Mutluluk Her İşte! İşte Mutlu Kariyer!

mutkare

Yeni yılın ilk yarısını bitirmişken hepimiz, yepyeni kararlar ve planlarla hayatımıza yepyeni yönler vermeye çalışmaya başladık  bile. Yeni yılın ilk günlerinde, yeni yerler görmek, yeni kitaplar okumak ve yeni insanlar tanımak gibi değişimleri hayatımıza yerleştirirken, elbette iş hayatını es geçemezdik. Peki tüm bu sosyal alanlarda mutlu olmanın, iş hayatımızda da olumlu etkiler sağladığını söylesek, işe mutlu olmaktan başlamayı kim istemez? Mutluluk demek sadece özel hayatımıza güzellik katmıyor. Aynı zamanda da araştırmalara göre iş hayatında da başarılı olmayı destekleyen bir itki olarak pozitif duyguları her kanalda hissetmemize sebep oluyor. Hayatımızda mutluluğu merkeze aldıysak, iş hayatında da canımızı sıkan olaylar, kariyerimizle ilgili olumsuz durumlar çok kafaya takılacaklar listesi olmaktan çıkıp, kolayca çözülebiliyor.

Öncelikle şunu çok iyi kavramak gerekiyor ki, mutluluk her zaman bulaşıcı. Yani sen ne kadar pozitif, hayata mutlu bakan, sorunları olduğundan büyük görmeyen biriysen, çevrendekileri de bunu o kadar mutluluğunu bulaştırıyorsun. Özellikle iş hayatındaki negatifliği bir kenara bırakmak mutlu bir mesai süresi geçirmeye de katkı sağlıyor. Neşeli, esprili bir iş arkadaşı etrafındakileri de güldürmek için oldukça cazip.

Pek çok işin ortaya çıkması yaratıcılıktan besleniyor. Yaratıcılığı besleyen, işteki verimliliği arttıran, ortaya çıkan işlerde enerjinin açığa çıkmasını sağlayan en önemli faktör ise yine mutluluk. Kendini mutlu eden bir iş insanı her zaman daha verimli ve yenilikçi çalışmalar ortaya koyabiliyor.

Yaratıcılığa ilham veren can suyumuz mutluluk demiştik değil mi? Ne kadar mutlu hissediyorsak o kadar yaratıcılık kokan işler ortaya çıkarabiliriz dostum! Pozitif duygularda kaldığımızda algılarımız fevkalade açılıyor ve herhangi bir sorun olduğunda da farklı çözüm yollarını kolayca görebiliyoruz.

Aynı anda pek çok işi yapmak kesinlikle bizi pozitif duygulardan uzaklaştıran, mutluluk seviyesini düşürüp, stres hormonunu arttıran etkenlerin en başında sayılabilir. Bu çok kabiliyet gerektiren bir şeymiş gibi görünen ve adına dünyada ‘Multi tasking’ denilen her parmağına bir iş tak felsefesi son derece sakıncalı aslında. Bu verim düşürücü durumdan derhal uzaklaşıp, tek bir işe odaklanmak mutluluğu ve verimi de iş yerinize getiriyor.

Ah! Ne kadar mutlu olmayı istesek de stres olmadan da olmuyor değil mi? Yani sıfır stres bir iş ortamı da azıcık hayal gibi sanki.. İşte en mutlu olanlarımızda stres yönetimini en iyi yapanlar demek burada abartı olmaz.

Ve evet, bingoooo! İşte geldik işin en tatlı kısmına! Kendini ödüllendirmek işin en şımartıcı kısmı olarak ballı kaymaklı ekmek kadayıfı! Başardığımız küçük ya da büyük işlerde kendimizi samimi ve sevecen bir şekilde tebrik etmek, belki bir fincan kahvenin tadını çıkarmak, belki de kendimize lezzetli bir çikolata ısmarlamak daha enerjik çalışmaya ve hedeflerimize daha severek ulaşmaya keyifli bir yol açıyor.

 

Exit mobile version