İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Seyfullah Çakmak getirildi. Çakmak savunmasında, Amerika’ya Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nde tetkik hakim olduğu dönemde 2009 ve 2010 yılları arasında dil eğitimi için gittiğini söyledi. Çakmak, HSYK tetkik hakimliği döneminde 8 kez değişik ülkelere seminer, konferans ve çalışma ziyaretleri kapsamında kısa sürelerle gittiğini, 6 yıllık savcı iken 2005 yılında Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne tetkik hakim olarak görevlendirildiğini belirtti.
Sanık Seyfullah Çakmak, üç çocuğu olduğunu ve bunlardan ikisinin kemik erimesi hastası, diğerinin de burundan beslendiğini söyleyerek “Eşim tek başına çocuklara bakamıyor, büyük olan özürlü çocuğuma ben bakardım. İki çocuğumun da iyileşme durumları yoktur, sunduğumuz raporlarla da sabittir. Ben suç yapısının içinde olmam, işimi uygun şekilde yaptım, adli kontrol yoluyla tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Sanık avukatı Gökhan Dirican ise “BTK ve Adli Tıp’tan gelen sonuçlara göre sanığın aleyhine husus bulunmadığını ve bu nedenle sanığın yargılamasının örgüt suçlamasıyla yapılacağı kanaatindeyim. Ayrıca örgüt üyeliği suçlamasını da kabul etmiyoruz” dedi. Dirican, suç vasfının değişme ihtimali olduğunu ve kuvvetli suç şüphesinin olmadığını, sanığın bakmakla yükümlü 2 özürlü çocuğu olduğunu belirterek tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, suç vasfının değişme ihtimal, delillerin büyük oranda toplanmış olması, kaçma ihtimalinin bulunmaması gerekçesiyle sanık Seyfullah Çakmak’ın tahliyesine hükmetti. Heyet, sanık Çakmak hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulmasına da karar vererek duruşmayı erteledi.
