‘Müslüm’, son dönemde Türk sinemasında en öne çıkan ve hakkında çok konuşulan bir film. Nasıl konuşulmasın ki, Müslüm Gürses’in gerçek yaşam hikayesini sinemaya uyarlayan “Müslüm” filmi, 6 haftada 5,5 milyon izleyiciye ulaştı. Film, tüm zamanların en çok izlenen filmler sıralamasında da 8’nci sıraya yükseldi. Başarı büyük olunca beraberinde de birçok polemiğin doğmasına neden oldu.
Milyonlarca izleyici filmden gözyaşları içinde çıkarken, televizyonların sabah magazin programları altın bulmuşçasına filmi ameliyat masasına yatırdı. Narkoz vermeye gerek duymadan da filmi kesip biçtiler. Filmi sanatsal yönünden çok, “Filmdeki hikâye gerçeği yansıtmıyor”, “Babası kız kardeşini öldürmedi?”,”Jilet sahneleri neden yok?”, “Müslüm Gürses’in sesini neden duymadık?” şeklinde eleştiri yağmuruna tuttular.
Haftalar geçip de filmin dudak uçuklatan ciroları ortaya çıkınca bu kez Muhterem Nur ekseninde filmi kaldığı yerden kesip biçmeye devam ettiler… Muhterem Nur filmden para almış mıydı? Yoksa almamış mıydı? Filmin uygulayıcı yapımcılarından Mustafa Uslu sık sık ekranlarda filminin reklamını yapıp merak edilen “para” konusunu üstlenmeyerek filmin telif haklarını alan ICNN Yapım şirketini hedef tahtasına oturttu!
İddiaya göre de, Muhterem Nur filmden 950 bin TL almıştı!
Kimi kerli ferli gazeteciler, Muhterem Nur’un bu parayı aldığını iddia etti. Konu şirazesinden çıktığı zaman devreye, filmin telif haklarını alan diğer ortak ICNN Yapım girdi.
Ve ICNN tarafından kamuoyuna yazılı bir açıklama yollandı. 22 kasım tarihli açıklamada;
“Ortak yapımcısı olduğumuz, merhum Müslüm Gürses’in hayatından kesitler anlatan “MÜSLÜM BABA” isimli sinema filmi ülkemizde ve yayınlanmaya başladığı ülkelerde sinema izleyicisinin büyük beğenisini kazanmıştır. Projenin başından itibaren, ICNN olarak büyük bir titizlikle, aldığımız sorumluluğun gereğini bize yakışan bir şekilde yapmak ve sinemaseverlerin beğenisine sunmak üzere heyecan ve tutkuyla çalıştık. Filme halkımızın ilgi ve teveccühünü gördükçe, bu nitelikli emeğin karşılığını almanın haklı gururunu yaşamaktayız.
Bu süreçte yasal anlamda veya manevi açından hak sahibi sıfatına haiz olan tüm kişiler ile iletişime geçilerek kendilerinden her türlü yasal izin alınmış ve maddi hakları ödenmiştir. Tüm bu hazırlık süreci layıkıyla tamamlandıktan sonra yapım çalışmalarına geçilmiştir.
Bir takım basın ve yayın kuruluşlarında sinema filmimiz ile ilgili bilgi eksikliklerinden kaynaklanan ve haber olarak yayınlanan, ancak kamuoyunda yanlış anlaşılmalara yol açacak konulara açıklık getirmek isteriz. Özellikle Müslüm Gürses’in manevi şahsiyetine duyduğumuz derin saygı ve sevgi nedeniyle kendisini konu alan filmimiz ile ilgili her türlü yanlış anlaşılmanın önüne geçmek, bizim için oldukça önemli bir görev ve yükümlülüktür.
“MÜSLÜM BABA” sinema filminin hakları eşit oranda ICNN ve DİJİTAL YAPIMEVİ adlı şirketlere aittir. Sinema filminin yapımcıları Nuri Yıldırım ve Mustafa Uslu’dur. Sinema filminin yapım sürecinde filmin hakları öncelikle ICNN’e ait olmak ile birlikte DİJİTAL YAPIMEVİ, yapılan ortaklık anlaşması ile projeye daha sonra ortak yapımcı olarak dahil edilmiştir.
Merhum Müslüm Gürses’in kıymetli eşi Sayın Muhterem Nur Hanım ile ICNN şirketi arasında 26.12.2017 tarihinde imzalanmış sözleşme çerçevesince kendisinin hayatı ve eserlerinin sinema filmi içinde kullanılabilmesi için anlaşmaya varılmıştır. Bu çerçevede kendisine taraflarca anlaşılmış olan telif bedeli ödenmiştir. Sayın Muhterem Nur Hanım, bu telif bedeli dışında yapımcılardan başka herhangi bir talepte bulunmamıştır.
Kamuoyunun bilgisine sunarız,” deniyordu.
Son derece samimi bu açıklamada, yaptığı işin arkasında duran bir iradeyi görmek mümkün. Yapılan bu açıklamada dikkat çeken nokta ise, hiç bir rakam telaffuz edilmemişken Muhterem Nur’un aldığı iddia edilen 950 bin TL lafının nereden çıktığı?
Film üzerinde devam eden ‘para polemiği’ kafalarda filmin reklamına ilişkin bilinçli olarak ortaya atılan ‘bir balon mu?’ sorusunu da getirmekte.
Ve son iddiaya göre Muhterem Nur, ‘Müslüm’ filminin ilk eser sahibi ve yapımcısı ICNN’e “Beni yalancı durumuna düşürdüler” diye dava açıyor…
Soru şu, film ile ilgili tek konuşan DİJİTAL Yapımevi’nin sahibi Mustafa Uslu iken NEDEN hiç konuşmayan ve yazılı açıklama yaparak kamuoyunu aydınlatan ICNN Yapıma dava açılıyor?
Necip Türk Medyamızın düştüğü bu açmaza dikkat çekerek diyoruz ki, gündem saptırma, saptırılan gündem altında, çaktırmadan başka işler sokuşturma, gözden kaçırma yöntemlerine aman dikkat. Ve Meşhur hikayeyi hatırlatarak son noktayı koyuyorum.;
“Cambaz ipe çıkar, kalabalığın arasında şirketten olanlar cambazı göstererek ‘Cambaza bak cambaza’ derler, kalabalık yukarıya bakarken, adamlar kalabalıktakilerin cüzdanlarını alırlar.”
Dünyada bu kadar çabuk ve kolay oyuna gelebilen bir medya durumuna geldiysek, vay halimize! Ama görünen o ki, ‘Müslüm Baba Fırtınası’ , tsunamiye dönmüş durumda! Ve bu ‘ali-cengiz oyunlarının’ arkasından ‘büyük yıkımların’ olacağı da su götürmez gibi görünüyor!
Cevabını sonraya bıraktığım sorulara gelince;
Kim hangi amaçla çıkarmıştı bu 950 bin TL rakamını? Ve nasıl bir hesaplaşma söz konusudur? Muhterem Nur üzerinden bir hesap mı görülmek istenmektedir? Tüm cevaplar televizyonculuk tabiri ile AZ SONRA!
EKRAN KEDİSİ / MEDYARADAR