Almanya’nın köklü sanat kurumu Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (ifa, Institut für Auslandsbeziehungen) işbirliğiyle, Goethe-Institut İstanbul’un katkılarıyla gerçekleşen ‘İplikten Çözülenler: Tekstilde Küresel Anlatılar’ 2019’un ilk sergisi olarak izleyiciyle buluşuyor. Sergi, tekstil malzemesi kullanarak estetik ve kültürel anlatılar meydana getiren dünyadan ve Türkiye’den 25 sanatçının 50’nin üzerinde çalışmasına yer veriyor.
Almanya’nın Dresden kentinde başlayan, oradan Kuveyt’e ve şimdi de İstanbul’a uzanan ‘İplikten Çözülenler’, açıldığı sanat kurumlarında, o kurumun küratörüyle beraber serginin yeniden tasarlanması ve yeni sanatçıların eklenmesiyle temalar arasında yeni bağlar kuruyor. ifa’nın davetiyle Susanne Weiß ve Inka Gressel ile İstanbul Modern’den Öykü Özsoy’un küratörlüğünde gerçekleşen sergi, tekstil malzemesinin ifade aracı olarak çeşitliliğini inceliyor ve tarihsel, toplumsal ve kültürel anlamlarını sorguluyor.
Sergi farklı coğrafyalardan Belkıs Balpınar, Ulla von Brandenburg, Hussein Chalayan, Burhan Doğançay, Noa Eshkol, Andreas Exner, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Uli Fischer, Şakir Gökçebağ, Zille Homma Hamid, Heide Hinrichs, Olaf Holzapfel, Gözde İlkin, Christa Jeitner, Elisa van Joolen & Vincent Vulsma, Gülsün Karamustafa, Servet Koçyiğit, Eva Meyer & Eran Schaerf, Karen Michelsen Castañón, İrfan Önürmen, Judith Raum, Sabire Susuz ve Franz Erhard Walther’ın çalışmalarını ağırlıyor.
Serginin açılışı dolayısıyla gerçekleşen basın toplantısına İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Goethe-Institut İstanbul Direktörü Reimar Volker, ifa’yı temsilen ve aynı zamanda sergi küratörleri Inka Gressel ve Susanne Weiß ve İstanbul Modern Küratörü Öykü Özsoy katıldı.
İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı:
Kuruluşumuzdan bu yana çağdaş sanatın uluslararası gelişim ve dönüşümünü izleyicilerimizle buluşturmayı sürdürüyoruz. Bu misyonla dünyanın önde gelen sanat kurumlarıyla çeşitli işbirlikleri gerçekleştirdik. Almanya’nın köklü sanat kurumu Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (ifa) işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz ‘İplikten Çözülenler’ başlıklı yeni sergimizle de dünyadan ve ülkemizden 25 sanatçının 50’nin üzerinde çalışmasını bir araya getiriyoruz. Bu işbirliğindeki temel motivasyonlarımızdan biri, İstanbul Modern Koleksiyonu’nda yer alan bazı sanatçıların tekstili sanatsal bir ifade aracı olarak tercih etmeleriydi. Ayrıca Türkiye modern ve çağdaş sanatında tekstil malzemesinin köklü ve güncel pek çok referansı barındırması da ifa ile ortak bir projede buluşmamıza vesile oldu. Almanya’da başlayıp Türkiye’ye ulaşan ‘İplikten Çözülenler’, ülkemizdeki sanatçıların yapıtlarıyla gelişti ve yeni üretimlerle zenginleşti.
ifa Küratörleri Inka Gressel – Susanne Weiß:
Tekstilden yola çıkan ifa gezici sergisi ‘İplikten Çözülenler’, kumaşların hem kültürler ötesi boyutlarını hem de güncel meselelerle iç içeliğini ön plana çıkararak desen ve biçimlerin farklı ekonomik koşullar ve sosyal yapılar içindeki gelişimini izliyor. Sanatçılar, kişisel ve estetik anlatılar ile küreselleşmiş dünyanın toplumsal ve ekonomik koşulları arasında ilişkiler kuruyor. Tekstil, sanat ile zanaatın buluştuğu, gelenek ile şimdinin iç içe geçtiği, yerel bilgiler ile küresel ilişkilerin kesiştiği bir alan. Kumaşlar hangi malzemelerin ne zaman nerede öne çıktığına ve tekniklerin nasıl bir bağlamdan bir diğerine geçip geliştiğine dair pek çok hikâye taşıyor. Bizler de sanat yapıtlarının zaman ve mekân içindeki bir ileri bir geri devinimleri, kendi içlerindeki ve aralarındaki hareketler karşısında büyüleniyoruz.
İstanbul Modern Küratörü Öykü Özsoy:
Inka Gressel ve Susanne Weiß’ın 2017 yılında ilk defa Dresden’de 15 uluslararası sanatçının katılımıyla meydana getirdiği sergiyi İstanbul Modern’de 10 yeni sanatçının katılımıyla, yerel bağlamlarla ilişkiye geçerek yeni anlatılar oluşturmaya çalıştık. Sergide bir metafor olarak kullanılan iplik, tekstil malzemeleri aracılığıyla ortaya çıkan ifade biçimlerini, gelenekleri, kişisel ve toplumsal deneyimleri birbirine bağlıyor. Ortak temalar sanatçıların yapıtları aracılığıyla sınırları gittikçe genişleyen estetik ve kültürel alanlar yaratıyor. ‘İplikten Çözülenler’, iplik katmanlarının, atkı ve çözgülerin sistematik, birbirinin içinden geçerek oluşturduğu dokuma yüzeyinin ötesinde, dokumanın çok yönlü sanatsal ifade aracı olarak farklı olanaklarını bir araya getiriyor. Toplumsal, kültürel, tarihsel anlatılar birbiri ardına dokuma ipliklerinden çözülüp bizlerin önüne yeni bağlar oluşturmamız için sıralanıyor.
ÇAĞDAŞ SANAT PRATİĞİNİN MERCEĞİNDEN GEÇEN GELENEKLER
‘İplikten Çözülenler’, Güney Amerika’daki And Dağlarında yaşayan halkların quipu geleneğinden Arjantin’in Wichi topluluğunun dokuma tekniklerine, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun unutulmaya yüz tutan yazmacılık geleneğini canlandırıp tekrar hayata geçirme hikâyesinden Burhan Doğançay’ın Aubusson halı dokuma atölyelerinde gerçekleştirdiği duvar halılarına kadar birçok farklı hikâyeyi bir araya getiriyor.
Sergide, 20. yüzyılda mimari, tasarım, sanat alanlarında yeni akımlar yaratmış ve bu yıl 100. kuruluş yıldönümü sebebiyle tüm dünyada farklı sergilerin de odağı olan Bauhaus’un özellikle tekstil atölyelerini anlatan büyük bir yerleştirmesi de yer alıyor. Bauhaus’un Türkiye’de bir yansıması olarak 1957’de açılan Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu’na da değinen ‘İplikten Çözülenler’, Almanya’dan gelen öğretmenler arasında yer alan ve yaklaşık 40 yıl öğretim görevlisi olarak görev yapan Harald Schmidt’in 1000’in üzerinde diyadan oluşan arşivinden bir seçkiyi de ilk kez izleyiciyle buluşturuyor.
SERGİYE ÖZEL ÜRETİM
Sanatçı Şakir Gökçebağ, Goethe-Institut İstanbul’un desteğiyle sergiye özel bir üretim yaptı. Bireylere ait günlük nesneleri bağlamlarından kopararak yeni bir anlatıyla mekânlara özgü olarak düzenleyen Gökçebağ’ın odaklandığı Şark halıları bu nesnelerin başında geliyor. Bu halıları mekâna özgü yeniden düzenleyen sanatçının ‘Kozmos’ adlı yapıtı ‘İplikten Çözülenler’ için üretildi.
EYÜBOĞLU VE YAZMALARI
Sergideki özel alanlardan biri Türkiye’de resim ile nakış, dokuma, yazmacılık geleneği arasında bir sentez kurgulayan ilk sanatçılardan Bedri Rahmi Eyüboğlu’na ayrılıyor. Çok yönlü sanatçının ürettiği yazmalardan bir seçki sergide yer alırken, ürettiği yazma kalıplarının bir kısmı, ‘İplikten Çözülenler’de ilk defa izleyiciyle buluşuyor. 1958 yılında mimar Turgut Cansever tarafından tasarlanan, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun sanatçı eşi Eren Eyüboğlu’yla birlikte 1975 yılındaki ölümüne kadar ev ve atölye olarak kullandığı mekândan, fotoğraf sanatçısı Ziya Tacir’in çektiği güncel fotoğraflar da sergide yer alan özel alanlardan biri olarak konumlanıyor.
SERGİ KATALOĞU
Türkçe ve İngilizce hazırlanan katalogda, ‘İplikten Çözülenler’ sergisindeki yapıtların görsellerine eşlik eden, küratörlerin serginin kavramsal çerçevesini kaleme aldığı yazıların yanı sıra sanatçılarla ve sanatçılar üzerine yapılmış kapsamlı söyleşilere yer veriliyor.
Sergi süresince sanatçı konuşmaları, video gösterimleri, film programları, atölye ve sunumlarla tekstil malzemesini farklı bağlamlarda inceleme imkânı sunan etkinlikler de düzenleniyor.
ÇOCUK VE GENÇLERE YÖNELİK ATÖLYELER
İstanbul Modern Eğitim ve Sosyal Projeler Bölümü tarafından sergiye paralel ve farklı yaş gruplarına özel olarak tasarlanan eğitim programlarında çocuk ve gençlere yönelik atölyeler de düzenleniyor.
İstanbul Modern Mağaza’da sergi kataloğunun yanı sıra sergiye özel olarak hazırlanan bir ürün seçkisi de yer alıyor.
İplikten Çözülenler: Tekstilde Küresel Anlatılar
22 Şubat – 7 Temmuz 2019
Küratörler: Susanne Weiß, Inka Gressel (ifa, Institut für Auslandsbeziehungen); Öykü Özsoy (İstanbul Modern)
Küratöryel Ekip: Ümit Mesci, Deniz Pehlivaner
İlgili İstanbul Modern’den 2019’un ilk sergisi haberiyle ilgili sizde görüşlerinizi yazarak gündeme dahil olabilirsiniz.