CHP’li Özel, 14. Türkiye Eczacılık Kongresi’nin açılış oturumunun ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu’ndan Kaşıkçı açıklaması: Cinayet işleyen katillerin gitmesine neden izin verdiniz?
Dün, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin açıklamalarında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu olayı ‘örtbas etmek’ ile suçladığının hatırlatılması üzerine Özel, “Öyle bir noktadayız ki bir gün Ömer Çelik, Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı hatalar görülmesin diye, Erdoğan ‘2 kere 2 kere 5 eder’ diye buyurdularsa ‘Reis kerrat cetvelindeki tarihi hatayı düzeltti’ diyecek” ifadesini kullandı.
Özel, “İlk günden itibaren Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, bütün dünya televizyonları İstanbul’da ne oluyor diye şüpheli durumu ve duyulan endişeyi haberleştirirken, şeffaf bilgilendirme, etkin bir soruşturma ve herkesin içini rahatlatacak şekilde bu konunun üzerine gidilmesi çağrısını yaparken, 5 gün boyunca Suudiler delilleri kararttı, biz çağrıda bulunduk, Adalet ve Kalkınma Partisi de sustu ve izledi. Cinayeti işleyenler, dezenfektanlarla, kimyasallarla delilleri ortadan kaldırdıktan, Türkiye’yi terk ettikten sonra cinayetin işlenmesine adeta yardım ve yataklık eden konsolos ülkeyi güvenle terk ettikten sonra bizimkiler, sorumluluklarını hatırladılar ve bir şeyler yapmaya başladılar. Maalesef bazı köşe yazarlarından da bazı siyasetçilerden de sanki olay olur olmaz Türkiye üstüne düşen her şeyi yapmış gibi açıklamalar geldi. Burada ‘kral çıplak’ diye haykırmak Kemal Kılıçdaroğlu’na kaldı. Herkes şunu biliyor ki, Kaşıkçı olayında deliller ortadan kaldırılıp, suçlular, Türkiye’den bir kuş gibi kaçıp gidene kadar Türkiye kılını bile kıpırdatmadı.”
‘KILIÇDAROĞLU MU OLAYI ÖRTBAS EDİYOR?’
Daha sonra bir Türk yetkiliye dayandırılan açıklamalarda, “Biz bunu bilerek yaptık, dünyanın tepkisini ölçtük” dendiğini belirten Özel, “Dünya tepkisiz kalsaydı, tam da Erdoğan’ın başdanışmanının söylediği gibi Suudileri rahatsız etmeyecek kadar olayın kıyısından dolaşıp geçilecekti” görüşünü savundu.
“Halen başdanışman görevdeyse halen ceset bulunamadıysa halen cinayeti işleyenler, Suudi Arabistan’da ise bir yerde suçüstü durumu varsa ağır cezalık bir durum varsa dokunulmazlık durum olmamasına rağmen bunlara dokunulmadıysa bu işin üstüne giden Kemal Kılıçdaroğlu mu bu olayı örtbas ediyor?” sorusunu gündeme getiren Özgür Özel, AK Parti yöneticilerinin gerçeklikten koptuklarını söyledi.
KILIÇDAROĞLU’NUN GÜNCELLENEN MAL BİLDİRİMİ BEYANNAMESİ
Kılıçdaroğlu’nun güncellenen mal bildirimi beyannamesinde bir ev sattığının hatırlatılması üzerine Özel, bu durumu 3 hafta önce yapılan MYK’de bütün üyelerin duygulu anlar yaşayarak öğrendiğini söyledi.
“Sayın Genel Başkana o fahiş, yıldırmaya ve susturmaya yönelik tazminat cezasının verildiği günden iki gün sonraydı” diyen Özel, tazminat hukukunun en temel ilkesinin, “alan açısından zenginleştirmeyecek kadar, veren açısından da fakirleştirmeyecek kadar bir tutara hükmedilmesi” gerektiğini dile getirdi.
Özel, “Belli ki mahkeme şunu tescil etmiş, ‘Recep Tayyip Erdoğan 1 trilyona yakın para alsa da zenginleşmez. Onun zenginliği 1 trilyonla yerinden oynamaz.’ Ama, Kemal Bey açısından bu paranın kolay ödenir olmadığını hepimiz biliyorduk. Bir arkadaşımız söz aldı, MYK içinde bir imece teklif etti. Sayın Genel Başkan da ‘Gerek yok, ben o işi hallettim. Bir ev sattım’ dedi. Geçen mal beyanında olan bu evi belli bir tutara sattığını söylemişti, bizde 600 bin liraya sattığını gördük. Bir miktar da borç alarak bu parayı ödemiş oldu. Birileri ‘bu tazminatın üzerine o kadar büyük tazminat verelim ki ödenmesin, ödendiğinde de nereden buldun’ diye soralım dedi. Nereden buldun sorularına, yani ayakkabı kutularına, para kasalarına cevap veremeyenler ya da Man Adası’na cevap veremeyenler, Kılıçdaroğlu zorluk yaşayacak sandılar. Paranın kaynağı belli, yıllarca yapılmış memuriyetle alınmış mütevazı yazlık bir ev satıldı. Kemal Kılıçdaroğlu, ‘bir bedel ödenecekse bu bedeli ilk ben öderim’ diyor ya o bedeli ilk o ödedi, hepimizin yardım teklifini reddetti. Biz bunu 3 haftadır biliyorduk ama biz bunu AK Parti gibi reklam malzemesi yapmayı sevmeyiz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun dün güncellenen ve TBMM Başkanlığına gönderilen mal bildirim beyannamesinde daha önce yer alan Burhaniye’deki evin bulunmadığı, ayrıca 4 kişiye toplamda 200 bin lira borcu olduğu belirtilmişti.