Düşünceleri değiştirmenin yollarından biri de alışkanlıkları değiştirmektir. Yavaş yavaş değişen alışkanlıklar bizi istediğimiz yöne çekmede etkilidir. Günümüzde kitle iletişim araçları bunu başarılı bir şekilde yapıyor ve algılarımız ihtiyaçlardan ziyade arzulara doğru kayıyor. Peki, merak edebilirsiniz, alışkanlıklarımız neler?
En basit alışkanlıklardan biri her gün aynı saatte uyanmak, kahvaltı yapmak, işe gitmek… Bu örnekler çoğaltılabilir. Ancak bazı alışkanlıklar değiştirilemez. Kitap okumak, dans etmek, yazmak gibi. Bu örnekler çoğaltılamaz.
Yazan bir insan yazmaktan vazgeçmez. Çünkü o, yazmayı benimsemiş ve kabul etmiştir. Kitap okumayı seven biri kitabı bırakamaz. Fiziksel olarak yanında olmasa bile zihninde bir yerlerde kitapları izlemeye devam eder. Bir dansçının yıllarca dans etmeyi bıraktığını hayal edin. Birkaç figür ile tüm koreografi zihninde yeniden hayat buluyor.
Yediklerimiz, içtiklerimiz, uyuduklarımız, işe gidişimiz hep bir başkasına aittir. Başka bir deyişle, başka koşullar ya da insanlar bizi yönlendirir. Hatta diyetimiz bile bu yüzden yarım kalıyor. Ama tutkulu arzularımız için her zaman ayıracak zaman vardır. Sevgiyle kalın…