Sözcü Çelik’in açıklamalarından satır başları;
-Gündemde önemli bir konu var. Hepimizin vicdanında karşılık bulan. Diyarbakır’daki annelerin çocuklarına kavuşmak için başlattıkları mücadele. Bu sıkıntıyı tüm dünya görüyor. Bunu ne kadar siyasi olarak anlatsanız, analizlerle ortaya koysanız da annelerin isyanının yerini tutamaz. Türkiye’deki her gelişmeye geniş geniş yer verenlerin, bu annelere sessiz kalması dikkat çekicidir. Türkiye çok uzun zamandır terörle mücadele etmektedir. Devlet bununla mücadele ediyor. Burada yapılması gereken bu vicdani hassasiyetin yanında olmaktır.
– Annelerin ortaya koyduğu yaklaşım dünya üzerinde teröre karşı yükselen en güçlü sestir. Buradaki annelerden bir tanesi “Kendi çocukları için en iyi hayatları isteyenlerin, bizim çocuklarımıza dağı uygun görmeleri” ifadesini kullandı.
– Bu dönemin bir reform dönemi olacağını sayın cumhurbakanımız söylemişti. Bu dönem askerlik kanunuyla başladı.
– Yargı reformu AB ile ilişkilerimizin güçlenmesi için pek çok maddeyi kapsamaktadır. Grup Başkanımız açıkladı. Yargı Reformu büyük ihtimalle Ekim ayında Meclis gündemine gelecek.
– İdlible ilgili kararlar Soçi’de alındı fakat rejim defalarca ihlal etti. 600 bin kişinin üzerinde insan yerinden edildi. Yeniden kontrol altına alınması için Türkiye gerek Rusya’yla gerek diğer ülkelerle çalışmayı sürdürüyor.
– Cumhurbaşkanımız yıllar evvel Suriye’nin kuzeyinde bir güvenli bölge kurulmasını söylemişti. Ancak gerçekleşmedi. Bır kısım ülkeler göçle ilgili çözüm yolları üretirken bazıları onları ölüme terk ettiler. Mülteciler için çözüm güvenli bölge oluşturulmasıdır.
– Türkiye – ABD ilişkileri gündemden düşmüyor. Suriye’nin kuzeiyle ilgili gelişmeler hakkında anlaşamadığımız pek çok konu var buna rağmen bütüm bu meseleler kapsamlı bir müzakere süreciyle halledilmeye çalışılıyor.
-Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi Türkiye güvenli bölgeyle ilgili önüne bir tablo gelmezse iki hafta içinde adım atacaktır. Türkiye bunu müttefiklkeriyle beraber yapmak istiyor ama bu mümkün olmadığı durumlarda Türkiye adım atma kapasitesine sahiptir.
– ABD başkanıyla AB liderleri arasındaki NATO’ya katkı arasındaki tartışmalar var. Türkiye’nin NATO üyeliğini tartışmaya açmak uluslararası barış konusunda tutarlı bir yaklaşıma sahip olmamaktır.
– Bir takım kişilerin Türkiye’nin aldığı özgür karar karşısında, NATO üyeliğini sorgulaması basiretsizliğini görüyoruz. Türkiye NATO içinde taahhütlerini
en iyi şekilde yerine getiren ülkedir. Ama NATO’nun imkanlarından bu paralelde yararlanması söz konusu olmamaktadır.
– Patriot konusunda olumlu yaklaşılması halinde Türkiye ihtiyacını müttefiklerinden karşılamak istemektedir.
– Suudi Arabistan’a yapılan saldırı yeni bir krizi tetikledi. Bu saldırıyı doğru bulmuyoruz ve kınıyoruz.
SORU – CEVAP
– (ESADLA TEMAS) Mesele Suriye rejiminin kendi halkına karşı katliamdan vazgeçmesidir.
– (KILIÇDAROĞLU’NUN ERKEN SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ) Erken seçim diye bir şey yok. Türkiye’de siyasetin patronu vatandaştır. Vatandaşımızın beklentisi reformların yapılması. Sorunların azaltılması ve önümüze bakacak şekilde politikalar ortaya konması. Bunu herhangi bir politik meydan okuma olarak getiriyotsa bunu gündeme getirecek en son kişi Kılıçdaroğlu’dur.
– (ADALET BAKANININ ‘MAKLUBE’ TARTIŞMASI) Adalet bakanlığı FETÖ ile mücadele konusunda kilit bakanlıklardan. FETÖ en çok orada yapılanmıştı. Burada bir zaaf varmış gibi değerlendirmeler çıkınca sayın bakan da bu şekilde cevap vermiştir.
(KILIÇDAROĞLU’NUN TANK PALET FABRİKASININ GİZLİ DEVRİ İDDİASI) – Cumhurbaşkanı kararıyla, kararname arasındaki farkın bilinmesi gerekir. Bu da cumhurbaşkanı kararıdır. Cumhurbaşkanlığı kararının bir çoğunun yayınlanmadığının bilinmesi gerekir. Eldeki imkanların daha iyi kullanılması için yeni yatırımların oluşması için yapılmıştır. Gizli bir şey yok. Kaynakların en etkili şekilde kullanılması düşünülmektedir. Özel sektörde yapılması bu açıdan fırsat doğuracaktır. Tesisin mülkiyeti MSB’de kalacaktır. Tesis çalışanları yine MSB’de kalacaktır. En az elli milyon dolar yatırım yapılması şartıyla üstleneceklerdir.