Sena Nur Ozcan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. SAĞLIK
  4. Zihnimde Yorgunluk Maratonu: Bitmeyen Koşunun Hikayesi

Zihnimde Yorgunluk Maratonu: Bitmeyen Koşunun Hikayesi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bazen sabah uyanır uyanmaz yorgun hissedersiniz ya, işte ben artık o “bazen” evresini geçip, bir tam zamanlı yorgunluk çalışanı oldum. Çocuğunu büyütmeye çalışan, işe dönmeye hazırlanan ve hala kahvesini sıcak içmeye muvaffak olamamış bir birey olarak, zihinsel yorgunluğun ne demek olduğunu çok iyi biliyorum.

Beynimde sürekli açık olan bir “görev yöneticisi” var. Gündüz işler, çocuk bakımı, planlamalar; gece ise ansızın gelen “Fişi çektim mi?”, “Yarın için çocuğun yedek kıyafetleri hazır mı?”, “Evrenin genişleme hızı gerçekten sabit mi?” gibi tamamen hayati düşünceler… Ne ara bu kadar aktif bir zihinsel maratonun içine düştüm bilmiyorum ama çıkış kapısı pek görünmüyor.

Zihinsel yorgunluk, aslında fiziki yorgunluktan daha sinsi. Çünkü bedenin bir noktada “Dur artık!” diyerek kendini kapatıyor ama beyin? İşte o, gecenin üçünde “Sence de kariyerin için farklı bir yol izlemeli miydin?” diye sormakta asla beis görmüyor.

Peki, bu zihin yorgunluğu ile nasıl baş edilir?

Şaka bir yana, eğer zihniniz sürekli dolup taşıyor ve dinlenme hissini unutmuşsanız, bazı küçük değişiklikler büyük fark yaratabilir:

  1. Beyin Boşaltma Seansları Günde 5 dakika bile olsa, zihninizdeki tüm düşünceleri bir kağıda dökün. Yapılacaklar listesi değil, düpedüz beyin temizliği! Bunu yazdıktan sonra o kağıdı yırtıp atmak terapötik etkiler yaratabilir (ve hayır, bunu yapınca hafızanızı da silmiyorsunuz).
  2. Zihinsel Detoks Saatleri Günün belli bir saatini “düşünmemeye çalışma” zamanı olarak ayırın. Örneğin, kahve içerken gerçekten kahve için. Telefonu bırakın, gelecek kaygısını bir kenara atın, kahvenin kokusunu alın ve o anı yaşayın. Şaka değil, gerçekten yapın.
  3. Yavaşlamayı Öğrenmek “Ama yapacak çok şey var!” diyeceksiniz. Haklısınız. Ama en verimli insanlar, en çok çalışanlar değil, en iyi dinlenenlerdir. İşi, çocuğu, sorumlulukları bir kenara bırakıp kendinize 10 dakika bile ayırmak hayatınızı değiştirebilir.
  4. Kaliteli Uyku İçin Uğraşın Uyumadan önce ekran ışığını kesin, meditasyon deneyin ya da sıcak bir bitki çayı için. Beyninize “Kapatma saati geldi” mesajını vermeniz şart, çünkü o kendi başına bunu anlamayacak kadar inatçı.
  5. Kendinize Gülmeyi Unutmayın Hayat zaten yeterince ciddi. Arada bir kendinize bakıp “Bugün de zihinsel olimpiyatlara katıldım” diye gülün. Unutmayın, siz bir süper kahramansınız. Ve süper kahramanların da ara sıra enerji toplaması gerekir!

Sonuç olarak, zihinsel yorgunluk hepimizin başına gelebilir ama bunun içinde boğulmak zorunda değiliz. Küçük molalar, biraz kahkaha ve bilinçli farkındalık ile bu maratonun temposunu yavaşlatabiliriz. Ve kim bilir, belki bir gün kahvemizi sıcak içmeyi de başarırız!

Haydi bakalım, şimdi zihnimizi bir kahve molasına çıkaralım. (Sıcak olmasa da, en azından yarısını içebiliriz!)

Zihnimde Yorgunluk Maratonu: Bitmeyen Koşunun Hikayesi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Türkiye Aktüel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!