Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin New York şehrinde katıldığı bir programda, Oğuzhan adındaki bir Uygur Türkü’nün sorduğu soruya yanıt verdi.
“TÜRK KARDEŞLERİNİZ İÇİN NE YAPIYORSUNUZ?”
Çin’in kültürel soykırım ve baskı politikası uyguladığı Doğu Türkistan ile ilgili Türkiye’nin politikasını öğrenmek isteyen Oğuzhan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Doğu Türkistan şimdi Çin’in işgali altında. Bu durumu biliyorsunuz diye düşünüyorum. Şimdi Doğu Türkistan’da 3 milyondan 5 milyona kadar Uygur ve başka Türk soylu insanlar Çin’in toplama kamplarında tutuluyor. Onlar, Çinliler tarafından kendi kimliklerinden, dininden vazgeçmeye zorlanıyorlar. Uygur kızları Çinlilerle evlenmeye mecbur bırakılıyor. Anne babası toplama kampında olan çocuklar, tamamen Çinlileştirilmek üzere çocuk toplama kampına kapatılılıyor ya da Çinlilere veriliyor. Bu kesinlikle kültürel ve fiziksel bir soykırımdır. Daha önce zulüm altındaki Uygurlara yardım etmiş ve Çin’e karşı konuşmuştunuz. Şimdi ise Doğu Türkistan’daki Türk kardeşleriniz için ne yapıyorsunuz?” şeklinde bir soru yöneltti.
.jw-controls .jw-controls-right {
margin: 0 !important;
left: 10px !important;
top: 20px !important;
}
.jw-logo {
padding: 0 !important;
margin: 0 0 0 23px !important;
left: 10px !important;
top: 20px !important;
float: none;
}
.jw-dock {
padding: 0 !important;
margin: 0 !important;
right: 10px !important;
top: 0 !important;
position: absolute !important;
}
.jw-dock-button {
float: none !important;
}
.jw-dock-button .jw-overlay {
top: 0 !important;
right: 45px !important;
}
body {
margin: 0;
padding: 0;
}
“İNCELEMELER SONRASI TAVRIMIZI DAHA NET BELİRLERİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Oğuzhan’ın sorusuna Türkiye’nin Uygur Türklerine elinden gelen desteği verdiğini ve Çin’e gönderilecek heyetlerin raporuna göre bir tavır alacaklarını belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak şu ana kadar Doğu Türkistan’dan Türkiye’ye gelenlerle ilgili herhalde hiç haberiniz olmadı. Doğu Türkistan’dan şu an itibariyle Türkiye’ye gelen binlerce kardeşimiz var. Bunlara biz kapımızı daima açtık ve elimizden gelen her türlü desteği de verdik. Şu an itibariyle de Çin’le yaptığımız ikili görüşmelerde tekrar gündemimize de geliyor. Ben ABD’nin bu noktada ne yaptığı üzerinde duracak değilim ama ABD, özellikle BM Güvenlik Konseyi üyesi olarak, aslında bu konuyu çok daha farklı bir şekilde gündeme getirebilir ve BM Güvenlik Konseyi üyesi olarak bunu gündeme getirmiş olsa çok daha hızlı bir netice almak mümkün olabilir diye düşünüyorum. Tabi Çin’in bu noktada bize bazı teklifleri de var. ‘Heyetler gönderin’ diyorlar, ‘gönderin bu heyetleri gelsinler, bu söylenenleri oluyor mu, olmuyor mu yerinde görsünler’ diyorlar. Dışişlerimiz de bu konuyla ilgili bir çalışma yürütüyor şu anda. Temenni ediyorum ki bu çalışmayla birlikte, oraya gidecek olan heyetin oralarda yaptığı incelemeler neticesinde, bu noktada alacağımız tavrı daha açık ve net belirleriz.” şeklinde cevap verdi.