Ekonomi yönetimi konuştukça TL kaybetti

Ekonomi yönetimi konuştukça TL kaybetti

Dolar/TL yeni güne yükselişini koruyarak başladı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) geçen hafta PPK metninde sıkılaştırmaya yönelik söylemini yumuşatması ve döviz rezervlerine yönelik endişeler nedeniyle piyasalar açıklamalara rağmen gevşemedi. TCMB’nin 2. Çeyrek Enflasyon Raporu sunumunda yüksek risklere karşın yıl sonu beklentisini değiştirmemesi ve rezervler konusunda ikna edici bir açıklamanın olmaması ile TL negatif ayrıştı. Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak geçen haftalarda ekonomiye ilişkin yeni bir paket açıklamıştı. Öncelikle konuşma sırasında dolar/TL bir ara yeniden 5.70’in üzerine çıktı ancak daha sonra yeniden 5.69’a indi. Fakat TL’de ciddi bir değerlenme olmadı. Aynı gün BİST-100 endeksinde bir yükselme yaşanmadı. 97.604’de yarım puanlık düşüşünü sürdürdü.  

TCMB Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı’nda açıklamalarda bulunan TCMB Başkanı Murat Çetinkaya, yılın ilk çeyreğinde iktisadi faaliyette kısmı bir toparlanma görüldüğünü ve gelecek dönemde cari dengedeki iyileşmenin devam edeceğini vurguladı. Çetinkaya şöyle devam etti: “Enflasyonu düşürmeye odaklı, sıkı bir politika duruşu ve güçlendirilmiş politika koordinasyonu altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağını öngörmekteyiz. Bu çerçevede, enflasyonun 2019 yıl sonunda yüzde 14.6 olarak gerçekleşeceğini, 2020 yıl sonunda yüzde 8.2’ye, 2021 yıl sonunda ise yüzde 5.4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz. Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2019 yılı sonunda yüzde 12.1 ile yüzde 17.1 aralığında (orta noktası yüzde 14.6), 2020 yılı sonunda yüzde 5.1 ile yüzde 11.3 aralığında (orta noktası yüzde 8.2) gerçekleşeceğini öngörmekteyiz.”         

Kısa vadede maliyet yönlü bazı gelişmelere ve risklere rağmen gelecek üç yıl için enflasyon tahminlerinde önemli bir değişiklik yapmadıklarına işaret eden Çetinkaya, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bunu son para politikası kararımızın açıklamasında yaptığımız değişiklikle beraber okumakta fayda var. Geçtiğimiz hafta yayımlanan karar metninde gerekirse ilave sıkılaştırma yapılabileceğine dair ifadeyi çıkarıp enflasyonun hedeflenen patikayla uyumunu gözeten bir parasal duruş sergileyeceğimizi vurgulamıştık. İfadelerdeki bu değişiklik kısa vadeli bir yön sinyalinden ziyade yapısal bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Enflasyonun projeksiyonlarla uyumunu sürekli gözetecek şekilde parasal duruşun belirlendiği bir çerçeveyi esas alıyoruz. Dolayısıyla bu rapordaki tahminlerimizde önceki döneme göre bir farklılaşma olmaması, enflasyondaki düşüşün hedeflenen doğrultuda gerçekleşmesi için parasal sıkılığın sağlanacağı ve korunacağı şeklinde okunmalıdır.” 

Murat Çetinkaya

REFORM PAKETİ AÇIKLANIRKEN DOLAR YÜKSELDİ

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak uzun zamandır beklenen ekonomi reformu 10 Nisan 2019’da açıklandı. Öncelikle konuşma sırasında dolar/TL bir ara yeniden 5.70’in üzerine çıktı. Sonra 5.69’a indi. Fakat dolar/TL’de ciddi bir iniş olmadı. Borsa’da da BİST-100 endeksinde bir yükselme yaşanmadı. 97.604’de yarım puanlık düşüşünü sürdürdü. Gösterge faiz yüzde 21’lik seviyesini korudu. Kamu bankalarının sermayesinin güçlenmesi gibi önemli bir madde içeren ekonomi programı karşısında hemen hemen yerinde saydı.

SWAP İLE İLGİLİ DETAY PAYLAŞACAK

Döviz Karşılığı TL Swap Piyasası’nın geçici olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Murat Çetinkaya, sundukları araçların ya da piyasaların geçici olmadığını bildirdi. Çetinkaya “Burada yapmaya çalıştığımız şey, piyasanın etkin bir biçimde çalışmasını sağlamak. Piyasa derinliğinin oluşması, sağlıksız fiyat oluşumlarının ya da aşırı oynaklıkların gündeme gelmemesi, bankaların farklı seçenekleri kullanabilecek konumda olmaları” diye konuştu. Belirli bir süre uygulamada miktarları, limitleri artırarak veya azaltarak tepki verebileceklerini dile getiren Çetinkaya, bu anlamda söz konusu aracın devam ettiğini bildirdi. Çetinkaya, swap piyasasındaki işlemlere ilişkin verilerin paylaşımına dair bir soru üzerine, bu verileri paylaşmaya başladıklarını, bunları daha açık ve detaylı biçimde yayınlamayı sürdüreceklerini anlattı.

YAPISAL İFADE DEĞİŞİKLİĞİ

Para Politikası Kurulu faiz kararı metninden “ilave parasal sıkılaşma yapılabilir” ifadesinin çıkarılmasına yönelik soruyu Çetinkaya, şöyle yanıtladı: “Aslında konuşmamda da bahsettim. Biz ilave sıkılaşma ifadesini çıkararak, aslında şunu söyledik. Enflasyonun hedeflerinden uzaklaşıldığı dönemde bizim projeksiyonlarımız ve tahmin patikamız, bir anlamda ara hedef haline gelir. Biz burada daha dönemsel bir ifadeyi çıkarttık, daha yapısal bir ifadeyi ekledik. Karar metninin bütüncüllüğü içinde bakıldığında yukarı yönlü risklere vurgumuz devam ediyor. Manşet enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanıncaya kadar sıkı parasal duruşun korunacağını ifade ettik. Kurul, ihtiyaç duyduğu anda ilave parasal sıkılaşma yapabilir.”

DOLAR 6 İÇİN ÇIRPINIYOR

Küresel borsalarda Asya öncülüğünde yaşanan düşüşte dün Avrupa olumlu büyüme verisi ile pozitif ayrışıyor. Yurt içinde ise TCMB’nin 2. Çeyrek Enflasyon Raporu sunumunda yüksek risklere karşın yıl sonu beklentisini değiştirmemesi ve rezervler konusunda ikna edici bir açıklamanın olmaması ile fiyatlama TL negatif oldu. Son haftalarda rezervlere dair tartışmalar, ABD ile uzayan S-400 anlaşmazlığı, İran’dan petrol ithalatına dair belirsizlik, YSK’nin netleşmeyen İstanbul seçimi belirsizliği ve siyasetteki yüksek tansiyon TL’nin gelişen ülke paralarından negatif ayrışmasına neden oldu. Haftaya yükselişle başlayan USD/TRY kuru, dün enflasyon sunumu ile 5.9850’ye yükselmesinin ardından 5.96 yakınında yüzde 0.25 primli fiyatlanıyor.

TÜM KURŞUNLAR ENFLASYON İÇİN HARCANACAK

Murat Çetinkaya, enflasyonun hedeften saptığı dönemlerde, merkez bankasının projeksiyonlarının hedefe doğru giderken izlenecek yola dair öngörü içerdiğini belirtti. Çetinkaya “Bu açıdan bakıldığında açıklanan patika bir nevi ara hedef olarak da nitelendirilebilir” dedi. Bu çerçevede, raporda dışsal faktörlere dair bazı varsayımların bir önceki döneme kıyasla yukarı yönlü güncellense de para politikası duruşunu sıkı tutarak enflasyon üzerindeki etkilerini önemli ölçüde telafi edebilecekleri öngörüsünde bulunarak “Bu nedenle de hedefe giden patikayı yani projeksiyonlarımızı korumayı tercih ettik. Enflasyonun öngörülebilir olmasını ve enflasyondaki düşüş sürecinin planlanan doğrultuda ilerlemesini sağlamak için elimizdeki bütün araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

BELİRSİZLİKLER NEGATİF AYRIŞTIRDI

Türkiye ülke risk primi, belirsizliklerin ve jeopolitik gelişmelerin etkisiyle şubat ayından itibaren diğer gelişmekte olan ülkelerden yukarı yönlü ayrışmaya başladığını vurgulayan Murat Çetinkaya “Mart ayının son haftasında ise finansal piyasalarda gözlenen dalgalanmayla birlikte söz konusu ayrışma daha belirgin hale geldi. Mart sonuna kadar olan dönemde piyasa faizlerinde gözlenen sınırlı yükselişe karşın, bankaların fonlama maliyetlerindeki gerilemeye bağlı olarak kredi faizlerinde düşüş eğilimi devam etti. İlk çeyrek geneli itibarıyla kredi kullanımında ılımlı bir toparlanma gözlendi” diye konuştu.

İÇ TALEPTE DARALMA ETKİLEDİ

Çetinkaya, tüketici enflasyonunun 2019 yılının ilk çeyreğinde 0.6 puan azalarak yüzde 19.7’ye gerilediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu dönemde döviz kurunun gecikmeli etkilerinin azalması, dayanıklı mallardaki geçici vergi indirimlerinin süresinin uzatılması ve iç talebin zayıf seyretmesi temel mal grubu kanalıyla enflasyondaki düşüşe katkı verirken, gıda ve hizmet gruplarının enflasyona katkısı önceki çeyreğe kıyasla yükseldi. Üretici enflasyonunda yıllık bazda gözlenen azalışa karşın, tüketici fiyatları üzerinde üretici fiyatları kaynaklı maliyet baskıları ilk çeyrekte de güçlü seyrini korudu. Dengelenme süreci 2018 yılı dördüncü çeyreğinde belirginleşirken, iktisadi faaliyet ocak Enflasyon Raporu’nda ortaya konulan görünümle uyumlu şekilde zayıf seyrini sürdürdü. Finansal koşullardaki sıkılık ve istihdamdaki yavaşlama 2018 yılının son çeyreğinde iç talebi sınırlamaya devam ederken net ihracat iktisadi faaliyeti destekledi.”

GIDA DA SORUN VAR

Gıda fiyatlarındaki artışa ilişkin soruya Çetinkaya, “Gıda fiyatları ciddi bir oynaklık unsuru olmaya devam ediyor. Burada dönemsel olarak bakıldığında yakın dönemde sebze-meyvede yeni sezon arzının olumlu bir katkısı olabilir. Ancak gıdada maalesef olumsuz bir durum var. Bunun için koordineli çabalar devam ediyor. Bu bir belirsizlik oluşturmasının yanında refah etkisi var” şeklinde cevap verdi.

Exit mobile version