Duruşmada “Tehdit”, “Basit Yaralama” ve “Hakaret” suçlarından 2 yıldan 5 yıl 6 ay hapis talep edilen sanıklar Denizhan Vural, Mahsar Algül ve Erdal Gökçe hazır bulundu.Savunmasını yapan sanık Denizhan Vural iş insanı olduğunu söyleyerek hakkındaki suçlamaları, “Olay tarihinde diğer sanıklarla birlikte olaya konu otelin lobisinde toplantı halindeydik. O sırada adını sonradan öğrendiğim Hakan Yılmaz otele ‘Böyle devletin de bunlara oy verenlerin de’ şeklinde küfürler ederek otele girdi. Sesler üzerine kendisine bakmamız üzerine göz göze geldik. Hakan Yılmaz bunun üzerine bana ‘Ne bakıyorsunuz? Eğer zorunuza gittiyse bu sözlerim size de’ diyerek küfürler etti” ifadelerini kullandı.
“Devlet söz konusu olduğunda gereğini yaptım”
Yılmaz’ın devlete küfür etmesi ve daha sonra kendilerine küfür etmesinin ağrına gittiğini aktaran Vural, “Hakan Yılmaz’ın yanına giderek konuşmak istedim. Bunun üzerine Hakan Yılmaz bana agresif tavırlar sergileyerek ve el kol hareketi yaparak üzerime yürüdü. Hatta ‘sizi buraya gömerim’ diye tehdit etti. Ruh hali de beyni de sağlıklı değildi. Devletimize ve bayrağımıza küfretmeye devam etti. Bende devlet söz konusu olduğunda gereğini yaptım. Fiziki müdahalede bulunmak istedim ancak araya girenler engelledi. Hakan Yılmaz’ın hakaret ve tehdit içeren sözlerinden dolayı orada bulunan vazoyu alıp yere atmak istedim. O sırada otel çalışanlarının araya girmesinden dolayı vazo elimden kayarak müşteki Hakan Yılmaz’ın eşinin kenarından geçti. Yaralama kastım yoktu. Suçsuzum” dedi.
Sanık Denizhan Vural’ın ifadesinin ardından mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
