Cami İslam dininin ibadet yeridir,diğer ismi ise mescidtir. Dünya genelinde binlerce cami bulunmaktadır. Bu yapıların birçoğu mimari, tarihi ve estetik anlamda büyük önem taşır. Genişliklerine göre sıralanan bu görkemli binalar Müslümanların ibadet yaptıkları yerlerdir.
Sultan Ahmet Camisi – Türkiye
En çok hayranlık yaratan camileri bulmak için çıktığımız yolculuğa İstanbul’dan başlıyoruz. Birçok imparatorluğa başkentlik yapması bakımından büyüleyici bir şehirdir. Cami Osmanlı Döneminde Sultan Ahmet hükümdarlığında inşa edilmiştir. Sultan özellikle İstanbul’un merkezi olarak bilinen tarihi hipodrom üzerine yapılmasını istemiştir.
Cami, 6 minaresiyle dünyanın en çok minaresine sahip camiilerden biridir. Ana kubbenin yanında , daha küçük kubbeler sıralanmaktadır ve caminin bahçesi neredeyse yapının kendisi kadar büyüktür. Zaman zaman minarelerin tepeleri mavimsi bir görünüm alsa da , cami ismini kaplı olduğu mavi çini süslemelerinden almıştır.
Dünya genelindeki birçok cami gibi, içeirsinde ismini aldığı kişinin mezarı bulunmaktadır. Sultan Ahmet’in mezarı buradadır. Osmanlı döneminde uzun süre merkezi bir nokta olarak kayda geçmiştir.
İstiklal Camisi – Endonezya
Endonezya dünyada en çok müslüman bulunan ülkedir, bu nedenle ulusal bir camiyi hakeden bir ülke varsa bu da Endonezya’dır. 1978’de bu fikir Başkan Suharto tarafından gerçekleştirildi ve cami temeli atıldı. İstiklal Arapça’da özgürlük demektir ve cami ismini koloni olmaktan kurtulup özgürlüklerine kavuştukları dönemde adlandırılmıştır. Bu özgürlüğü kutlama ve hatırlama niteliği taşır caminin ismi.
İstiklal Camisi , Endonezyadaki Cava halkı teması taşıyan camilerden farklıdır. Müslümanların dua evi büyük beton bir binadır ve eski Sovyet stilindeki binalara benzer. Ana dua salonu dörtgendir ve ortasında 12 kolon bulunur. 5 katmandan oluşan balkonlar, ortadaki ana dua salonu seviyesindedir ve kemerlerle desteklenmektedir.
Daha büyük bir dua salonuna açılan bir kapı daha vardır. Kapının iki tarafından kemerler sarkar ve bunlar bahçenin etrafını saracak şekildedir, ana şekli oluşturan şey bu kemerlerdir. Köşedeki çelik minare sivri bir tepe gibidir. Jakarta şehri böyle bir güzelliği içinde bulundurmaktan çok memnun ve yapı seyretmek için harika bir yer.
Badshai Camisi
Aurangazeb son Moğol hükümdarıdır. isminin unutulmasını istemediği için bu mimari harikasının yapımında büyük katkısı vardır. Babası Shah Jahan, Taç Mahal’i inşa eden kişidir. Taç Mahal cami değildir, bir mozoledir. Babasının Delhi’de yaptırdığı Jama mescidinden sonra, Aurangazeb daha büyük ve ihtişamlı olanını Lahore kentine yaptırmıştır. Badshahi Cami’si, İngilizcede Kral Camisi demektir ve bu anlamı caminin tarihini tam anlamıyla kapsar. Üç büyük kubbesi ve sekizgen mermer kubbecikler haricinde, dış cephesi kırmızı kumtaşından yapılmıştır.
Yapı dünyadaki en büyük bahçeye sahip cami ünvanıyla tanınıyor ve bahçeye iki katlı büyük bir kapıdan giriliyor. Ana dua salonuna İslami temalarla bezenmiş ihtişamlı bir kapıdan giriliyor. Bu mimari harika dünyada birçok yapıyı etkilemiştir. Bu yapı Moğol İmparatorluğu’nun da heybetinin göstergesidir
Şah Faysal Camisi
Faysal Mescidi, Pakistan’ın başkenti olan İslamabad’ın en kuzeyinde bulunur. Himalayaların yamaçlarındaki Margalla tepelerinin en batısı, bu binaya harika bir zemin oluşturur. Yapı ismini Kral Faysal Bin Abdül Aziz’den alır ve Pakistan’ın ulusal camisi olarak bilinir. Asyadaki diğer mescidlerden farklı olarak herhangi bir kubbe ya da kemer bulundurmaz.
Mescidin sıradışı şekli Arab Bedouin’in çadırından esinlenilmiştir. Dua salonu büyük bir üçgen şeklindedir, minareleri ise Türk mimarisinde olduğu gibi kalem şeklindedir. Faysal Mescidi çağdaş İslami mimarisinin en göze çarpan örneklerindendir.
Jame Asr Hassanil Bolkiah Camisi
Eğer Brunei’i ziyeret ederseniz, ve bu iki mescidi görmeden dönerseniz çok şeyden mahrum kalırsınız. Hatta gidip görmeden önce biraz bilgi toplamak keşfinize keyif katacaktır. Cami 1958’de Brunei Sultanı tarafından yaptırılmıştır. Brunei başkenti olan Bandar Seri Begawan’ın odak noktasıdır. Omar Ali Saifuddin mescidi muhit olarak daha güzel bir yerdedir, bu nedenle Hassanil Mescidinin hep burada olması gerektiği söylenmiştir. LÜks, tarih ve boyut olarak diğer mescidden her zaman daha üstündür. Şu anki hükümdarı Brunei Sultanı Hassanil Bolkiah mescidin yetkilerini elinde tutmaktadır. 1994’te sultanın jübilesi olarak da kabul edilen yıl mescid halka açılmıştır. Mescidin etrafında rengarenk bahçeler vardır, ve bu renk harmonisi çok özel bir güzelliği bizlere sunmaktadır.
İlk bakışta göze çarpan ana kubbe, tüm diğer kubbe ve minarelerle beraber 24 karat altınla kaplıdır. Minareleri özellikle kalındır ve yoğun şekilde süslemelerle kaplıdır. Çatısı turkuazdır. Brunei’e gelip de sultanlığı görmemek büyük kayıp.
İmam Camisi
Şah Abbas Safavid hükümdarlığının gelmiş geçmiş en büyük hükümdarıdır. Onun döneminde Pers imparatorluğu’nun başkenti İsfahan’a taşınmıştır. Ünlü Naqsh-e Jahan meydanı bu dönemde inşa edilmiştir , meydanın güney cephesi İmam Camisi manzarasına en güzel açıdan ulaşılabilecek noktadır.
Meydandan mescide açılan ana kapıdan caminin diğer kısımları birbirine bağlanıyor ve Mekke’nin bahçesiyle bağlantı bu meydan aracılığıyla sağlanıyor. Caminin dört tarafı kubbelerle çevrilidir ve her bir kubbe kemerle çevrelenmiştir. Kıbleye dönük mavi renkteki kubbe en ihtişamlı ve en büyük olanıdır. Bu ana kubbenin üzerindeki işlemeler, akustik yapısı ve kubbenin altındaki yansımalar özellikle görülmesi gereken kısımdır. Caminin duvarları 7 renkten oluşan mozaikle kaplıdır ve kaligrafik işlemeler bu baş döndürücü güzelliğe ayrı bir hava katmıştır. Kesin olarak tamamlanma tarihi belli değildir, 1611’de inşa edilmeye başlandığı biliniyor. Tek kesin gerçekse bu yapının en iyi Pers mimarisi olduğudur.
Sheikh Zayed Bin Sultan Al Nahyan Camisi
Dubai uzun zamandır dünyanın en büyük ve ihtişamlı gökdelenlerinin bulunduğu yer olarak biliniyor. Daha da ilginç olan kuru bir araziden bu hale dönüştürülen şehrin geçirdiği sürecin çok kısa olması.
Çok yoğun müslüman toplumdan oluşan Birleşik Arap Emirliği’nden heybetli bir cami bekleniyordu. “Grand Mosque” şehrin yerlilerinin Sheikh Zayed Bin Sultan Al Nahyan Camisine verdikleri isimdir. 82 minareli cami Abu Dhabi’de inşa edildi ve 2007’de halka açıldı. Caminin ana kubbesi 32.8 metre ene, 85 metre uzunluğa sahip. Bir kubbe için bu ebatlar, kubbeyi dünyanın en büyüğü ünvanına kavuşturdu. Ana dua salonu iki alanda dünya birinciliğine sahip . Biri dünyanın en büyük el dokuması halısıyla kaplı olması, diğeri ise dünyanın en büyük şamdanının yapı içinde olması. Sheikh Zayed 2004 yılında hayatını kaybetti ve mozolesi mescidin bahçesine konuldu. Modern bir harika olarak kayıtlara geçmiştir.
2. Hasan Camisi
2. Hasan Camisi Morocco’nun Kazablanka şehrindedir. Kral Hasan halkına güzel bir yapıt bahşetmek istemiştir ve toplam tutarı 800 milyon dolardır. Dünya harikası bu mağribi yapı 1993’te tamamlanmıştır. Isıtmalı yerleri, elektrikli kapıları, hareketli çatısı ve minaresinde Mekke’ye lazerle ışın gönderen bir sistemi vardır. 210 metrelik minaresi bu yapıyı dünyada gelmiş geçmiş inşa edilmiş en uzun dini bina olarak kayda geçirmiştir. Yapının en dikkat çekici özelliği bulundugu konumdur.
Atlantik okyanusuna bakan bir çıkntı üzerine inşa edilmiştir. Mescidin bir kısmının zemini camdan yapılmıştır ki ibadet edenler altında direkt okyanusu görebilsinler. Ama bu kısmın kullanımı yalnızca krallığın kullanımına açıktır. Buna rağmen 2. Hasan Camisi Moroccoluların gurur kaynağıdır.
Mescid-i Nebevi
Dünya camiilerinde listenin başına yaklaşırken kriter alınan şey kutsallık. Mescid-i Nebevi Hazreti Muhammed’in en son kaldığı camidir ve Hazreti Muhammed’in camisi olarak bilinir. İslam dininin en büyük ve son peygamberi Hazreti Muhammed bu camiyi döneminde kendisi inşa etmiştir.
Mekke’den Medine’ye göçünden sonraki evidir burası. Haliyle bu iki şehir de İslamiyet ve Hazreti Muhammed ile bağdaştırılır. İnşa edildiği tarihten beri defalarca restore edilmiştir ve dünyanın ikinci büyük mescididir. 105 metrelik 10 minaresi, ve Hazreti Muhammed ile özdeşleştiren renk olan yeşil kubbesi vardır. Burası ana kubbedir ve Hazreti Muhammed’in mezarı da buradadır. Caminin ortasında küçük bir bahçe vardır , minberden mezara kadar uzanan bir alandır. Suudi Arabistan Kralı bu mescidden sorumlu kişidir.
Mescid-i Haram – Kabe
Suudi Arabistan’ın Mekke kentinde yer alan Mescid-i Haram dünyanın en kutsal ve en büyük mescididir. İslamiyetin en kutsal bölgesi olan Kabe’nin bu mescid içinde olması , en kutsal yer olması için yeterli bir sebep. Bir milyondan fazla kişinin Hac görevinin tamamlamak için ziyaret ettiği yerdir. Müslümanların inancına göre, Kabe Hazreti Adem tarafından dünyadaki ilk inşa edilmiş binadır. Sonrasında Hazreti İbrahim ve son olarak da Hazreti Muhammed tarafından yenilenmiş bir yerdir. Bu kadar kutsal olmasının sebebi budur.
Müslümanla ibadet ederken Kabe’ye doğru yönelirler. Kabe yönelinen yer oldugu için, Kabe’de ibadet edenlerin herhangi bir yerde durması kabul edilirken, dünya genelindeki diğer camilerde herkes Kabe’ye yönelmek zorundadır. Ebat olarak bazı açılardan diğer camilere oranla daha küçük olsa da, kutsallık bakımından Müslümanların 1 numaralı ibadet yeridir.