Geçmişten günümüze neler değişti neler.

İlk Çağda masumiyet, Orta Çağda felaket…

Aydınlıklar Çağında ise savaşların olmadığı, masum çocukların öldürülmediği, doğanın tahrip edilmediği bir düzen umuduyla yaşıyoruz.

Kötülüklerin payı, iyiliklerin payından ağır basıyor, bunun tek sebebi insan değil mi?

Bütün ahlâki değerlerin paspas gibi çiğnendiği bu çağda yaşamak kadar güç ne olabilir ki bu hayatta? İnsanlar manen ciddi boşluk içindeler. İnsanlık adına hiçbir etik değer kalmamış. Yalanın, kaosun harmanlandığı bu çağa ayak uydurmak akıl işi değil.

Kötülüklerin gücü dünyaya hâkim olsa da, iyi umutlarla geleceği yaratmalıyız.! Dolu dolu başaklar yerine, faydasız otları eken bizleriz. Serzenişim kendime, yaşadığım topluma, bütün insanlığa!

Bu dengesiz düzen hepimizin eseri!

Son dizelerimi Varoluşçuluk akımının öncüsü Fransız filozof, edebiyatçı, Jean Paul Sartre’nin bu anlamlı sözüyle bitiriyorum.

“Hiçbir şey değişmedi, ama yine de her şey başka bir biçimde var olup gidiyor. Anlatamıyorum.”

Sultan GÜÇ