İnsan yaradılış itibariyle merhamet dediğimiz olguyla donatılmıştır. Bu olgu zaman içinde etnik köken ve ahlaki eğitime bağlı olarak azalmakta ve maalesef bazı insanlarda tamamen yok olmaktadır. Günümüzde bunun örneklerini sıkça görmekteyiz. Kadın cinayetleri, çocuk cinayetleri, hayvan katliamları, trafik magandaları ve bitmeyen kavgalar
Peki bütün bunlar ne zaman ve nasıl son bulacak? Bu soruya cevap vermeden önce niye bu kadar çok şiddete eğilimli olduk? Nasıl bu hale geldik? Komşu komşunun hakkını gözetirken nasıl oldu da komşumuza, eşimize, dostumuza güvenemez olduk?
Para kazanma hırsı, teknolojinin olumsuz etkilerinin manevi çöküşlere sebep olması, kötü örnek teşkil eden bazı film ve dizilerin hayatımıza yansımaları, din ve ahlak kavramlarının hayatımızdan çıkması. Tüm bunlar merhamet ve vicdan denilen olguları ortadan kaldırmakta ve topluma güvensizlik, sabırsızlık, düşüncesizlik ve sapkınlık olarak yansımaktadır.
Her ülkede olduğu gibi ülkemizde de insan ve hayvan haklarını koruyan kanunlarımız mevcut. Fakat bu kanunların var olması tek başına yeterli değil. Kanunların caydırıcı etkilerinin olması için bu kanunların uygulanmasında denetim mekanizmasının kusursuz işlemesi gerekmektedir. Katillere, dolandırıcılara, şiddet uygulayanlara ve sapkınlık içinde olanlara en ağır cezalar verilmeli ki diğer insanlara ibret olmalıdır. 19 yaşında suç makinesi bir gencin hayatının baharında polis Şeyda YILMAZ’ı şehit etmesi, Narin kızımızın bir aşk cinayetine kurban gitmesi, hayvanlara şiddet uygulanması, kanunlarımızın yetersizliğini ve eğitimsizliğinin acı sonuçlarını göstermektedir.
Bütün bu olumsuzluklar nasıl son bulacak sorusuna cevaben şunu diyebilirim ki tamamen son bulması günümüz şartlarında çok zor. Evlat sahibi olmak büyük bir sorumluluk gerektirmekte ve maalesef günümüzde evlatlarımıza kötü örnekler teşkil edebilmekteyiz. Sosyal mecralarda fenomen olmak uğruna baba ve annelerin paylaştığı uygunsuz paylaşımlar çocuklar için kötü örnek olmakta ve maalesef taklit edilmektedir. Ama yetiştireceğimiz nesillere ahlak konusunu aşılayıp, nasıl örnek vatandaş olunabileceğini aktarabilirsek ileride yaşanacak birçok kötü olayı önceden engelleyerek huzurlu bir toplumun temelini atmış oluruz.
Bireyler olarak önce kendimizi düzeltmeli örf ve ananelerimize bağlı bir nesil yetiştirmeliyiz. En iyi eğitim ailede başlar. Aile bireyleri olarak çocuklarımızı takip etmeliyiz, ellerine tablet ve telefonu verip ev içinde onları odalarında yalnız bırakırsak, yaptıklarından haberdar olmazsak, onlara kendi ahlaki değerlerimizi aşılayamazsak maalesef ülke olarak çok daha kötü günler yaşayabiliriz. Ahlak, vatan sevgisi, hayvan sevgisi, kişilik haklarına saygı ve insanlarla etkili iletişim kurabilmeyi evlatlarımıza iyi anlatmalı ve onlar için rol model olduğumuzu unutmadan hayatımız sürdürmeliyiz.