ABD’de yaşayan Türk bilim insanı Dr. Hakan Özdener, dilde sadece tat değil koku alıcılarının da bulunduğunu keşfetti. Tat ve koku alanında dünyadaki tek araştırma kuruluşu olan Monell Chemical Senses Merkezinde çalışan Dr. Özdener, Chemical Senses bilim dergisinde de yayınlanan çalışmasını anlattı. Özdener, 16 yıldır tat ve koku alma hücreleri üzerine yoğunlaştığını belirterek, bu araştırmaya oğlunun, yılanların neden havayı koklamak için dilini çıkardığı sorusundan ilham alarak başladığını ifade etti.
Özdener, şunları kaydetti:”Tespitimi doğrulamak için 6 yıl çalıştım. Sayısız deney ve inceleme yaptım ama sonuçta insan burnunda bulunan yaklaşık 500 civarındaki koku alıcı reseptörlerin, hemen hemen aynı oranda insan dilinde de yer aldığını teyit etmiş oldum yani burun kokuya ne kadar hassas ise aslında tat hücrelerinin de aynı derecede kokuya hassas olduğunu gördüm.”
“Dil ve burunda aynı oranda koku alıcı reseptörler varsa niye burunda olduğu gibi dil ile koku alınamıyor?” şeklindeki soruya da açıklık getiren Özdener, “Burundaki koku hücrelerindeki sinir uçlarının beyinde gittiği nokta ile ağızdaki tat hücrelerindeki sinir uçlarının beyinde gittiği noktalar çok farklıdır. Bu nedenle burundaki hücrelerin algıladığını koku olarak hissediyoruz. Ağzımızdaki tat alıcı reseptörlerin beyne gönderdiği sinyalleri de tat olarak algılıyoruz”şeklinde yanıt verdi.
Özdener şöyle devam etti: Bu buluş özellikle insan sağlığı ile ilgili ciddi problemler olan şişmanlık, obezite, kalp damar rahatsızlıkları, yüksek tansiyon ve inme gibi hastalıkların sebepleri olarak gösterilen gıdaların içindeki tuz, şeker, yağ miktarının azaltılmasında faydalı olacaktır. Eğer doğru koku molekülü seçilirse insanlar yediklerinden aynı lezzeti tadabilirken, yiyeceklerin içerisindeki, tuz, şeker ve yağın miktarını azaltma imkanı doğacaktır. Bu da insan sağlığına olumlu etkileri olacak ve gıda endüstrisi için son derece önemli bir gelişmedir.”