Engin Günaydın, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü kapsamında Altınbaş Üniversitesi’nde düzenlenen söyleşide öğrencilerle buluştu. Moderatörlüğünü Tiyatro Kulübü Başkanı Ebru Çağlıyan’ın üstlendiği söyleşiye öğrenciler yoğun katılım gösterdi. Söyleşi öncesi Demirören Haber Ajansı (DHA)’nın sorularını yanıtlayan Engin Günaydın, yeni bir tiyatro oyunu için hazırlıklarını tamamladığını ifade etti.
Günaydın, “Artık televizyonda olmak çok zor çünkü televizyonun çalışma süreleri çok uzadı, çalışma şartları çok ağırlaştı. Bu yüzden televizyonda olmak istemiyorum. Sinemada da çok az filmim var, iyi projelere bakıyorum eğer bulursam da zaten oynuyorum. Tiyatro yapmak istiyorum ve uzun süredir üzerinde çalıştığım bir oyunum var. Bu oyunu daha yeni bitirdim, önümüzdeki zamanlarda bunun için çalışacağım, her şey yolunda gidiyor” diye konuştu.
“TİYATROYA SANILANIN AKSİNE BÜYÜK İLGİ VAR”
Tiyatronun ilgi görmediği düşüncesine katılmadığını ifade eden Günaydın, “Tiyatroya sanılanın aksine büyük ilgi var. Bütün salonların hepsi dolu, 3-4 aylık biletler satılıyor. Bilet fiyatları özel tiyatrolarda pahalı ancak tiyatro da canlı zaten pahalı bir şey. Oyuncular en az para alan kısımda kalıyor. 200, 300 liraya çalışan çocuklar da var. Meslekte tecrübe edinmek için tiyatro yapanlarda var bunu aşkla yapanlar da var. Tiyatro pahalı olmak zorunda çünkü çok maliyetli” dedi.
Şu anda tiyatro biletlerinin çok ucuz olduğunu söyleyen Günaydın, “Şehir tiyatrolarıyla zaten rekabet etmek mümkün değil. Özel tiyatrolar pahalı olmak zorunda ama yine de oyuncular, set arkası çalışanları istenilen seviyede ücret almıyorlar” ifadelerini kullandı.
“TİYATRO SEYİRCİSİ GÜVENİLİR SEYİRCİDİR”
Tiyatro seyircilerinin programlı ve ne istediğini bilen olduklarına vurgu yapan Günaydın, “Tiyatro seyircisi neyi izleyeceğini iyi bilen bir seyirci ondan dolayı daha güvenilir bir seyirci diyebiliriz. Program yapıp bilet alabilen bir seyirci önemli bir konu. Bu da gittikçe büyüyor ve genişliyor ve bu durum bizim için çok sevindirici” diye konuştu.
Tiyatronun zaman zaman tokat yediğini ancak kazananın da hep tiyatro olduğunu belirten Günaydın, sözlerine şöyle devam etti:
“Diziler Türk toplumu için biraz daha yeni olduğundan insanlar onu ilginç buluyorlar. Hikayeler anlamında da biraz daha güncel ve kolay bir dili var. Bu yüzden dizilere rağbet biraz daha fazla. Teknolojiyi kullanıyorlar. Tiyatro her zaman tokatlar yer ama sonunda kazanan tiyatro olur. Bir yerden sonra artık normale dönecek, diye bekliyoruz. Tiyatro da özüne geri dönecek çünkü ışık, ses, hem de dekor olarak kendini güncelliyor ve seyircisiyle tekrar buluşmaya başladı.”
“GELECEĞE DÖNÜK İŞLERİN PEŞİNE DÜŞSÜNLER”
Gençlerle buluşmaktan da büyük keyif duyduğunu ifade eden Günaydın, şu tavsiyelerde bulundu:
“Gençler için hayat daha yeni başlıyor. Heyecanları çok güzel, birileri daha basit şeylerden bahsediyorsa gençler onlardan uzak dursun. İyi, kaliteli ve geleceğe dönük işlerin peşlerine düşsün. İlk etapta kazanamayabilirler ama gelecekte onların kazanacağını düşünüyorum.”