Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Muhsin Dere, Türkiye’nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Merve Safa Kavakcı ve Türk savunma sanayisi şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin katıldığı fuarda, Malezya makamları başta olmak üzere diğer katılımcı ülke temsilcileriyle üst düzey görüşmeler yapıldı.
Fuarın sadece sektördeki profesyonellere açık ilk 3 gününde Türk firmaları, Malezyalı şirket ve kuruluşlarla 10 mutabakat metni imzaladı.
Bu kapsamda, TUSAŞ ve Malaysian Aerospace Industry Associaton arasında havacılık alanında ürün alışverişi, bilgi alışverişi, üretim ortak faaliyetlerini, ROKETSAN ve Pyrotechnical Ordnance Malaysia SDN.BHD arasında da roket yakıtları, patlayıcılar gibi alanlarda teknoloji paylaşımı, ortak üretim gibi faaliyetleri hedefleyen adımlar atıldı.
Trabzon Silah Sanayi AŞ (TİSAŞ), Zigana PX-9 model tabancanın IDC Technologies SDN. BHD. ile teknoloji transferine ve Malezya’da ortak üretimine yönelik mutabakat zaptı imzaladı.
Denizcilik alanında ise İstanbul Denizcilik Gemi İnşa Sanayi ve Ticaret AŞ (İstanbul Tersanesi) ile Boustead Langkawi Tersanesi arasında iş birliği; İstanbul Tersanesi, SEFT Gemi Tasarım, Malezya Teknoloji Saklama Kurumu (Technology Depository Agency Berhad-TDA) ve Kuala Lumpur Üniversitesi (Universiti Teknikal Mara) arasında ise iş birliğine yönelik iyi niyet anlaşması imza altına alındı. Bu imzalar doğrultusunda, Türk firmaların, Malezya’da gemi ve bot inşası, dizayn konularında görev alması bekleniyor.
HAVELSAN, Technology Depository Agency, System Consultancy Services, AR Eastern, Silent Step ve BIT Group şirketleriyle iş birliğine yönelik mutabakat muhtırası imzaladı.
FUARDAKİ TÜRK ÜRÜNLERİ
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ), ASELSAN, Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM), HAVELSAN, ROKETSAN, Askeri Fabrika ve Tersane İşletme AŞ (ASFAT) ve TAIS, fuarda açtıkları stantlarda savunma sanayisine yönelik ürün ve hizmetlerini tanıttı.
TUSAŞ, insansız hava aracı Anka’yı fuar için oluşturulan statik alanda sergiledi.
Şirketin standında ise T129 Atak Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri, Gökbey Genel Maksat Helikopteri, Hürkuş Gelişmiş Eğitim Uçağı, Hürkuş-C Hafif Taarruz ve Silahlı Keşif Uçağı ve Milli Muharip Uçak (MMU) maketleri yer aldı.
ASELSAN, uzaktan komutalı silah sistemleri, tank modernizasyon çözümleri, haberleşme sistemleri ve anti-drone sistemleri gibi ürünlerini tanıttı.
STM, deniz platformları ve vurucu (kamikaze) İHA sistemlerini sergiledi.
HAVELSAN, deniz savaş sistemleri, simülatörler, siber güvenlik ürünleri, holografik durumsal farkındalık teknolojisi gibi ürün ve yeteneklerini tanıttı.
ROKETSAN’ın standında lazer güdümlü Cirit füzesi, UMTAS Uzun Menzilli Tanksavar Füzesi, L-UMTAS Lazer Güdümlü Uzun Menzilli Tanksavar Füzesi, OMTAS Orta Menzilli Tanksavar Füzesi, SOM füzesi, Teber Lazer Güdüm Kiti, MAM-L ve MAM-C mini akıllı mühimmatları gibi ürünler yer aldı.
ASFAT, askeri tersanelerde üretilen deniz platformları ile hava araçlarına yönelik bakım ve onarım hizmetlerine ilişkin kabiliyetlerini fuara taşıdı.
TAIS, portföyünde bulunan deniz platformlarını tanıttı.
SAVUNMADAKİ BAŞARI YENİ YENİ ANLAMLANDIRILIYOR
Türkiye’nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Merve Safa Kavakcı, AA muhabirine, Türk savunma sanayisini Malezya’da desteklemenin görevleri arasında üst sıralarda olduğunu söyledi.
Savunma sanayisinin ekonomik büyüklüğü, ülkelerin bu alanda olabildiğince bağımsız hale gelmesi ve dışa bağımlığının aşılması, yardımlaşma gibi unsurlarıyla oldukça önem taşıdığını belirten Kavakcı, “Büyükelçi olduktan sonra 1,5 seneye varan sürede en başta savunma sanayimizin bölgede tanıtılması için Türkiye’den gelen desteklerle beraber gayret ettik. Bölgede, Türkiye’nin uluslararası arenada önemli bir oyuncu olduğu biliniyor. Malezya’dayız ama Malezya’yı konuşmuyoruz. Türkiye’nin coğrafi anlamda uzak olsa da gönül bağının olduğu bir bölge, aynı zamanda kültürel bağları olan da bir bölge. Türkiye’yi filmler, kültürel ögeler, yiyecekler, sanat ve tekstil ürünleriyle çok iyi tanıyorlar fakat savunma sanayisinde olan başarımızı yeni yeni anlamlandırabiliyorlar.” dedi.
Türkiye’yi, savunma sanayisindeki büyük oyunculardan farklı kılan önemli bir özelliğinin bulunduğuna dikkati çeken Kavakcı, şunları kaydetti:
“Bir kere Suriye’de çatışmaların olduğu bir bölgede bulunduğumuz için sahip olduğumuz tecrübeler, doğrudan saha ve arazi deneyimlerine dayanıyor. İkinci olarak, Türkiye’nin son 15 senede Cumhurbaşkanımızın özel gayretleriyle savunma sanayisinde almış olduğu mesafenin farkındalar ve bunu çok şaşırarak, memnuniyetle seyrediyorlar. Üçüncü konu da diğer ortak olarak çalıştıkları ve savunma alanında çeşitli ekonomik münasebetlere girdikleri ülkelerden farklı olarak Türkiye, onlara ‘Gelin kafa kafaya verelim, başkaları yapıyorsa biz de en az onlar kadar yapabiliriz. Malezyalı ve Türkiyeli mühendisler, askerler, iş adamları siyasiler bir araya gelerek, kazan-kazan formülüyle ülkelerimiz için tamamıyla yerli ve milli araçlarımızı, aletlerimizi yapabiliriz.’ diyor. Burada İHA’larımızı, SİHA’larımızı gururla anlatabiliyoruz. ‘Bunları hazırladınız ama arazide kullandınız mı?’ denildiğinde, ‘Evet, biz bunları başarıyla DEAŞ’a, PKK’ye karşı verdiğimiz mücadelede kullandık ve başarılı.’ diyoruz. Türkiye’nin yerli ve milli ekipmanlarını, araçlarını gururla sergiliyoruz. Malezya ile münasebetlerimizde çok özel günlerin arifesindeyiz diye müjdeleyebiliriz. Halkımızın dualarına ihtiyacımız var.”