Seçmenlerin, Senatodaki 35, Temsilciler Meclisindeki 435 sandalyenin tamamı için sandık başına gittiği ülkede her ikisi de Demokrat Partiden aday olan Tlaib ve Omar zaferini ilan etti.
Michigan eyaletinin 13. bölgesinden aday olan Tlaib’in, bu bölgeyi elinde bulunduran eski Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi John Conyers’in, hakkında çıkan cinsel taciz iddialarından sonra görevinden istifa etmesi ve karşısına Cumhuriyetçi rakip bir adayın çıkmaması üzerine seçimi kazanacağına kesin gözle bakılıyordu.
Seçim öncesi ABD medyasına röportaj veren Rashida Tlaib, “Amacım; inancımla Kongrede caka satmak değil, herkese söylediğim gibi kamu hizmeti gibi etkili bir yolla İslam’ı temsil etmek.” ifadesini kullanmıştı.
Öte yandan, Minnesota eyaletinin 5. bölgesinden seçimlere giren Somali asıllı Ilhan Omar, Cumhuriyetçi rakibi Jennifer Zielinski karşısında galip gelerek ABD Kongre üyesi seçildi.
ABD Temsilciler Meclisinin başörtülü ilk Müslüman kadın üyesi olan Omar, Temsilciler Meclisinde aynı bölgeyi temsil eden kadın üye Keith Ellison’ın yerine geçti.
ABD’ye 12 yaşında gelen ve öncesinde 4 yıl mülteci kamplarında yaşayan Ilhan Omar, önceliklerinden birinin ABD Başkanı Donald Trump’ın göçmenlik politikalarına karşı durmaya devam etmek, daha sonra siyasi olarak tek ödemeli sağlık sistemi ve silah kontrolü gibi politikaları savunmak olduğunu belirtmişti.
ABD’de Michigan eyaletinden aday olduğu seçimi kazanarak “Temsilciler Meclisine giren ilk Müslüman kadın” unvanını alan Rashida Tlaib, Filistinli Müslüman bir kadın olarak zafer kazanmaktan gurur duyduğunu ifade etti.
Tlaib, seçim sonucunu annesi, ailesi ve kendisini destekleyenlerle kutlayarak elde ettiği zafere ilişkin konuşma yaptı.
Filistin’deki akrabalarının, seçim sonuçlarını yakından takip ettiklerini ve zaferden sonra ağladıklarını dile getiren Tlaib, Filistinli Müslüman bir kadın olarak Temsilciler Meclisinde olmaktan gurur duyduğunu ifade etti.
Yeni Temsilciler Meclisi üyesi Tlaib, şunları kaydetti:
“Bu sonucu elde etmek için yıllarca uğraştım. Filistinli Müslüman bir kadın olarak zafer kazanmak gurur verici. Ayrıca annemdeki tutku ve merhamet bana geçmiş. O her zaman gülüyor ve insanların iyi olabileceğini düşündüğünden kendisine yönelik ırkçı davranışları bile anlamıyor. Bu da benim için her zaman ilham kaynağı oldu.”
Öte yandan, Minnesota eyaletinden seçimlere giren ve Cumhuriyetçi rakibi Jennifer Zielinski karşısında galip gelerek ABD Temsilciler Meclisinin başörtülü ilk Müslüman kadın üyesi olan Somali asıllı Ilhan Omar da seçim sonucunu ailesi ve destekçileriyle kutladı.
Toplanan kalabalığa konuşan Omar, ABD’ye 12 yaşında geldiğini ve ondan önce 4 yıl mülteci kamplarında yaşadığını anlatarak “Minnesota eyaleti oldukça soğuktur ama insanlarının kalpleri bir o kadar sıcaktır. Bu insanlar sadece mültecilere sahip çıkmıyor aynı zamanda onları Washington’a gönderiyor.” dedi.
Amerikan-İslam İlişkileri Konseyinden (CAIR) yapılan açıklamada, ABD Temsilciler Meclisinin ilk Müslüman kadın üyeleri Tlaib ve Omar tebrik edilerek “Sizin zaferiniz, Müslüman çocuklara istedikleri her şeyi başarabileceklerini hatırlattı.” ifadesi kullanıldı.
CAIR Başkanı Nihad Awad da ara seçimlerde ülke genelindeki çeşitli pozisyonlar için 90’ın üzerinde Müslüman adayın yarıştığını belirterek “Tüm başarılı Amerikan Müslüman adaylarını zaferleriyle politik sistemimizin gücünü ve Amerikalı Müslümanların toplumun her seviyesinde artan olumlu rolünü gösterdikleri için tebrik ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Seçmenlerin, Senatodaki 35, Temsilciler Meclisindeki 435 sandalyenin tamamı için sandık başına gittiği ülkede her ikisi de Demokrat Partiden aday olan Tlaib ve Omar zaferini ilan etti.
Michigan eyaletinin 13. bölgesinden aday olan Tlaib’in, bu bölgeyi elinde bulunduran eski Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi John Conyers’in, hakkında çıkan cinsel taciz iddialarından sonra görevinden istifa etmesi ve karşısına Cumhuriyetçi bir adayın çıkmaması üzerine seçimi kazanacağına kesin gözle bakılıyordu.
ABD’ye 12 yaşında gelen ve öncesinde 4 yıl mülteci kamplarında yaşayan Ilhan Omar ise önceliklerinden birinin ABD Başkanı Donald Trump’ın göçmenlik politikalarına karşı durmaya devam etmek, daha sonra siyasi olarak tek ödemeli sağlık sistemi ve silah kontrolü gibi politikaları savunmak olduğunu belirtmişti.
WASHINGTON/AA