İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi ve Türk Meteoroloji, Afet Yönetimi Uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, “60 santimlik su 1,5 ton kaldırır ve arabaları kaldırıp götürür. Bu yüzden selde kum, çakıl gibi malzemeler bulunduğu için arabalarla sel suyuna girmemek gerekiyor.” dedi.
Kadıoğlu, son günlerde özellikle Antalya ve Muğla’da yaşanan sel ile kuvvetli yağış sebebiyle meydana gelen kazalarda neler yapılması gerektiği hakkında bilgi verdi.
“ARAÇLA SEL SUYUNA GİRMEK DOĞRU DEĞİL”
Böyle havalarda, arabaların insanlara güven duygusu verdiğini belirten Kadıoğlu, araçla sel suyuna girmenin ya da hortumdan kaçmanın doğru olmadığını söyledi. Kadıoğlu, “60 santimlik su 1,5 ton kaldırır ve arabaları kaldırıp götürür. Selin içinde kum, çakıl gibi malzemeler var. O yüzden özellikle arabalarla sel suyuna girmemek gerekiyor. İnsanların yürüyerek de sele girmemesi lazım çünkü bir karış sel suyu insanları alıp götürebiliyor.” ifadesini kullandı.
“KUM TORBASI BARİYERLERİ OLUŞTURULMALI”
Sel yataklarına yerleşim yapılmaması, kamp kurulmaması ve bulunulan yerdeki sel riskinin bilinmesi gerektiğine dikkati çeken Kadıoğlu, şöyle devam etti:
“Binanızın girişi sıfır girişse, sellerde su içeri giriyorsa naylon örtünün konulup, kum torbası yapılması lazım. Bu şekilde suyun yönünü değiştirmek gibi bazı basit şeyler var. Bunların insanlara ilkokuldan itibaren öğretilmesi gerekiyor. Sel, hortum, yıldırım ve dolu doğanın kanunudur, bunlarla beraber yaşamayı bilmemiz lazım.”
“DİBİ GÖRÜNMEYEN SULARA HİÇ GİRMEMEK GEREKİYOR”
Kadıoğlu, dibi görünmeyen sudan geçilmemesi uyarısında da bulunarak, “Belki orada yol yıkılmıştır, yolu su götürmüştür. Bilinçsiz hareket ediliyor, bu durum ancak eğitimle düzelebilir.” dedi.
Sel sularına asla arabalarla girilmemesi gerektiğini vurgulayan Kadıoğlu, şunları kaydetti: “Eğer arabanız, sel suyunda arızalanmışsa itmeye, kurtarmaya kalkmayın. Hızla en yüksek bir noktaya kaçın. Burada insan canı önemlidir, bu yüzden böyle olaylarda riske girmemek gerekiyor. Bazen sel suyunda araba kalır, su çok yüksek değildir ama arkadan birkaç dakika sonra daha başka büyük bir sel dalgası gelebilir, bu su da alır götür. O yüzden görünüşe aldanmadan dibi görünmeyen sulara hiç girmemek gerekiyor.
Bazen ‘Yolun karşısına geçeyim’ demek yerine, olduğunuz yer güvenliyse orada durmak gerekiyor. ‘Yağmurdan kurtulayım’ diye sel suyuna girmek veya başka şekilde hareket etmek doğru değildir çünkü sel sularına kanalizasyon karışıyor.”
Kadıoğlu, afetlerin affetmediğini, bu gibi olayların küçümsenmemesi gerektiğini yineleyerek, “Özellikle gök gürültülü, yıldırımlı havalarda sel, hortum ve dolunun birlikte olma ihtimali çok yüksek. O yüzden, gök gürültüsü ve şimşek doğanın uyarısıdır, bunları iyi algılamak lazım.” diye konuştu.
İSTANBUL/AA