Kevser ŞAHİN
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Okul Öncesi Öğretmenliği: Mesleğin Gerçek Yüzü ve Çalışma Koşulları

Okul Öncesi Öğretmenliği: Mesleğin Gerçek Yüzü ve Çalışma Koşulları

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Okul Öncesi Öğretmenliği, çocukların en temel eğitimlerini aldığı, gelecekteki hayatlarına yön verecek ilk adımları attığı bir alandır. Bu meslek için üniversitelerde yıllarca eğitim alıyor, stajlarla mesleğin detaylarını öğreniyor, hatta lisans ve yüksek lisans düzeyinde uzmanlaşıyoruz. Ancak, iş hayatında karşılaştıklarımız genellikle hayal ettiklerimizden çok farklı olabiliyor.

### **Staj Deneyimi ve Gerçekler Arasındaki Farklar**

Üniversite döneminde yaptığımız stajlarda, öğretmenlik mesleğinin daha profesyonel bir yapıda ilerlediğini düşündük. Çocukların temel ihtiyaçlarının öğretmenler tarafından karşılanması beklenmezdi. Örneğin:

– Çocukların alt temizliği (kaka silmek gibi işler) stajyerlere veya öğretmenlere yaptırılmazdı.

 

– Yemek servisi, okulun mutfak personeli tarafından yapılırdı; öğretmenlerin sorumluluğunda değildi.

 

– Çocukların kıyafetlerini değiştirme gibi işler bize gösterilmezdi. Bu tür görevlerin yardımcı personel tarafından yapılması gerektiği söylenirdi.

 

– Velilere kapı açmak gibi işler öğretmenin görevi değildi.

Ancak, çalışma hayatında karşılaştığımız durumlar tamamen farklı olabiliyor.

### **Çalışma Koşulları: Beklentiler ve Gerçekler**

1. **Yetersiz Ücretlendirme ve Ekonomik Zorluklar**

 

– Yol masraflarının karşılanmaması, maaş üzerinde ciddi bir yük oluşturuyor.

– Maaşlar genellikle asgari ücretin biraz üzerinde; emeğimizin ve eğitimimizin karşılığı olmaktan çok uzak.

– Hatta bazı dönemlerde, evden yemek getirdiğimiz bile oluyor.

2. **Fazla Mesai ve Ücretlendirme Sorunu**

 

– Haftada 2-3 iş günü nöbet adı altında fazladan çalışmamız isteniyor.

– Ancak bu mesai saatleri maaşımıza yansıtılmıyor, tamamen karşılıksız bir iş yükü olarak kalıyor.

3. **Ekstra Niteliklere Duyulan Gereksiz Talep**

 

– İşe alımlarda yalnızca öğretmenlik yeterliliğimiz değil, yan branşlarımız da sorgulanıyor. Drama, yoga, resim, bale gibi ekstra becerilerimiz olup olmadığını öğrenmek istiyorlar.

– İngilizce dil bilgisi önemli bir kriter olarak değerlendiriliyor; çoğu zaman öğretmenlikten ziyade birden fazla alanda yetkin olmamız bekleniyor.

4. **Çoklu Görev Yükü**

 

– Mesleğimiz yalnızca öğretmen olmayı değil, aynı zamanda aşçı, temizlikçi, yardımcı personel ve idari personel olmayı da kapsıyor.

– Çocukların yemeğini servis etmek, kıyafetlerini değiştirmek, velilere kapı açmak, sınıfları düzenlemek gibi görevler üzerimize yıkılıyor.

### **Mesleğe Verilen Değerin Eksikliği**

Lisans ve yüksek lisans seviyesinde eğitim alarak bu mesleğe adım atıyoruz. Ancak okul öncesi öğretmenliği, ne yazık ki yeterince profesyonel ve saygı duyulan bir alan olarak görülmüyor. Öğretmenlik mesleğinin temeli olan eğitim ve pedagojik destek sağlamak yerine, bize neredeyse her işin yüklendiği bir görev tanımı dayatılıyor.

### **Sonuç**

Okul Öncesi Öğretmenliği gibi hassas bir meslek, daha fazla takdir edilmeyi ve emeğin karşılığını almayı hak ediyor. Eğitimin temel taşlarından biri olan bu alanda, öğretmenlerin yalnızca mesleki bilgi ve becerilerini kullanması beklenmelidir. Çocukların gelişiminde öğretmenin rolü, idari veya yardımcı işler tarafından gölgelenmemelidir.

Eğitim sisteminde okul öncesi öğretmenlerine hak ettikleri değerin verilmesi, bu mesleğin itibarını artıracak ve çocukların daha iyi bir eğitim almasını sağlayacaktır.

Okul Öncesi Öğretmenliği: Mesleğin Gerçek Yüzü ve Çalışma Koşulları
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Türkiye Aktüel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!