Başörtülü kadınlara hakaret ettiği iddiasıyla hakkında suç duyurusunda bulunulan ünlü sanatçı Deniz Çakır, bugün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek ifade verdi. İfadesinde yaşanan olayı anlatan Çakır, suçlamaları reddetti. 30 Aralık 2018 tarihinde doğum günü kutlaması için bir AVM’nin kafesinde arkadaşlarıyla bir araya geldiğini söyleyen Çakır, “Bir süre sonra iki bayan gelerek yan masamıza oturdular. Bu bayanların bakışı ve hareketleri beni yargılar ve taciz eder şekildeydi. Ben yaptığım iş gereği insanların bana bakmasına alışkın olmama rağmen bu iki bayanın davranışı sıra dışı olduğu için rahatsız olmuştum. Sonra bu iki bayanın arkadaşları da gelince bizden rahatsız olduklarını hissettirip arka masaya geçmeleri ve bana aynı şekilde bakmaları üzerine ben de ‘Ne oluyor?’ der gibi onlara baktım. Sonrasında olayı önemsemeyip masamıza tekrar döndük” dedi.
Kutlama sırasında fotoğraf çektiklerini ve arka masada oturan kadın grubun kendi fotoğraflarının çekildiğini sanarak tepki gösterdiğini kaydeden Çakır, “Kutlama esnasında fotoğraf çektik. Yine arka masamızdaki bayan grup kendilerinin fotoğrafını çektiğimizi düşünerek ‘Bizi mi çekiyorsunuz?’ dediler. Biz kendilerini çekmediğimizi söyledik. Hatta arkadaşım fotoğrafları kendilerine gösterdi.
Fotoğraflarının olmadığını görünce ikna oldular. Bir düre sonra garsona neden fotoğraflarının alındığını söylemişler. Garson da gelip bize söyledi ve fotoğraf almadığımız konusunda bilgi verdik. Yine bayanların ısrarla fotoğraflarını aldığımızı söylemeleri ve rahatsız etmeleri nedeniyle telefonumu hızlıca masaya koyduğumda camı kırıldı” ifadelerini kullandı.
Ayrılırken herhangi bir olay veya tartışma çıkmadığını belirten Çakır, “Ben kesinlikle kafeye girerken bu bayanlara bakarak alay eder tarzda Euzü Besmele çekip jest, mimik hareketi yapmadım. Zaten bu bayanlar benden sonra kafeye geldiler. Yine bu bayanlara bağırarak, ‘Ben Atatürkçüyüm, burası Atatürk Türkiye’si, burası Arabistan değil. Siz Arabistan’a gideceksiniz, İran’a gideceksiniz’ ve benzeri herhangi bir cümle kullanmadım. Tüm hayatım boyunca da ayrımcılık yapılmasına karşı durmuş, bayanlar ile ilgili sosyal destek projelerinde yer almış bir insanım. Böyle bir konudan dolayı ifade vermek durumunda bırakıldığım için üzgünüm” dedi.
Çakır ifadesine şöyle devam etti:
“Yukarıda anlattığım şekilde gerçekleşen olayın 30 Aralık 2018 tarihinde olmasına rağmen 4 Ocak 2019 tarihinde dilekçe verilmesi, kafeden ayrılırken herhangi bir tartışma ortamının olmaması ve olayın orada bitmiş olması hususlarını düşündüğümde müştekilerin iyi niyetli olmadıkları kanaatindeyim. Ben müştekilere yukarıdaki gibi cümleler kesinlikle kurmadım. Arabistan kelimesinin geçtiği tek cümle kendi masamdaki arkadaşlarımın duyabileceği şekilde, ‘İçkili bir mekanda içtiğim içkiye, çektiğim fotoğrafa karışılıyor. Yargılanarak bakılıyor. Burası Arabistan mı? Atatürk Türkiye’si’ şeklinde söyledim. Ancak bu söylemimi kesinlikle karşı tarafın duyacağı ses tonuyla ya da onlara hitaben söylemedim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.”