Piyasalarda FED bayramı

Piyasalarda FED bayramı

Küresel piyasaların odaklandığı ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz kararı, rahat bir nefes aldırdı. Geçtiğimiz günde Karar Gazetesi’nin ekonomi sayfalarından okuduğunuz ABD’deki resesyon tehlikesi de kararları etkiledi. Beklentiler doğrultusunda politika faizinde değişikliğe gitmeyen FED faizi yüzde 2.25-2.50 aralığında sabit bıraktı. Faiz oranının sabit tutulması kararının 1’e karşı 9 oyla alındığı belirtilen FED’in karar metninde, sürdürülebilir ekonomik büyüme görünümüne ilişkin belirsizliklerin arttığı vurgulandı. Açıklamada, enflasyonun zayıf seyrettiği vurgulanarak, bu yıl içinde bir faiz indirimi sinyali verildi. Gelecekteki politika ayarlamaları konusunda ‘sabırlı’ olunacağı ifadesi karar metninden çıkarıldı. FED Başkanı Jerome Powell, bankanın gelecek dönemde bir faiz indirimi adımı atması ihtimalinin güçlendiğini belirtti. Küresel büyümedeki yavaşlama, enflasyonun hedeflerin altında kalması ve ABD’nin Çin başta olmak üzere ticaret ortaklarıyla devam eden müzakerelerin endişeye neden olduğunu ifade eden Powell, açıklanacak veri ve ticaret görüşmelerinin atılacak adımlar konusunda belirleyici olacağını kaydetti. FED’in faiz adımları atmadan önce ‘sabırlı’ olma sözünden vazgeçmesi adım atmaya hazır olduğuna işaret ederken, Powell zayıf enflasyonu ‘geçici’ olarak nitelendirmekten de vazgeçti. FED’in bu yılın ilerleyen zamanlarında olası faiz indirimleri sinyali vermesinin ardından küresel hisse senedi piyasaları yükselirken, dolar ve küresel tahvil getirileri geriledi. Yurt içinde, önceki gün (FED kararından önce) 93 bin – 95 bin bandında dalgalı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışın hemen üzerinde 94.244 puandan tamamladı. 5,9174’e kadar çıkan dolar/TL, özellikle FED kararı sonrası düşüşünü hızlandırdı. Dolar dün gün içinde 5.72’ye kadar geriledi. Euro ise en düşük 6.46’yı gördü. BIST 100 endeksi neredeyse 96 bin puan seviyesine yaklaştı. İşlemciler TL’deki sınırlı geri çekilmenin devamının gelmesi için başta S-400 olmak üzere ekonomik risklerde iyileşme görülmesi gerektiğini belirterek TL aleyhine risk fiyatlamasının halen güçlü olduğu görüşünde. 

Pay piyasalarının Fed’in güvercin duruşundan destek bulduğunu belirten analistler, doların ise diğer para birimleri ve emtialar karşısında değer kaybettiğini söyledi. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 2.10 seviyelerinden 1.97 sınırına kadar gerilerken, altının ons fiyatı 1.346 dolardan yükselişe geçerek 1.390’ın üzerini test etti ve 1.380 dolar seviyesinde dengelendi. FED öncesi pozitif seyreden New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 0,15 S&P 500 endeksi yüzde 0,30 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,42 değer kazandı. Avrupa tarafında, dün karışık bir seyir izleyen pay piyasalarında Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,19 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,53 değer kaybetti, Fransa’da CAC 40 endeksi ise yüzde 0,16 yükseldi. 

‘Çin ile aramızın iyi olmasını istiyorum’

Çin Ticaret Bakanlığı, Çin ve ABD’nin üst düzey yetkililerinin ülke liderlerinin talimatları doğrultusunda ticaret görüşmeleri yapacaklarını ve Pekin’in Washington’un görüşmeler için uygun koşullar yaratacağını umduğunu belirtti. Çin Ticaret Bakanlığı sözcüsü Gao Feng gazetecilere yaptığı açıklamada ABD’nin kendi sanayisinin sözlerine kulak vermesini, gümrük vergisi tehditlerini ve ticaret savaşını durdurmasını umduklarını belirtti. ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’i taahhütleri yerine getirmemesiyle suçlaması üzerine dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret görüşmeleri geçen ay başarısızlıkla sonuçlandı. Trump, Çin’den ithal mallara yönelik gümrük vergilerini artırdı ve bu vergileri daha fazla artırmakla tehdit etti. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping Salı günü Trump ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, gelecek hafta Japonya’nın Osaka kentinde düzenlenecek G20 zirvesinde Trump ile biraraya gelme konusunda anlaşmıştı. ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Başkanı Vladimir Putin gelecek hafta Japonya’da yapılacak olan G20 zirvesinde bir görüşme gerçekleştirecek. ABD’de Cumhuriyetçi Parti’ye yakınlığıyla bilinen Fox News’a konuşan Trump, Putin’in yanı sıra Çin lideri Xi Jinping ile de bir araya geleceğini söyledi. ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı Trump’ın ek tarife uygulamalarıyla tekrar ateşlenmişti. Trump “Rusya ile aramız iyi olsun istiyorum, bence öyle de olacak. Çin ile aramız iyi olsun istiyorum, bence öyle de olacak. Aslında ikisiyle de önümüzdeki hafta Japonya’daki G20 zirvesinde görüşeceğim” dedi. 

‘ENFLASYON BAZ ETKİSİYLE DÜŞECEK’

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings idari direktörü Edward Parker, Londra’da gerçekleştirilen bir konferansta baz etkisini işaret ederek “Türkiye’de enflasyondaki düşüşün hızlanmasını bekliyoruz” dedi. Cari açıktaki düşüşün altın çizerek Türkiye’de geçen yazdan bu yana gelişmelerin dikkat çekici olduğunu belirten Parker, buna karşın Fitch’in pozitif görünüme geçmek için çok daha fazla ilerleme görmesi gerektiğini ifade etti. Parker, Türkiye’nin toplam borç stokunun GSYİH’ye oranının düşük kalmasını beklediğini söyledi. Merkez Bankası’nın kredibiletisinin zayıf olduğunu söyleyen Fitch idari direktörü, yeni politika hatalarının ihtimal dışı bırakılamayacağını sözlerine ekledi. Fitch Ratings Türkiye’nin kredi notunu mayısta yatırım yapılabilir seviyenin iki kademe altı olan BB’de teyit etmişti. Görünüm ise negatif.

11 ŞİRKETİN NOTUNU İNDİRDİ

Moody’s, son bir haftada Türkiye hakkında açıkladığı üçüncü raporda 11 Türk şirketinin kredi notunu düşürdü. Kurum tarafından yapılan açıklamada şirketlerinin notunun düşürülmesinin Türkiye’nin notunun düşürülmesiyle doğrudan bağlantılı olduğu belirtildi. Açıklamada “Notlandırılan şirketlerden birçoğu ihtiyatlı finansal politikaya, sağlıklı bilançoya ve döviz geliri içeren güçlü iş profiline sahip. Bu şirketlerin kredi göstergeleri daha yüksek notlara işaret ediyor. Ancak şirketlerin notları, yabancı para cinsi tahvil tavanına ile sınırlandırılıyor çünkü bu şirketler Türkiye’nin siyaseti, hukuku, maliyesi ve mevzuatı ile doğrudan ilişkili” ifadelerine yer verildi. Açıklamada ülkedeki risklerden biri olarak, hükümetin döviz rezervlerini korumak amacıyla bu şirketlerin yabancı para kaynaklarına erişimlerini kısıtlayabileceği örneği verildi. Şirketler ise şöyle: Anadolu Efes Biracılık ve Malt Sanayii A.Ş., Coca-Cola İçecek A.Ş., Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş., Koç Holding A.Ş., OYAK, THY, Tüpraş, Erdemir, Rönesans Gayrimenkul Yatirim A.Ş., Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş., Şişecam.

BORSA VE TAHVİLLER YÜKSELDİ

FED’in faiz indirimine hazır olduğunu belirtmesi Asya para birimlerini destekledi. Borsa ve tahviller de yükseldi. FED, belirsizlikleri gerekçe göstererek 2008’den beri ilk kez faiz indirimine hazır olduğu sinyali verdi. Tokyo’daki Dai-ichi Life Research’ten Toru Nishihama gelişen ülke para birimlerinin FED’in faiz indirim sinyali ve dolardaki düşüşten destek bulduğunu ifade etti. Ancak yükselişin kısa süreli olabileceğini belirtti. Bloomberg Dolar Spot Endeksi yüzde 0.4 düşüşle 1,1982.45 puan olurken MSCI AC Asya Pasifik Endeksi yüzde 1 artışla 159.59 puana çıktı. Tayland bahtı yaklaşık yüzde 1 değer kazanarak 2013’ten beri en yüksek seviyeye çıktı. Çin yuanı yükselirken Güney Kore wonu ve tahviller ralli yaptı. Endonezya rupisi dolar karşısında yükseldi. Ülke Merkez Bankası faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 6’da tuttu. Malezya ringiti Fed kararı ve petroldeki sıçramayla ikinci günde de yükseldi. Filipin pesosu bir yılın zirvesine yaklaşırken Tayvan doları FED’in açıklamalarıyla 2’nci günde de ralli yaptı.

JAPONYA DA SABİT TUTTU

Japonya Merkez Bankası (BoJ), faizlerde ve Getiri Eğrisi Kontrollü Parasal Genişleme politikasında değişikliğe gitmezken, karar metninde kullandığı ifadeleri koruyarak mevcut sözlü yönlendirmesini sürdürdü. BoJ’un dün başlayan ve bugün sona eren para politikası toplantısında alınan kararlar açıklandı. Buna göre, politika faizini değiştirmeyerek yüzde eksi 0,1’de bırakan BoJ, parasal tabanın yıllık 80 trilyon yen artırılması programını da sabit tuttu. Söz konusu karar, 2’ye karşı 7 oy ile alındı. Karara karşı oy kullanan kişiler ise Goushi Kataoka ile Yutaka Harada oldu. Bankanın karar metninde kullandığı ifadeleri de koruduğu dikkati çekerken, böylece sözlü yönlendirmede bir değişiklik yapmadığı görüldü. Karar metninde, ihracat ve üretimin diğer ülkelerdeki yavaşlamadan etkilenmesine karşın Japonya ekonomisinin gelirden harcamaya kadar verimli bir döngü içinde ılımlı genişlemeye devam ettiği vurgulandı.

MERKEZ’İN REZERVLERİ ARTTI

Merkez Bankası verilerine göre, 14 Haziran ile biten hafta itibari ile net uluslararası rezervleri 191.458 milyar TL oldu. Net dış varlıklar bir önceki haftaki 178.110 milyar TL düzeyinden 14 Haziran haftasında 179.844 milyar TL’ye yükseldi. TCMB’nin net uluslararası rezervleri, Merkez Bankası verilerine dayanan hesaplamalarına göre, 24 Haziran haftasında 28.349 milyar dolardan 28.9 milyar dolara yükseldi.

Exit mobile version