Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisince PTT Kavşağı’nda düzenlenen mitinge katılarak vatandaşlara hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tanzim satışlarıyla ilgili “Eğer fiyatlar yerine gelirse sahadan çekiliriz ama fiyatlar yerine gelmez de hala böyle devam ederse biz daha da farklı adımlar atacağız.” dedi.
Konuşmasına, tüm Ardahanlıları selamlayarak başlayan Erdoğan, “Arayı bu sefer biraz uzattık, farkındayım. 3,5 yıllık hasretin ardından bizi Ardahan’a, sizlere kavuşturan Rabb’ime hamdediyorum. Ardahan’ı özledik, Ardahan’ın siz güzel insanlarını özledik. Ardahan’ın vefalı, mert, vatanperver insanlarını çok özledik. Rabb’im, maşallah, şu muhabbeti, şu aşkı, şu dayanışmayı daim eylesin diyorum.” ifadelerini kullandı.
Alandaki coşkuyu ve katılımı işaret ederek “Ardahan bugün bambaşka, bir başka güzel” diyen Erdoğan, 1 Kasım ve 24 Haziran seçimlerindeki desteği için Ardahan’a teşekkür etti. Erdoğan, “Ülkemizin çukur terörüyle esir alınmak istendiği o zorlu günlerde sizler ‘istikrar’ dediniz, teröre ‘hayır’ dediniz. Türkiye’nin yeni bir yönetim sistemine geçtiği 24 Haziran’da siz Ardahanlı kardeşlerim ‘Güçlü demokrasi, güçlü iktidar’ dediniz. Bu kardeşinizi ikinci kez cumhurbaşkanlığı makamına layık gördünüz. AK Parti ve Cumhur İttifakı’nı Ardahan’da açık ara birinci yaptınız. Ahde vefanızı, kadirşinaslığınızı bir kez daha ortaya koydunuz.” dedi.
“Çok daha güçlü bir destek bekliyorum”
Destekleri için vatandaşlara tek tek şükranlarını sunan Erdoğan, “Ardahan’ın bizi 31 Mart’ta da yalnız bırakmayacağını biliyorum. İnşallah bu sefer Ardahan’dan çok daha güçlü bir destek bekliyorum. Ardahan’dan tüm bölgeye örnek olacak, rekor düzeyde bir oy bekliyorum.” diye konuştu.
“Sizlerden bir söz daha almak istiyorum. Ardahan, 31 Mart’ta ülkene sahip çıkıyor musun? Ardahan, 31 Mart’ta geleceğine sahip çıkıyor musun? Ardahan, 31 Mart’ta sandığa, demokrasiye sahip çıkıyor musun? Ardahan, 31 Mart’ta tevazu, samimiyet ve gayretle ‘memleket işi, gönül işi’ diyor musun? Ardahan, 31 Mart’ta gönül belediyeciliğine ‘Evet’ diyor musun?” diye soran ve “Evet” yanıtını alan Erdoğan, “Rabb’im sizlerden razı olsun. Siz ne güzel insanlarsınız, onun için sizleri Allah için seviyorum. Rabb’im sizlere hizmetten bizleri alıkoymasın, sizlere efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik, böyle de devam edeceğiz.” dedi.
Ardahan’ın milli uyanışın sembol şehri olduğunu, bu yıl 100. yılı kutlanan Ardahan kongrelerinin daha sonra yapılacak Erzurum ve Sivas kongrelerine öncülük ettiğini söyleyen Erdoğan, dün Erzurum’da eksi 7 derecede miting yaptıklarını ve Erzurumluların selamlarını getirdiğini ifade etti.
Ardahan’dan da Artvin’e geçeceğini ve oraya da buradan selam götüreceğini dile getiren Erdoğan, “İstiklal Harbi’mizin temelleri bu kongrelerde atıldı. Kars Milli İslam Şurası, Oltu İslam Şurası, 1. ve 2. Ardahan kongreleriyle hürriyet meşalesi ilk önce burada, bu topraklarda yakılmıştır. Bu Ardahan bu sebeple bağımsızlığın kıymetini bilir, Ardahan hür yaşamanın, kendi toprağında özgür yaşamanın değerini iyi bilir.” diye konuştu.
Ardahan’ın, istikrar ve güven ortamının değerini de çok iyi bildiğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
“Son bir asırda yaşadıklarımız bize şu gerçeği defalarca göstermiştir, birlik olmadan dirlik olmaz, barış olmadan huzur olmaz, beraberlik olmadan zafer olmaz, kenetlenme olmadan başarı olmaz, dayanışma olmadan refah, kalkınma, gelişme olmaz. Öyleyse şu ana kadar sizler burada AK Parti belediyeciliğini gördünüz. Şimdi diyorum ki 31 Mart’tan sonra da hazır mısınız? ‘Devam inşallah’ diyor muyuz? Ekonomik kalkınmanın da sosyal kalkınmanın da anahtarı birlik siyasetidir. Bir tarafta cumhurbaşkanı, bir tarafta inşallah Ardahan’da belediyemiz, meclis üyelerimiz ve bu dayanışma içerisinde ne yapacağız, kabinemizle birlikte Ardahan’ı çok daha farklı bir yere taşıyacağız.”
İstiklal şairi merhum Mehmet Akif’in “Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez” dizelerini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
“Toplu vuran yürekleri, hiçbir fani güç sindiremez, esir alamaz. Aynı ideal etrafında kenetlenen, aynı hedefe yürüyen toplumların önünde hiçbir engel duramaz. Türkiye’nin yürüyüşünü engellemeye çalışanların sürekli farklılıklarımızı kaşıması asla tesadüf değildir. Kimi zaman sağ-sol denilerek, kimi zaman Alevi-Sünni denilerek, son 30 yıldır da Türk-Kürt denilerek milletimizin kardeş kavgasına sürüklenmek istenmesinin sebebi budur. Bizde böyle bir şey var mı? Yok. Biz Yunus diliyle konuşuruz, yaratılanı severiz yaratandan ötürü. Ne Arap’ın beyaza, ne beyazın Arap’a üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece ve sadece ittika iledir. Kim Allah’a daha yakınsa en üstün odur.”
“Bu kuyruklar varlık kuyruğu varlık”
Türkiye’nin kavgalar yüzünden 1970, 1980 ve 1990’larda ciddi bedeller ödediğini belirten Erdoğan, kardeşi kardeşe kırdırma politikasının Türkiye’ye maddi, manevi büyük faturaları olduğunu söyledi.
Milli iradenin üstündeki darbe gölgesinin senelerce eksilmediğini dile getiren Erdoğan, medya patronlarının bakan, başbakan tayin ettiği, istedikleri gibi siyaseti dizayn ettiği dönemlerin şimdi geride kaldığını vurguladı.
Türkiye’nin faili meçhullerin sıradanlaştığı, sokaklarda terör, ölüm ve şiddetin kol gezdiği acı günlere şahit olduğunu, gecelik faizlerin yüzde 7 bin 500’lere ulaştığı, yıllık enflasyonun yüzde 100’leri aştığı, en basit ihtiyaç maddelerinin bile aranıp da bulunmadığı zamanlar yaşandığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Kim vardı iktidarda? CHP. Bay Kemal’in o işte önündeki izinden gittiği kişiler vardı. Hatırlayın o günleri. Burada aramızda öyle insanlar var ki hatırlarlar, gaz kuyruklarını, yağ kuyruklarını, benzin kuyruklarını hatırlarlar. Bunları biz CHP döneminde yaşamadık mı? Şimdi çıkmış Bay Kemal konuşuyor, ‘kuyruklar’ diyor. Bay Kemal, bu kuyruklar senin SSK Genel Müdürü olduğun zaman hastane kapılarında kıvranan insanların kuyrukları değil. Bay Kemal, bunlar CHP’nin iktidarları döneminde yokluk kuyrukları değil. Bu kuyruklar varlık kuyruğu varlık. Şimdi benim vatandaşım elhamdülillah simsarların elinden alındı bunlar. Fiyatlar bir anda ne oldu, tanzim satışlarda yüzde 50 düştü, daha da düşüyor.”
Isparta’da 400 bin ton elmanın, fiyatların düşük olmasına karşın satılamadığını öğrendiğini, hemen Hazine ve Maliye Bakanını arayarak, bunların alınmasını ve ucuz fiyata satılmasını istediğini anlatan Erdoğan, “Bu elmalar şu anda tarafımızdan alınıyor, alındı ve halkımıza da 3 liraya da satılıyor. Nerelere çıkmıştı fiyatlar biliyor musunuz? 8-10 buralara çıkmıştı. Şimdi biz böyle bir adımı attık diye Bay Kemal rahatsız oluyor. Bay Kemal, rahatsız olsan da olmasan da biz sömürücülere bu ülkede hayat hakkı tanımayacağız. Onun için de domates, biber, soğan, patates, aklınıza ne gelirse, en ucuz şekilde bunları şu anda halkımıza ulaştırıyoruz. Eğer fiyatlar yerine gelirse biz sahadan çekiliriz ama fiyatlar yerine gelmez de hala böyle devam ederse biz daha da farklı adımlar atacağız.” ifadelerini kullandı.
“Terör örgütleri mensupları tarafından engellenmiştir”
Erdoğan, böyle dönemlerde uluslararası sermaye bir tarafa, yerli sermayenin bile ülkeye yatırım yapmaktan kaçındığını belirterek, “Milletimizin kaynakları, işe, aşa, istihdama dönüşemedi ama şimdi dönüşüyor.” dedi.
Bilhassa Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin terör tehdidinden dolayı hak ettiği hizmetlerin hiçbirini alamadığını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devletin tüm imkanlarını zorlayarak yaptığı yatırımlar ise terör örgütü mensupları tarafından engellenmiştir. Devlet hizmet için öğretmen gönderdi, doktor gönderdi, kaymakam, hakim, savcı, imam, hemşire gönderdi, bölücü terör örgütü tarafından bunlar ya tehdit edildi ya şehit edildi ya da kaçırıldı. Bunları yaşadık mı? Şimdi kardeşlerim, bu bölücü terör örgütü hangi partinin arkasında? HDP’nin. Şimdi bu parti Ardahan’da seçime giriyor mu? Niye girmiyor? Onların kardeşleri var kardeşleri. Kim? CHP. Şimdi CHP, HDP, sözde İYİ Parti, bunların hepsi aynı mı? Aynı. 31 Mart’ta benim halkım, benim vatandaşım, benim Ardahanlı kardeşim bunlara gereken dersi verecek mi? Buna hazır mıyız? Hanım kardeşlerim kapı kapı dolaşacak mıyız, gençler kapı kapı dolaşacak mıyız? Durmak yol yola devam.”
Bölücü terör örgütünün eğitim, sağlık, emniyet, ulaşım gibi en temel hizmetleri dahi bölgede yaşayanlara çok gördüğünü dile getiren Erdoğan, “Türkiye çok uzun zamanlar ekonomide az gelişmişliğe, hak ve özgürlüklere, yasaklara, siyasette ise üçüncü sınıf demokrasiye mahkum olmuştur. Belediyelerin iş makinalarıyla bunlar çukurlar kazmadılar mı, binaları birbirine tünellere bağlamadılar mı? Gelen parayı nereye gönderdiler? Kandil’e gönderdiler ve utanmadan ülkemizi bölmeye çalıştılar. Bu ülkeyi bölemeyecekler.” diye konuştu.
HDP’li milletvekillerinin bölücü terör örgütüne yönelik sözlerinin yer aldığı görüntülerin izletilmesinden sonra Erdoğan, “Bunlara dersi 31 Mart’ta veriyor muyuz? Bir Osmanlı tokadı atıyor muyuz?” sorularına alandakilerin hep bir ağızdan verdiği “Evet” yanıtının ardından “Maşallah” dedi.
Erdoğan, “Dik dur eğilme, Ardahan seninle” sloganları üzerine, “Hiç endişeniz olmasın. Evelallah biz sadece ve sadece Allah’ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik. Onun dışında asla. İşte bu gördüğünüz makus talih, bizlerin gayretleriyle 3 Kasım 2002’den itibaren değişmeye başladı.” ifadelerini kullandı.
“Vilayetler arasındaki gelişmişlik farkı en çok AK Parti döneminde azaldı”
Erdoğan, Türkiye’nin, ayağına vurulan prangalardan kendi dönemlerinde kurtulduğunu, milletin yıllardır hasretini çektiği birlik, hizmet ve eser siyasetine AK Parti iktidarları döneminde kavuştuğunu belirtti.
Son 17 yılda demokrasinin güçlendiğini, vesayetin gerilediğini, kardeşliğin hiç olmadığı kadar perçinlendiğini vurgulayan Erdoğan, milleti birbirine düşürmeyi, kırdırmayı hedefleyen hiçbir girişimin ve provokasyonun amacına ulaşamadığını, gizli, açık darbe teşebbüslerinin milli iradenin çelikten zırhını delemediğini kaydetti.
AK Parti’nin birlik siyasetiyle sadece kurulan tuzakları bozmadığını, aynı zamanda ülkenin ekonomik kaynaklarını çok daha verimli ve etkin bir şekilde kullanmayı başardığını anlatan Erdoğan, uzun yıllar sonra başta doğu illeri olmak üzere, 81 vilayetin tamamının layık olduğu hizmetlere ilk defa, kendi dönemlerinde kavuştuğunu vurguladı.
Bölgeler ve vilayetler arasındaki gelişmişlik farkının en çok AK Parti döneminde azaldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Çünkü biz birileri gibi bölge siyaseti yapmadık, istismar siyaseti yapmadık. Biz hiçbir zaman Türkiye haritasını renklere göre bölmedik. Biz CHP gibi sadece belli illere, belli bölgelere, sadece sahil kenarlarına hapsolan bir parti olmadık. Bilakis ülkemizin tüm illerinden, tüm toplum kesimlerinden oy alan, çok güçlü destek gören bir siyasi hareket olduk. Biz batıya ne götürdüysek, doğuya da onu götürdük. Niye? Biz 780 bin kilometrekarenin iktidarıyız. Bugün Türk’ün de, Kürt’ün de, Alevi’nin de, Sünni’nin de, dindarın da, sekülerin de, gencin de, yaşlının da partisi AK Parti’dir. Son 17 yıldır bize oy versin, vermesin vatandaşlarımızın tamamını kucakladık. Tamamını bağrımıza bastık. Ve yaratılanı Yaradan’dan ötürü sevdik.”
Bölgeye ve Ardahan’a yapılan yatırımlar
Ardahan’ın her zaman batının imkanlarıyla iç içe olmasını istediklerini kaydeden Erdoğan, şu anda Ardahan’dan Kars’a ve oradan havalimanıyla ülkenin her yerine uçma şansına elde edildiğini anlattı.
Daha iyi günler olacağını vurgulayan Erdoğan, “Zira batıda ne varsa doğuda da o olsun. Diğer bölgelerdeki vatandaşım hangi imkanlara sahipse, Ardahan’daki kardeşim de aynı imkanlara, aynı hayat standartlarına sahip olsun diye çalıştık.” dedi.
Sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya son 17 yılda 290 milyar liralık yatırım yaptıklarına değinen Erdoğan, tarımsal desteklerde 33,5 milyar lira, işsizlik yardımlarında 2 milyar lira, sosyal yardımlarda 59 milyar lira, ilçe ve köylere altyapı katkısı olarak 18 milyar lira, kalkınma ajansları vasıtasıyla üreticilere 5,5 milyar lira destek verdiklerini bildirdi.
Erdoğan, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki üniversite sayısını 6’dan 18’e, 107 bin olan üniversite öğrenci sayısını 616 bine çıkardıklarını kaydetti.
788 binden fazla haneyi doğal gazın konforuyla tanıştırdıklarını anlatan Erdoğan, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki bölünmüş yol uzunluğunu 260 kilometreden 3 bin 884 kilometreye yükselttiklerini, havalimanı sayısını 8’den 12’ye, uçak yolcusu sayısını 436 binden 8 milyona çıkardıklarını ifade etti.
Organize sanayi bölgesi sayısını 5’ten 24’e, küçük sanayi sitesi sayısını 44’ten 75’e ulaştırdıklarını bildiren Erdoğan, bölgeye bu yatırımları yerine getirirken Ardahan’ı da ihmal etmediklerini ve son 17 yılda buraya 6 milyar lira yatırım gerçekleştirdiklerini, çocukların 60, 70 kişilik sınıflara mahkum olmaması için de 986 yeni derslik yapıldığını aktardı.
Erdoğan, “Ardahan Üniversitesini 5 bin 213 öğrencisiyle 317 akademisyeniyle şehrimize kazandırdık. Kim yaptı bu üniversiteyi? Biz yaptık. Diğerlerinin böyle bir gayreti oldu mu? Onlar Ardahan’ın evlatlarını adeta buradan sürgüne gönderdiler. Biz de ‘üniversiteyi biz onların ayağına getirelim. Orta öğretimi ayağına getirelim’ dedik. Biz bunu yaptık.” dedi.
2002’de hiç yükseköğrenim yurdu bulunmayan Ardahan’da bugün 3 bin 79 kişilik yükseköğrenim yurtları olduğuna işaret eden Erdoğan, Ardahan’da gençlik merkezi, kapalı yarı olimpik yüzme havuzu, futbol sahası yaptıklarını, Göle’de gençlik merkezi, spor salonu ve futbol sahası gibi sosyal tesisleri inşa ederek, gençlerin hizmetine sunduklarını anlattı.
“Millet bahçelerinden birini Ağrı Dağı’na yapıyoruz”
Ardahan’a da millet bahçesi yapacaklarını bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diğer illerimize açtığımız millet bahçelerinden birini de Ağrı Dağı’na yapıyoruz. Valiliğimiz kanalıyla şehrimize 70 dönüm büyüklüğünde muhteşem bir millet bahçesi kazandırıyoruz. Neresi biliyor musunuz? Aziziye Kışlası’ndaki sorunlar çözüldü. Artık orası millet bahçesi olarak siz Ardahanlı kardeşlerime hizmet verecek. Şehrin merkezinde anneler, babalar yavrularını alacak ve o millet bahçesinde birlikte eğlenecekler. Hayırlı uğurlu olsun. Bu bahçenin içinde müze var. Kışlanın içindeki o müze o da onlara ayrıca hizmet verecek. Ama bir de millet kıraathanesi o projenin içinde yer alacak. Oraya da üniversiteli gençler hem derslerini çalışmaya gelecekler hem kitap okumaya gelecekler. Çay, simit ve bunun yanında kek, pasta ücretsiz olarak gençlerimize orada ikram edilecek.”
150 yataklı Ardahan Devlet Hastanesi, 400 yataklı Göle Devlet Hastanesi ve Posof Entegre İlçe Hastanesi ile 18 sağlık tesisini şehre kazandırdıklarını belirten Erdoğan, Çıldır Entegre İlçe Hastanesi, Ardahan Merkez Aile Sağlığı Merkezi ve Göle Devlet Hastanesinin 15 daireli lojmanlarının yapımlarının devam ettiğini aktardı.
Ardahan’da bugüne kadar bin 546 konut yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, “Türkiye sosyal devlet kavramıyla gerçek manada bizimle tanıştı. Çünkü biz CHP gibi sosyal devletin lafını ve istismarını değil, icraatını yaptık.” değerlendirmesinde bulundu.
“Seçim sandığını görünce şimdi sosyal devlet ilkesinden bahsediyor”
İstanbul’a büyükşehir belediye başkanı olduğu dönemde üniversite gençliğine burs verdiğini anımsatan Erdoğan, CHP’nin bunu Anayasa Mahkemesine götürdüğünü, mahkemenin de burs vermeyi kaldırdığını belirtti.
Erdoğan, “Bu CHP bu işte. Biz de ne yaptık, başbakan olduktan sonra tuttuk Kredi Yurtlar Kurumunun çatısı altına aldık. Şimdi burs ve krediyi Kredi Yurtlar Kurumu veriyor.” diye konuştu.
İhtiyaç sahibi vatandaşlara daima öncelik verdiklerine işaret eden Erdoğan, muhtaçlara, şehit yakınlarına, yaşlılara, engellilere, asker ailelerine toplam 475 milyon liralık destek sağladıklarını bildirdi.
“Senelerdir bu milleti, bu CHP zihniyeti, ‘makarnacı, kömürcü’ diyerek aşağılayanlar sanki kendileri değilmiş gibi çıkmışlar bir de utanmadan ‘Türkiye’de sosyal devlet bitti’ diyorlar.” ifadesini kullanan Erdoğan, “17 yıldır insanımıza her türlü hakareti yapanlar, ufukta seçim sandığını görünce şimdi sosyal devlet ilkesinden bahsediyor. Ne diyorlar? Doğum yapmış 4 yaşına kadar çocuğu olan annelere sen otobüsler bedava. Ondan sonra gençliğe, ‘şu yaşa kadar otobüsler bedava’. Sen kimin cebinden nereye, neyi bedava yapıyorsun? Kalkarsın belli bir indirim dersin. Bunlara inanıyor musunuz?” değerlendirmesini yaptı.
Kendilerinin, 65 yaş üstüne otobüsleri bedava yaptıklarını hatırlatan Erdoğan, muhalefetin sırtında küfe bulunmadığını ve “kuru sıkı attıklarını” belirtti.
Erdoğan, “SSK’nin genel müdürlüğünü yaptığı zaman bu Bay Kemal orayı batırmadı mı? Böyle bir zat şimdi bize sosyal devlet dersi verebilir mi? Bu yüzsüzlüktür. Genel müdürlüğü döneminde kendine bağlı hastaneleri pisliğe, bakımsızlığa mahkum eden zatın, bırakın bizi eleştirmeyi sosyal devlet lafını dahi ağzına almaya hakkı yoktur.” dedi.
Elektrik tüketim desteği
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu biraz daha mahcup edecek yeni bir projeyi devreye aldıklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Dünkü Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanlığı Kararı olarak bunu yayımladık. Düzenli sosyal yardım alan kardeşlerimize hanedeki kişi sayısına göre aylık 150 kilovatsaat karşılığı elektrik tüketim desteği vermeye başlıyoruz. Böylece bu kardeşlerimizin bir yükünü daha hafifletmiş oluyoruz. Bu hizmetin de ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Ardahan’da imar barışı ile 6 bin 486 vatandaşımızın sorununu çözdük. Şehir merkezine hizmet verecek iki atık su arıtma tesisimizin proje çalışmaları devam ediyor. Müderris İbrahim Efendi Camisi’ni, Çıldır’daki Merkez Camisi’ni ve Göle ilçemizdeki Dedeşen Köyü Camisi’ni restore ettik. 2002 yılına kadar Ardahan’da bölünmüş yol hiç yoktu. Biz 17 yılda Ardahan’a 99 kilometre bölünmüş yol yaptık.”
Kura, Ölçek, Altaş, Taşlıdere, Hasköy ve Tahtakıran köprülerini tamamladıklarını bildiren Erdoğan, Hasköy çelik köprüsünü de restore ettiklerini açıkladı.
Çıldır-Aktaş sınır kapısı yolunu bu yıl, Ardahan kuzey-güney çevre yollarındaki çalışmaları da gelecek yıl tamamlayacaklarını duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göle-Ardahan yolunu, Çıldır- Aktaş yolunu, Ardahan-Kars ayrımı Çıldır yolunu, Çamlıçatak-Hasköy yolunu ve Susuz-Hasköy yollarını ise bir sonraki yıl tamamlayacaklarını kaydetti.
Ardahan’a müjdeler
Ardahan’a iki dev projenin müjdesini vereceğini belirten Erdoğan, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi’nin Türkiye’nin ve aynı zamanda Ardahan’ın da projesi olduğunu ifade etti.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Demir-İpek yolu güzergahındaki Çıldır’ın Yukarıcanbaz köyünde gümrük işletme merkezi ve donatılarıyla birlikte Canbaz İstasyonu kuracağız. Ardahan’ın turizm potansiyeli ön plana çıkacak ve sektörlerin gelişimine katkı sağlanacak. Kafkasya ve Orta Asya’nın Karadeniz ile irtibatını kolaylaştıracak, Ardahanlıların da asırlık özlemi olan Sahara Tüneli’ni yapmak için kolları sıvadık. Projesi hazır, inşallah en kısa sürede Sahara Tüneli’ni de hayata geçireceğiz.”
Seçimlere bir ay kaldığını belirten ve partililerden çok çalışmalarını isteyen Erdoğan, Ardahan-Posof arasındaki Ilgar Tüneli’nde ve Çıldır-Aktaş sınır kapısı yolu üzerindeki Aşık Şenlik Tüneli’ndeki çalışmaların ise devam ettiğini bildirdi.
Çıldır Gölü’ndeki hizmetlere de değinerek, Ardahan’ı doğal gazla buluşturduklarını ve bu yıl Damal, Hanak ilçelerine de doğal gaz vereceklerini açıklayan Erdoğan, “Yok Aleviymiş, yok Sünniymiş bizde böyle bir ayrım yok. Oraya da doğal gaz gelecek. Göle ilçemizin de doğal gaz boru hattının döşeme işlemleri başladı.” diye konuştu.
Kafkas Arısı
Ardahan’ın dünyadaki 4 önemli arı ırkından biri olan Kafkas Arısı’nın gen merkezi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Kafkas Arısı’nın korunması ve ana arı üretiminin yapılması için Ardahan’da gen merkezi müdürlüğümüz var. Burada coğrafi işaret patentli Ardahan çiçek balı üretimi yapılıyor. Ardahan 543 arıcılık işletmesi ile ekonomik değer üretiyor. Bu yıl içinde şehrimize arı ürünleri laboratuvarı yapıyoruz. Ardahan’ın kazı meşhur. Ardahan kaşar peyniri, Ardahan balı kentin önemli ekonomik ve kültürel değerleridir. Üretim kapasitelerinin artırılması ve yeni pazarlara ulaşılması için bu alanda iş yapan sektörleri çeşitli teşvik ve hibe programları ile destekliyoruz. Ardahanlı iş insanlarımıza, girişimcilerimize 358 milyon lira tutarında yatırım teşviki verdik. Ayrıca 2 bin 841 iş yerine 62 milyon lira tutarında SGK prim teşviki verdik. 2002’de 5 milyon lira tarımsal destek verilmişken, 2018’de 90 milyon liraya çıkardık. Ardahanlı çiftçilerimize son 17 yılda 442 milyon lira tutarında tarımsal destek verdik. Bay Kemal ‘çiftçi battı’ diyor. Vicdansız. 442 milyon be. Bu parayı biz verdik.”
“Çok kritik bir tercihte bulunacağız”
Ardahan’daki sulama ve turizm yatırımlarına da değinen Erdoğan, bütün bu yatırımların kesintiye uğramaması için 31 Mart’ın son derece önemli olduğuna işaret etti.
31 Mart’ta sadece belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarların seçilmeyeceğini, aynı zamanda çok kritik bir tercihte bulunulacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “31 Mart’ta ya son 17 yıldır olduğu gibi ‘İstikrar sürsün Türkiye büyüsün’ diyeceğiz ya da ülkemizin önünde belirsizliklere kapı aralayacağız.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Terör belirsizlikleri sever. Darbeciler güçsüz hükümetleri sever. Milletin ekmeğine, aşına musallat olanlar, zayıf iktidarları sever. Türkiye’ye husumet besleyenler, kolayca yönlendirebilecekleri siyasetçileri sever. 7 Haziran sonrası yaşadıklarımız, en ufak bir zafiyette Türkiye’nin nelerle karşı karşıya kalabileceğini göstermiştir. Birliğimize, beraberliğimize hep birlikte sahip çıkacak, inşallah bir daha ülkemizi böyle bir belirsizliğin içine sokmayacağız. Bizi ayırmaya, bizi birbirimize hasım gibi göstermeye çalışanlara asla fırsat vermeyeceğiz. Çok çalışacak, gönül kazanılmadık hiçbir vatandaş bırakmayacağız.”
Alandakilere, “Ardahan 31 Mart’ta, istikrar ve güven ortamına devam diyor musun?”, “Ardahan, 31 Mart’ta büyük ve güçlü Türkiye için yeni bir şahlanışa var mısın?” diye soran Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Mitingden notlar
Miting alanında, “Bu davanın sahibi haktır. Hak olan davada zafer muhakkaktır”, “Bu dava özüdür İslamiyet’in, bu dava güneşi mazlum milletin, bu dava her yerden her şeyden çetin, bu yolda dert, hüzün, gurbet bizimdir” ve “Senin davaya aşık oluşunu sevdik, dünyaya karşı meydan okuyuşunu, dik duruşunu sevdik, senin küffara karşı yiğitliğini sevdik.” yazılı pankartlar dikkati çekti.
Mitinglerde kullandığı tırın içerisinde yer alan haritada, Ardahan’ın üzerini raptiye ile işaretleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması öncesinde ve sonrasında AK Parti’nin seçim şarkılarından olan “Nereden Nereye” adlı parçaya eşlik etti.
Erdoğan’ın konuşması öncesinde AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, AK Parti Ardahan İl Başkanı Hakan Aydın, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Köksoy ile AK Parti’nin Ardahan Belediye Başkan adayı Yunus Baydar da birer konuşma yaptı.
Konuşmasının ardından belediye başkan adaylarıyla vatandaşları selamlayan Erdoğan, bu sırada vatandaşlara içerisinde çay olan kenevirden dokunmuş bez çanta dağıttı.
Mitinge, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı ve Erkan Kandemir, bazı milletvekilleri, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da katıldı.