Büyüme oranında sıfır mutabakatı

Büyüme oranında sıfır mutabakatı

ALİ YILDIRIM

Türkiye’nin son dönemde yaşadığı ekonomik riskler karşısında büyüme ivme kaydetti. Yabancı ve yerli kuruluşlar büyüme tahminlerini yeniden revize etti. Türkiye Yeni Ekonomik Programla (YEP) birlikte 2019 büyümesi yeniden gözden geçirilirken, tahminler düşürüldü. YEP ile birlikte 2018 yılında 2,9 olarak tahmin edilen 2019 büyümesi, geçtiğimiz ay yeni programla beraber 0,5 seviyesine çekildi. Dünya Bankası ise yurtiçi talepte ve net ihracatta kademeli iyileşmenin Türk ekonomisinde büyümeyi desteklemesini beklediğini bildirdi. Dünya Bankası yayınladığı ‘Bölgesel Ekonomik Güncellemesi-Sonbahar 2019’ raporunda, Türk ekonomisinin 2018’in ikinci yarısından itibaren büyümede gözlenen keskin yavaşlamadan toparlanmakta olduğunu belirterek, Türk ekonomisi için 2019 yılı büyüme tahminini yukarı yönlü değiştirdi. Ekonominin 2020 ve 2021’de güçlü toparlanma göstereceği beklentisini korudu. 2019 yılında Türk ekonomisinin yüzde 1 daralacağı yönündeki beklentisini yüzde 0 olarak revize eden Dünya Bankası, 2020 ve 2021 yılı için GSYH büyüme tahminlerini de yüzde 3 ve 4 olarak tekrarladı. 

Türkiye için 2020 yılı GSYH büyüme tahminini yüzde 1,6 olarak koruyan Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), 2019 yılı için yüzde -2,9 olan büyüme beklentisini ise yüzde -0,3’e revize etti. Uluslararası Para Fonu (IMF) ise büyüme rakamlarıyla ilgili yeni bir tahminde bulundu. Geçen ay Türkiye’de birtakım temaslarda bulunan IMF heyeti sonrasında büyümeyle ilgili rapor paylaştı. Türk ekonomisinin tekrar büyümeye başladığı ve bunun teşviklerle desteklendiği belirtilen raporda, genişleyici maliye politikasının ve daha fazla olumlu piyasa duyarlılığından dolayı ekonominin yılın ilk yarısında pozitif büyüme kaydettiği vurgulandı. Raporda “IMF heyeti, geçtiğimiz yılın durgunluğundan kaynaklanan olumsuz etkilere rağmen, bu yıl büyümenin pozitif olmasını (yaklaşık yüzde 0,25) bekliyor” ifadesini kullandı. 

 AVRUPA HIZ KAYBEDİYOR

Dünya Bankası yayınladığı raporda, Avrupa ve Orta Asya bölgesinde ekonomik büyümenin yavaşlamakta olduğunu belirten ve 2019 yılı için bölgesel büyüme oranı yüzde 1,8 olarak tahmin eden Dünya Bankası “Bu tahmin, bölgenin en büyük iki ekonomisi olan Rusya Federasyonu ve Türkiye’deki yavaşlayan büyümeyi yansıtıyor. Rapor aynı zamanda Orta Avrupa, Orta Asya ve Güney Kafkasya ülkeleri dahil olmak üzere bölgenin geri kalan bölümlerinde sağlam bir büyüme kaydedileceğini öngörüyor” ifadelerini kullandı. Dünya Bankası, Rusya için 2019 yılı GSYH büyüme tahminini ise yüzde 1,2’den yüzde 1 seviyesine indirdi. Rusya ekonomisi 2018 yılında yüzde 2,3 ile son 6 yılın en yüksek büyümesini göstermişti. Rusya Merkez Bankası da geçen ay 2019 için büyüme tahminini yüzde 0,8-1,3 aralığına indirmişti. Dünya Bankası, Rusya için 2020 yılı GSYH büyüme tahminini ise yüzde 1,8’den yüzde 1,7’ye düşürdü.

TİCARET İHTİLAFLARI ARTMAYA BAŞLADI 

Ticaret savaşlarının kazananının olmayacağını vurgulayan IMF Başkanı Kristalina Georgieva “Ticaret ihtilaflarının küresel ekonomiye kümülatif etkisi 2020 yılında 700 milyar dolar tutarında azalma veya gayrisafi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 0,8’inin kaybedilmesi olabilir. Bu yaklaşık olarak İsviçre ekonomisinin büyüklüğü kadar” dedi. Georgieva, bu yıl dünya ekonomilerin yaklaşık yüzde 90’ında daha yavaş büyüme beklediklerini ifade ederek, küresel ekonominin artan ticaret ihtilafları nedeniyle ‘senkronize yavaşlama’ ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Konuşmasında dünyada artan özel sektör borcuna da değinen Georgieva: “Yeni analizimiz, büyük bir ekonomik gerileme olursa, temerrüt riski altında olan özel sektör borç stokunun 19 trilyon dolara yükselebileceğini veya sekiz büyük ekonomideki toplam borcun yüzde 40’ını bulabileceğini gösteriyor.”

TCMB FAİZİ YÜZDE 15’E ÇEKEBİLİR

  Bloomberg HT’ye değerlendirmelerde bulunan Commerzbank Gelişen Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Tatha Ghose, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın bu ayki toplantısında politika faizini yüzde 16,50’den yüzde 15’e çekebileceğini söyledi. Türk lirasında zayıflamanın çok dramatik olmadığını belirten Ghose “Son değer kaybı Merkez Bankası’nın kararını çok etkilemez. Çünkü enflasyon baz etkisi nedeniyle tek haneye geldi. Kur 6’nın üzerine çıkmadıkça faiz indirimlerinin sürdüğünü görebiliriz” dedi. 

 

Exit mobile version