca Washington ‘tehdit ve uyarı’ dilini bir üst perdeye çıkardı. Kongrenin iki kanadından 400 vekilin imzasıyla Ankara’ya F35 yaptırımı uygulanması tasarısı kabul edilirken yine Kongre’de Savunma Bakanlığı bütçesi de ilgili komisyondan onaylanarak yasalaşma açısından kiritik bir evreyi geçti. Söz konusu bütçede Türkiye’nin S400 alması halinde F35 programından çıkarılması maddesi yer alıyor. Bütçede ayrıca Türkiye’nin bu satın alma işleminden vazgeçmesinin yetmeyeceği bir daha S400’leri almayı gündemine dahi almamasının garanti edilmesi de isteniyor.  Yasa, ABD Başkanı Donald Trump tarafından imzalandıktan sonra yürürlüğe girecek.  

İLK BATARYALAR İÇİN SON BİR AY 

Türkiye ile Rusya arasında 2017’de yapılan anlaşmaya göre, S-400 savunma sistemlerinin 2019 Temmuz ayından itibaren Türk topraklarına konuşlandırılması öngörülüyor. Ancak hem Rus hem de Türk tarafından yapılan açıklamalarda, teslim süresinin öne çekilerek haziran ayından itibaren parçaların transferinin söz konusu olduğu belirtildi. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) İsmail Demir, 16 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, bu sistemlerin Türkiye’ye Haziran ayında getirilme olasılığı olduğunu kaydetmişti. S-400’lerin yıl sonuna kadar aktif hale getirilmesi öngörülüyor.  

12 MADDEDEN EN AZ 5İ SEÇİLİR

ABD’li yetkililerin açıklamaları, S-400 savunma sisteminin Türk topraklarına geldiği andan itibaren, CAATSA olarak bilinen ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası’nın aktif hale geleceğinin altını çiziyor. Sistemin veya parçalarının taşınmaya başlamasıyla birlikte, ABD yönetiminin yasa kapsamında yer alan 12 yaptırım maddesinden en az 5’ini seçerek işleme koyması öngörülüyor. Türkiye’de yapılan değerlendirmelerde, 12 madde arasından en az zarar verecek unsurların seçilmesi ve böylece bu sürecin “yumuşak” bir şekilde atlatılması düşüncesi öne çıkıyor. Bununla birlikte, ABD Başkanı Trump’ın muafiyet yetkisini Türkiye’ye uygulaması için en üst düzeyde girişimde bulunulması öngörülüyor. ABD’li yetkililer ise, Rusya’nın silah satışını ilgilendiren bir konuda muafiyet beklenmemesi gerektiğini belirtiyor.

Exit mobile version