Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınında, Beştepe’deki Jandarma Genel Komutanlığı karargahındaki darbe girişimini yöneten eski albay Erkan Öktem olduğu iddia edilen kişi, polis ve nizamiye girişlerinde toplanan vatandaşlara ısrarla ateş edilmesi talimatını veriyor. Karargahın polisler tarafından sarılması üzerine Kara Havacılık Komutanlığındaki darbecilerden hava taarruz desteği talep eden Öktem, helikopter pilotundan özellikle zırhlı polis araçlarını imha etmesini istiyor.
Pilota, “Nizamiyelerde ve sokak aralarında zırhlı polis araçları hedef, atış serbest.” talimatını veren Öktem, “Küçük cami istikametinde zırhlı var, bizi tehdit ediyor.” şeklinde anons yapan başka bir darbeciye, “İndirilsin, indirilsin. Nizamiyelerdeki zırhlılar polisin, vurulsun.” emrini yeniliyor.
Öktem’in sivil vatandaşlar ve polislere ateş edilmesi için verdiği talimatın ardından soğukkanlılıkla söylediği, “Allah kolaylık versin arkadaşlar.” ifadesi de kayıtlarda yer alıyor.
Polis ve sivil vatandaşlara yönelik katliam emri helikopter pilotuna aktarılmadan önce darbecilerin telsiz görüşmelerinde, “yurtta sulh” parolası kullanması dikkati çekiyor.
İHANETİN İLK KEZ ORTAYA ÇIKAN KAYITLARI
Darbeci albayın talimatından sonra helikopter pilotu, Jandarma Genel Komutanlığı karargahının önünde ihanet girişimini protesto eden vatandaşlara ateş açmıştı. Menfur saldırıda 7 kişi şehit olurken onlarca kişi yaralanmıştı. Darbecilerin acımasız yüzünü bir kez daha ortaya koyan telsiz görüşmeleri, sözde “yurtta sulh konseyi” heyeti adına konuşan ve henüz kimliği tespit edilmeyen bir darbecinin talimatıyla başlıyor.
Öktem’in, diğer darbeci asker ve helikopter pilotuyla telsiz üzerinden saat 00.15’ten 00.41’e kadar süren görüşmelerinin bir kısmı şöyle:
Birinci ses: Konuşan yurtta sulh heyeti. Tüm jandarma birlikleri, şu anda polis birlikleri Beştepe Jandarma karargahını çevirmiş durumda, akşamdan beri çatışma var. Karargahımız düşmek üzere, polisleri bölgelerinizde hareket ettirmeyin.
İkinci ses: Jandarmanın nizamiyelerindeki, dışarıdaki polis araçlarını vurursanız iyi olur.
Üçüncü ses: Bir algı oluşuyor, vatandaş toplanıyor. Algı oluşuyor. Mutlaka vatandaşın olduğu yere, etrafa müdahale edilmesi lazım yoksa topluluk büyüyecek.
Birinci ses: Kobra (helikopter), yurtta sulh, kobra
İkinci ses: İki nolu nizamiyenin karşısındaki spot ışıklarının arkasında bayağı bir polis var, tamam.
Erkan Öktem: Arkadaşlar sivilleri yaklaştırmayın. İçinde polisler olabilir.
İkinci ses: Şu an caminin arkasında bir grup siviller ellerinde Türk bayrağıyla şey yapıyorlar.
Öktem: Kesinlikle yaklaştırmayın, içinde özel harekatçılar olabilir.
Üçüncü ses: Sivillerin dağıtılması gerekiyor düşüncesindeyim, tamam.
Öktem: Kobra, beni duyuyorsan yayın yapan jandarma, telsize ulaşmaya çalışan jandarma.
Öktem: Sokak aralarında ve nizamiyelere yakın polis zırhlı araçları var, hedef onlar.
Öktem: Tekrar ediyorum, jandarmadan tekrar ediyorum. Nizamiyelerde ve sokak aralarında zırhlı polis araçları hedef, atış serbest.
İkinci ses: Nizamiyenin önünde zırhlı var, polis zırhlısı var. Hedef o, bizi kurtarın ondan.
Öktem: Mutabık, mutabık. Polis zırhlıları sokak aralarında saklanıyor. Vurulması için talimat var.
İkinci ses: Cami istikametinde, küçük cami istikametinde zırhlı var, bizi tehdit ediyor.
Öktem: İndirilsin, indirilsin. Nizamiyelerdeki zırhlılar polisin, vurulsun.
Öktem: Tekrar ediyorum, bütün zırhlılar vurulsun, bizim zırhlımız yok.
Üçüncü ses: Doğrudur bizi zırhlımız yok, bütün zırhlılar vurulsun.
Dördüncü ses: Evet, mutabık.
Öktem: Mutabık, Allah kolaylık versin arkadaşlar.
Helikopter pilotu: Küçük bir cami var, yüksek binaların arasında, Hisarcıklıoğlu Camisi deniliyor buna. Binanın batısında, burada bir polis aracı var, tam altımızda.
Öktem: Vurulsun vurulsun, en çok sıkıntı çıkaran o.
Öktem: Orası Hisarcıklıoğlu Camisi, onun etrafındaki bütün polis araçları vurulsun.
Öktem: Kobra, jandarma.
Helikopter pilotu: Dinliyorum.
Öktem: Caminin etrafında inşaatlar var, (polisler) oralara saklanıyorlar. Zırhlı araçlar vurulsun lütfen.
Helikopter pilotu: Kobra, jandarma.
Helikopter pilotu: Mutabık.
Öktem: Anlaşıldı, anlaşıldı. Alt geçitte bir polis zırhlı aracı var. Görebilirseniz vurun.
Helikopter pilotu: Tam altımızdaki zırhlı, bak caminin yanında da zırhlılar var.
Öktem: Caminin yanındaki zırhlılar vurulsun.
DARBEYİ YÖNETEN İSİMDİ
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi’nin Özel Kalem Müdürü olan Öktem, beraberindeki darbecilerle 15 Temmuz akşamı karargahı işgal etti.
Aralarında Tuğgeneral Veli Turan, Albaylar Güven Şağban, İlhami Özdeyer ile çok sayıda darbe karşıtı subay ve astsubayı rehin alarak darbe faaliyetlerine başlayan Öktem, gelişmeler hakkında bilgi almak için korumaları Hüseyin Uğur İşçi ve Hasan Gülhan ile karargaha gelen TEM Daire Başkanı Turgut Aslan’ı da alıkoydu.
Öktem, darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayınca arkada delil bırakmamak için rehin polisleri elleri ve gözleri bağlı şekilde sanıklar eski teğmen İrfan Çakmakçıoğlu ve eski üsteğmen Mehmet Emin Deniz ile komutanlık binasının dışındaki hazır kıta nöbetçilerinin odasına götürdü.
Darbeci Öktem’in burada başlarından vurduğu Aslan ağır yaralanırken polis memuru Gülhan ise olay yerinde şehit oldu.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBETLE YARGILANIYOR
Jandarma Genel Komutanlığındaki darbe faaliyetlerine ilişkin iddianamede, Öktem’in, “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “TBMM’yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs”, “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçlarının yanı sıra “kasten öldürme”, “kasten öldürmeye teşebbüs”, “silahlı terör örgütü üyesi olmak”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması”, “askeri komutanlıkların gasbı”, “kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma” suçlarından cezalandırılması talep ediliyor.
ANKARA/AA