AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Medeniyet Derneği öncülüğünde ve gençlik sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle Akademi Beyoğlu’nda düzenlenen “Yerel Yönetimler ve Gençlik Politikaları Forumu”nun açılışında yaptığı konuşmada, dünyanın gidişatını değiştiren birçok hareketin öncelikle gençlik hareketi olarak başladığını, tarih boyunca medeniyetlerde büyük çıkışların sağlandığı, büyük kırılma noktalarının yaşandığı dönemlerin hepsinde, bir avuç genç insanın etrafında oluşan bir hareket varlığının ve onun etrafında gelişen bir sürecin olduğunu söyledi.
Anadolu topraklarında asırlar boyunca yaşanan, özellikle yanlış bir modernleşme tecrübesinin sonucu olarak medeniyet değerlerinin sorgulanmaya, millet varlığının gerilemeye başladığı dönemlerde ufku açan önemli hususların da gençlik hareketleri olduğunu ifade eden Kurtulmuş, Türkiye topraklarında son 50 yıl içinde özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren başlayan siyasal çıkışların, niteliği itibariyle bir gençlik hareketi olduğunu aktardı.
Konuşmasında AK Parti’nin bugün geldiği noktayı tanımlayan Kurtulmuş, “20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yakılmış olan gençlik ateşinin siyasetteki göstergesi, AK Parti siyasi hareketidir. Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde önce gençlik hareketi, arkasından yerel yönetimlerde başlayan bu siyasi hareket aynı zamanda ne kadar tecrübe kazanırsa kazansın, Türkiye’nin en genç siyasi hareketi olma vasfını taşıdığı değerler dolayısıyla korumaktadır.” ifadelerini kullandı.
“15 Temmuz gençliği, 68 kuşağından çok daha sağlam”
Türkiye’deki siyasal gelişmenin gençlik alanındaki şahikasının ise 15 Temmuz gençliği olduğunu dile getiren Kurtulmuş, “15 Temmuz gençliği, Türkiye’nin büyük bir gençlik muhtevasına sahip olduğunu, milletine, değerlerine, inançlarına, bayrağına ve vatanına sahip çıkan çok büyük gençlik kitlesinin var olduğunu ortaya koymuştur. Hani 68 kuşağı diyorlar ya, Türkiye’de 15 Temmuz gençliği, 68 kuşağı denilen kuşaktan çok daha sağlam, çok daha güçlü, çok daha milletine bağlı, çok daha gelecek için ümit vadeden bir gençliktir.” diye konuştu.
Gençliğin, toplumsal hafızanın devamlılığını sağlayan en önemli varlık olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:
“Gençliği olmayan medeniyetlerin yeri ya müzelerdir ya da arkeolojik kazılardır. Dolayısıyla bütün medeniyetlerin taşıyıcı ana unsuru nitelikli, birikimli, hedefi olan gençliğe sahip olmalarıdır. Bu anlamda bir ülkenin en büyük serveti geleceğe inanmış, milletine inanmış gençliğidir. Bizim medeniyetimizin taşıyıcı unsuru, en önemli toplumsal değerimiz olan gençlerimizi, sonraki dönemlere göre hazırlamak mecburiyetimiz vardır. Bu çerçeveden baktığımız zaman gençleri sadece ideolojik bir mekanizmanın parçası olarak göremeyiz.”
Kurtulmuş, gençleri fabrikasyon bir üretim olarak göremeyeceklerini dile getirerek, “Resmi ideolojinin öğretileriyle, telkinleriyle, tavsiyeleriyle, belli kalıpların içine dökmesiyle gençlerin oluşacağı ve gençlerin güçlü bir şekilde yetişeceğini zannetmek, en iyimser ihtimalle çok büyük bir saflık, çok büyük bir geri tutumdur. Gençler asla resmi ideolojinin bir parçası ya da resmi ideolojinin ürettiği fabrikasyon bilgilerin, eğitimin, üretimin sonucu olan unsurlar değildir.” dedi.
“Bizim istediğimiz fikri hür, vicdanı hür gençlik yetiştirmektir”
Gençlerin yetiştirilmesi alanında sadece devletin değil, sivil toplumun ve yerel yönetimlerin ortaya çıktığını belirten Kurtulmuş, yerel yönetimlerin hayatın içinde olan millet kuruluşları haline getirilmesinin zaruri olduğunu söyledi.
Yerel yönetimlerin, gençlik aşısını topluma yapacak ana merkezler haline getirilmesi gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, “31 Mart seçimlerinden sonra bu gençlik aşısını sivil toplum kuruluşlarımızla beraber topluma, daha güçlü bir şekilde yapacağız. Amacımız, resmi ideolojinin gölgesinde yetişen gençleri ortaya çıkarmak değil iktidarımızın kulu, kölesi olan bir gençlik yetişsin istemiyoruz. Bizim istediğimiz fikri hür, vicdanı hür, geleceğe gayretle kanatlanan, değerlerine bağlı, kendi kökleri üzerinde yükselen ve dünyanın bütün meydan okumalarına karşı göğsünü siper ederek dünyadaki bütün haksızlıklara meydan okuyan bir gençlik yetiştirmektir. Her biri bir alem olan, her biri alemin özeti ve öznesi olan gençleri yetiştirmeyi hedefliyoruz. Yoksa iktidarın kapı kulu olan, iktidarın bir şekilde nimetlerinden istifade etme hedefinde olan bir gençliği asla tasarlamıyoruz.” diye konuştu.
“Gençlerimizin siyasal katılım süreçlerinde olmasına önem gösteriyoruz”
Kurtulmuş, AK Parti iktidarlarının en önemli gelişme kaynaklarından birinin yerel yönetimler olduğunu belirtti.
“Nasıl bir gençlik istiyoruz?” sorusunun siyaset olarak da gidecekleri istikameti belirlemesi bakımından önemli olduğunu dile getiren Kurtulmuş, “Biz, dört tane temel özelliği olan gençlik istiyoruz. Bilgili, ideal sahibi olan bir gençlik. Lümpen olmayan, gününü gün etmek ve günün gelişmelerine göre suyun üstündeki saman çöpü gibi oradan oraya savrulmayan bir gençlik. İdeal sahibi bir gençlik. Ahlak sahibi bir gençlik. Aksiyon sahibi bir gençlik.” dedi.
İslam coğrafyasında bugün yaşanan temel sorunların altındaki ana nedenlerden birinin özellikle genç neslin siyasal katılım süreçlerinin çok kısıtlı olması olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Siyasal katılım yoksunluğu, Orta Doğu’daki bir çok çatışma, iç çelişki ve maalesef iç savaşların da kaynağıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin sadece kendisi için değil içinde bulunduğu coğrafya için siyasal katılım eksikliğini ortadan kaldıracak çalışmaları bir şekilde gerçekleştirmesi gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, “Türkiye’de AK Parti’nin yaptığı çalışmalar, gençliğin siyasal katılımının önünü açan çalışmalardır. 18 yaşında seçme ve seçilme hakkını veren AK Parti olmuştur. Siyasetin ana karar merkezlerinde genç kardeşlerimizin siyasal katılım süreçlerinde olmasına önem gösteriyoruz.” ifadelerini kullandı.
Eğitimin sadece okullardaki resmi eğitim olarak değil, hayatın içinde, üretimle iç içe olan ve bilgisini üretimde kullanabilecek şekilde dizayn edilmiş bir eğitim ve bu eğitimin içinde her türlü imkana sahip olarak ülkenin eğitim imkanlarından istifade edecek bir gençlik politikasına ihtiyaç olduğunu ifade eden Kurtulmuş, gençlerin ekonomik karar süreçlerine katılımının temin edilmesinin de önemini vurguladı.
Konuşmasının ardından Kurtulmuş’a, Medeniyet Derneği Başkanı Ali Öztürk günün anısına hat yazılı tablo hediye etti.