Pakistan’ın başkenti İslamabad’da, Hindistan hükümetinin Cammu Keşmir’i ikiye bölme ve eyaletin özel statüsünü ortadan kaldırma kararına tepki gösterildi.
Başkentteki Cumhurbaşkanlığı binasında bayraklar yarıya indirildi.
Alanlara toplanan binlerce Pakistanlı, Hindistan’ın bölgedeki krizi artırmaya yönelik politikalarını protesto etti.
5 SORUDA KEŞMİR KRİZİ
1 – Pakistan ve Hindistan arasında ihtilaflı Keşmir bölgesi nerede bulunuyor?
Güney Asya bölgesinde yer alan Keşmir, Pakistan, Hindistan ve Çin’in arasında yer alıyor. Toplam 222 bin 200 kilometrekare toplam alana sahip bölge, Hindistan alt kıtasının 1947’deki bölünmesinden bu yana Hindistan ve Pakistan arasındaki anlaşmazlığa konu oldu.
2 – Bölgede taraflar neden anlaşamıyor?
Keşmir sorunu, İngiliz sömürgesinden kurtulan Hint Yarımadası’nda Pakistan ve Hindistan’ın iki ayrı ülke olarak Ağustos 1947’de bağımsızlıklarını ilan etmesiyle başladı.
İngiltere 1947’de Hindistan’dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir’i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı.
Nüfusunun yüzde 90’ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947’de Pakistan’a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi.
Karara, Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan’ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar, 1947’de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999’da savaş çıktı.
3 – Cammu Keşmir’de o tarihten bu yana demografik yapı nasıl?
Hindistan hükümeti tarafından 2011’deki son nüfus sayımına göre Cammu Keşmir’in toplam nüfusu 12,5 milyon. Bölgedeki nüfusun yüzde 68,3’ü Müslümanlar, yüzde 28,4’ü Hindular ve yaklaşık yüzde 1’i Budistlerden oluşuyor.
Keşmir Vadisi yüzde 94,4 Müslüman nüfusa sahipken, Cammu bölgesinde Hindular nüfusun yüzde 62,5’ine, Müslümanlar yüzde 33,4’üne tekabül ediyor.
Cammu, yüzde 60’ının Müslüman olduğu Chenab Vadisi’ni oluşturan 2 bölge ve yüzde 74,5’inin Müslüman olduğu Pir Panchal’ın dahil olduğu 3 alt bölgeye sahip.
Soğuk çöl olarak bilinen Ladakh’ın nüfusu 274 bin. Bölge nüfusunun yüzde 46,42’si Müslüman ve yüzde 39,6’sı Budist.
4- Bölgeye ne zaman ve nasıl özel statü verildi, bu bölgeye bir ayrıcalık kazandırdı mı?
Hindistan’ın 1947’de İngiltere’den bağımsızlığını kazandığı günden bu yana Cammu Keşmir kendi yasalarını çıkarabiliyordu.
Hindistan Anayasası’na, Cammu Keşmir’in demografik yapısını ve kimliğini korumak amacıyla “370’inci madde” eklendi. Yasaya göre, Cammu Keşmir’de yabancıların mülk edinmesine ve eyalet hükümetinde iş sahibi olmalarına izin verilmedi.
Bu durum, katılımın tam anlamıyla gerçekleşmesine değin geçici bir karar olarak kaldı.
Ancak hiçbir zaman katılım kararı verilemediğinden 370’inci madde, Yeni Delhi yönetiminin Keşmir ile ilişkisini tanımlayan kalıcı bir düzenleme olarak kabul edildi.
Bugüne kadar anayasanın 370’inci maddesi gereği Cammu Keşmir bölgesi tamamıyla otonom bir yapıya sahipti. Eyalet Meclisi, iletişim, savunma, finans ve dış ilişkiler alanları dışında kendi yasalarını düzenlemekte serbestti.
5- Özel statünün kaldırılmasının ardından bölgedeki son durum nedir?
Hindistan, 5 Ağustos’ta yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir’e ayrıcalık tanıyan anayasanın 370’inci maddesini iptal ederek bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırdı.
Hindistan’da Cammu Keşmir’i 2 birlik toprağına ayıran “Cammu ve Keşmir’in Yeniden Yapılandırılması Teklifi”, önce federal parlamentonun üst kanadı Rajya Sabha’da (Eyaletler Meclisi), daha sonra da federal parlamentonun alt kanadı Lok Sabha’da (Halk Meclisi) kabul edildi.
Alınan kararda, bölge, Cammu ve Keşmir Birlik Toprağı ile Ladakh Birlik Toprağı şeklinde yeniden düzenlendi. Karara göre, Cammu Keşmir bölgesinde sınırlı yetkilere sahip yerel bir meclis bulunacak ancak Ladakh’ta meclis olmayacak.
Cammu Keşmir’in bundan böyle diğer Hint vatandaşlarına uygulanan yasalarla yönetilmesi bekleniyor. Bölgenin kendi anayasasına sahip olmak, savunma, iletişim ve dış ilişkiler dışındaki tüm meselelerde karar almak gibi birçok ayrıcalığı sona ermiş oldu.
Hindistan hükümetinin, kontrol ettiği bölgeyi Hindistan’ın geri kalanına kalıcı olarak dahil etme düşüncesiyle bu kararı aldığı savunuluyor.
ANKARA / AA