Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal ilk kez kamuoyu önüne çıkarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) raporunu aktardı. Uysal, enflasyonu düşürmeye odaklı sıkı bir para politikası duruşu ve güçlü politika koordinasyonu altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağını öngördüklerini belirtti. Uysal “Bu çerçevede, enflasyonun 2019 yıl sonunda yüzde 13,9 olarak gerçekleşeceğini, 2020 yıl sonunda yüzde 8,2’ye, 2021 yıl sonunda ise yüzde 5,4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz. Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2019 yılı sonunda yüzde 11,5 ile yüzde 16,3 aralığında (orta noktası yüzde 13,9), 2020 yılı sonunda yüzde 5,2 ile yüzde 11,2 aralığında (orta noktası yüzde 8,2) gerçekleşeceğini öngörmekteyiz. Enflasyondaki düşüşün yanı sıra parasal sıkılaştırmanın da etkisiyle enflasyon beklentilerinde öngördüğümüz iyileşme ve ithalat fiyatları ile gıda fiyatlarındaki aşağı yönlü güncellemeler yıl sonu enflasyon tahminimizi bir önceki rapor dönemine kıyasla olumlu etkiledi. Diğer taraftan, çıktı açığındaki yukarı yönlü sınırlı revizyon ile alkollü içecekler ve tütün grubundaki vergi ayarlamaları bir önceki rapor dönemine göre yıl sonu enflasyon tahminlerimize yükseltici etkide bulundu. Bu doğrultuda, nisan ayında yüzde 14,6 olarak açıkladığımız 2019 yıl sonu tüketici enflasyon tahminini yüzde 13,9’a indirdik. Diğer taraftan, aşağı ve yukarı yönlü katkıların birbirini dengelemesiyle 2020 yılına ilişkin enflasyon tahminlerimizde herhangi bir değişikliğe gitmedik. 2019 yıl sonuna dair enflasyon tahminimizi, 0,7 puan aşağı yönlü güncelledik.”
Gıda enflasyonunun ocak raporunda yüzde 13’lük bir tahmin bulunuyordu. Nisan raporu ise yüzde 16 idi. Geçtiğimiz aylardan beri rafta el yakan meyve ve sebze fiyatları havaların ısınmasıyla birlikte düşüşe geçti. Tarladan daha ucuza çıkmaya başlayan işlenmemiş mahsul ve bol ürün bu revizeyi gerektirdi. Böylece enflasyonun düşmesinde yine en büyük etkiyi tarla yapacak. Mevsimsel etkilerden dolayı tarladaki bol ürün fiyatların ve enflasyonun aşağı düşmesine neden olacak. Çiftçi ucuza üretim yapamadığı sürece ne enflasyonun ne de fiyatların düşmesi söz konusu olmayacak gibi duruyor.
Murat Uysal
ÜRETİCİDE FİYATLAR DÜŞÜŞE GEÇTİ
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar “Temmuz ayında fiyatı en fazla artan ürün markette yüzde 14,07 ile Antep fıstığı, üreticide yüzde 107,81 ile domates, fiyatı en fazla düşen ürün ise markette yüzde 36,80 patlıcan oldu” dedi. Bayraktar “Fındıktaki fiyat 27,78’lik fiyat düşüşünü yüzde 25 ile havuç, yüzde 17,95 ile patlıcan, yüzde 17,17 ile limon, yüzde 16 ile kuru soğan, yüzde 13,64 ile taze fasulye, yüzde 12,50 ile kiraz, yüzde 10,98 ile patates izledi” ifadelerini kullandı. Üretici ve market arasındaki fiyat farkının temmuzda yüzde 324,56 ile en fazla salatalıkta yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, söz konusu farkın kuru incirde yüzde 310,89, kuru kayısıda yüzde 309, elmada yüzde 305,48 karpuzda yüzde 288,54 sütte yüzde 251,93 olduğunu bildirdi.
İÇ TALEPTEKİ ZAYIFLAMA İYİLEŞMEYİ DESTEKLEDİ
Sıkı para politikası duruşuna bağlı olarak gerileyen enflasyon beklentileri, işlenmemiş gıda enflasyonunda ürün arzına bağlı olarak meydana gelen yavaşlama, iç talep koşullarındaki zayıf seyir ve ılımlı seyreden emtia fiyatlarının bu çeyrekte enflasyondaki iyileşmeyi destekleyen unsurlar olduğunu anlatan Murat Uysal, şöyle devam etti: “İktisadi faaliyet yılın ilk çeyreğinde Nisan Enflasyon Raporu’nda ortaya koyduğumuz görünümle uyumlu olarak kısmi bir toparlanma kaydetti. 2’nci çeyrekte de iktisadi faaliyetteki bu eğilimin ılımlı bir şekilde devam ettiğini görüyoruz. Yılın ilk yarısında, toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönlü katkı vermeye devam ettiğini ifade edebiliriz.” Uysal, enflasyondaki düşüşü bu dönemde işlenmemiş gıda, temel mal ve enerji gruplarının sürüklediğine dikkati çekerek, temel mal grubu yıllık enflasyonu iç talepteki zayıf seyrin yanında enflasyon üzerindeki birikimli döviz kuru etkisinin azalmasıyla birlikte düşüş eğilimini bu çeyrekte de sürdürdüğünü söyledi.
DIŞ ETKİLERE DAHA DAYANIKLI OLACAĞIZ
2020 yılında yüzde 8,2 beklentinin kabul edilmesinin zor olduğuna ilişkin bir yorum üzerine de Murat Uysal, temelde parasal duruşun enflasyondaki ara hedeflerle uyumlu bir şekilde belirleneceğini ifade ettiklerini hatırlattı. Bununla birlikte 2020 yılına yönelik baz aldıkları temel çerçeveyi anlatan Uysal, şöyle konuştu: “Küresel gelişmelerdeki mevcut ılımlı, destekleyici seyrin devam etmesi, bununla birlikte bizim son dönemde dış dengede olan olumlu gelişmeler, cari açığımızın kapanması ve dış kırılganlığımızın da azalmasını göz önüne alarak olası şoklara karşı daha dayanıklı bir yapı içine giriyoruz. 2020 yılı içerisinde de bizi dış kanaldan gelecek etkilere karşı da daha destekleyici bir yapı içerisinde bulunduracak. 2020 yılı için tüm bunların yanında toplam talep koşullarının da hala enflasyona düşüş yönlü katkı vereceğini öngörüyoruz. Dolayısıyla yüzde 8,2 bizim için rahat olduğumuz bir hedef aralığı gözüküyor.”