İşte açıklamalardan satır başları…
“Ağustos ayında yeni ekonomi yaklaşımımızı paylaştık. Ekonomimizi tüm sınamalardan etkilenmeden çıkacak güçlü temeller üzerine inşa edeceğimizi ifade ettik. Eylül ayında orta vadeli programı yeni ekonomi programı ile kamuoyuyla paylaştık. Ortaya konulan hedeflere ulaşmak için reform programını hayata geçireceğimizi ilan etmiştik. Bugün reformların ilanı için buradayız. 2019 yılında hayata geçirmeyi taahhüt ettiğimiz adımları paylaşacağız. 2020 yılında önümüzdeki yıl gerçekleştirmeyi düşündüğümüz adımları seneye anlatacağız.
Türkiye bir kez daha seçim dönemini geride bıraktı. Adeta demokrasi şöleni olarak başarını bir şekilde çıktı. Cumhur İttifakı vatandaşlarımızdan güçlü bir güvenoyu almıştır. Türkiye’nin önünde 4,5 yıllık seçimsiz bir dönem vardır.
“KAMU BANKALARININ SERMAYESİNİ GÜÇLENDİRECEĞİZ”
Reform alanlarımızın başında finansal sektör geliyor. İlk alan bankacılık. Reel sektörü finanse etmeye devam etmesini temin etmek en önemli önceliklerinden biridir demiştik. Tahsili gecikmiş kredilerin oranı yüzde 4,2 düzeyinde. Tahsili gecikmiş alacakları bankacılık sektörü için bir risk oluşturmuyor. Sektörün daha dirençli hale gelmesini önemsiyoruz. Bu kapsamda bir dizi önlemi alıyoruz. Kamu bankalarının sermayesinin güçlendirilmesi için 28 milyar TL’lik DİBS kamu bankalarına verilecek. Bilançoları çok daha dirençli hale getirilecek.
Özel bankalarımızın tarafında ise, Bankalar Birliği koordinasyonunda, BDDK ile birlikte sermayelerini güçlendirmek için, 2018 yılı karlarının dağıtılmaması ve buna benzer bir dizi adımı içeren stratejinin devamlılığını sağlayacağız. Özel bakalarımız yeniden sermaye planlarını yürütüyorlar. İhtiyaç halinde bu sermayelendirmeyi yapacaklar. Ulusal veri merkezini de kuracağız.
Konkordato ve kredi yapılandırma meselesini, çok daha iyi, herkesin çıkarına olan yeni bir yasal çerçeve ile ele alacağız. Yeni yasal çerçeve, yeniden yapılandırma ve alacak tahsil süreçlerini hızlandıracak, özellikle, borç ödeme kabiliyetini yitirmiş şirketlerin hızlı şekilde tasfiyesini sağlayacak bir çerçeve olacak.
“KIDEM TAZMİNATI REFORMUNU HAYATA GEÇİRECEĞİZ”
Emeklilik sisteminin reforme edilmesi en önemli yapısal reformlardan biri. Daha sürdürülebilir emeklilik sistemi vatandaşa fayda sağlayacak. Tamamlayıcı emeklilik sistemiyle tasarruflar artırılarak dış müdahalelere karşı ekonomi güçlü hale gelecek. Sistemde biriken fonların sermaye piyasaları üzerinden reel sektöre ve ülkemizin sürdürülebilir büyümesine kanalize edilmesini sağlayacağız.
Önümüzdeki süreçte güçlü bir tamamlayıcı emeklilik sistemini hızla hayata geçirmeyi planlıyoruz. Vatandaşlarımızın kazançlarına göre kesinti oranlarının belirleneceği zorunlu bir bireysel emeklilik sistemini yani tamamlayıcı emeklilik sistemini yeniden ele alacağız. Bu sistemle birlikte kıdem tazminatı reformunu da hayata geçireceğiz. Tüm paydaşlarımızın katılımı ile, tıpkı çalışanlardan olduğu gibi işverenden de yapılacak kesintiler BES ile entegre Kıdem Tazminatı Fonu’nda toplanacak. Hedefimiz her iki reformu da bu yıl hayata geçirmek ve 2020 yılından itibaren fiilen bu fonları hayata geçirmektir.
Bu yeni yapıyla birlikte 5 yılda, burada sistemde biriken fonların milli gelirin yüzde 10’unun üstüne çıkacağını öngörüyoruz. Oluşturacağımız sistem tüm ana paydaşlara, yani çalışanlara, işverenlere ve devletimize katma değeri en yüksek olacak şekilde oluşturulacaktır.
Sigortacılık denetleme ve düzenleme kurumu hayata geçirilecek. Sigortalanmayan sektörlerin sigortalanmasına imkan sağlayacağız.
Ulusal kredi derecelendirme kuruluşu işlemlerini bu yıl içinde tamamlayacağız. Bu şekilde reel sektörün kredi taleplerinde çok daha gerçekçi ve sağlıklı değerlendirme imkanı sağlanmış olacak.
“TARIMDA MİLLİ BİRLİK PROJESİ MAYISTA AÇIKLANACAK”
Bir diğer adım enfasyon konusu. Enflasyondaki en önemli sorunların başında gıda geliyor. Bu konuda en önemli adımımız tarımda milli birlik projesi olacak. Mayıs ayında tüm kamuoyu ile paylaşılacak. Üretici ve tüketici arasında değer zinciri sağlanacak.
“SERA A.Ş. KURULACAK”
Mevsimsel dalgalanmalarla enflasyonla mücadelede önemli yer tutan taze meyve sebze pazarında dengeleyici unsur olması amacıyla Tarım Kredi Kooperatifi ortaklığıyla Sera A.Ş kurulacak. Sera A.Ş bünyesinde 2019 yılında ilk etapta 2 bin hektar teknolojik sera inşa edilecek. Orta vadede 5.000 hektar üretim alanına ulaşılırken uzun vadede örtü altı sebze üretiminin yüzde 25’inin karşılanması hedeflenecek.
Yine bir diğer önemli adımı küçükbaş hayvancılık alanında atacağız. Ülkemiz coğrafi gerçeklerine uygun şekilde kırmızı et fiyat istikrarını Küçükbaş Hayvancılık Hamlesi ile destekleyeceğiz.
Hal yasası kapsamında üretici kooperatiflerinin haller içerisindeki payının artırılması hedeflenerek toptan, perakende ve lojistik alanlarında daha rekabetçi bir yapının oluşturulmasını sağlayacağız.
Bu kapsamda tarladan sofraya daha kısa, daha etkin, daha rekabetçi ve daha denetlenebilir bir değer zinciri oluşturacağız.
“MALİ DİSİPLİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Diğer adım bütçe disiplini. Sıkı maliye politikası en temel politikaların başında geliyor. Bütçeyle ilgili spekülasyonlara karşı güçlü tablonun farkında olmalarını arz ediyoruz. Bütçe hedefleriini tutturacak tasarruf adımları devam edecek. Seçimden sonra da mali disiplinden vazgeçmeyeceğiz. Bir kısım sektörlere vergi teşvikleri sağladık. Yüksek gelir gruplarının daha adil vergilendirilmesini sağlayacak, enflasyon etkisi minimum olacak bazı adımlar atacağız.
“DOLAYLI VERGİLER AZALTILACAK”
Vergi dönüşümü reformu. Detaylarını bu yıl içinde sunumla ortaya koyacağımız bu çalışma sürüyor. İstisna ve muafiyetler azaltılacak. Kurumlar vergisini kademeli düşürüp daha adaletli noktaya taşıyacağız. Dolaylı vergileri azaltıp dolaysız vergileri artırarak verginin tabana yayılmasını sağlayacağız. Beyanname yaygınlaştırılacak, gelire göre artan oranlarda vergilendirme planlanıyor. Mükellef dostu bir vergi sistemiyle tüm süreçlerin başarını artıracağız. Mükellef memnuniyetini sürekli ölçeceğiz. İhracata dayalı yüksek katma değer ve teknolojiyi önceleyen ekonomiyi tesis edeceğiz. Kayıtdışılıkla mücadele ile gelirleri artıracağız.
Sosyal güvenlik reform paketini bu yıl içinde açıklanacak. Aktif pasif oranın daha üst seviyeye çıkması ve prim gelirlerinin artırılması hedefleniyor.
Bir diğer reform alanı yargı alanı. Yargı reformunun vizyonu güven veren ve erişilebilir adalet sistemi olacak. Hukuk ve ekonomi birbirini tamamlayan iki çalışma alanı. Yargı sisteminin kalitesi hızı yatırım ortamını geliştirmenin temel şartarı arasındadır.
İhracat noktasında Ticaret Bakanlığı ağustos ayında açıklayacağı planla ülkenin ihracatının artırılası için sürdürülebilir stratejinin oluşturulmasını sağlayacak. Bu planla katma değeri yüksek ürün ihracatının artırılması için etki analizleri yardımıyla hedef ürün ve pazarlara odaklanmış bir bakış açısı sağlanacak, birim ihraç fiyatları yükseltilecek.
Sanayide yerlileştirme programı. 300 ürünün ortaya konacağı program mayıs ayında açıklanacak.
Turizm master planı en geç eylül ayında açıklanacak. 4 yıl içinde 70 milyon turist 70 milyar turizm geliri hedefi gerçekleştirilecek.”