ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da Cumhuriyetçi senatörlerle Türkiye’ye Rusya’dan S-400 alımı nedeniyle olası yaptırımlar konusunu görüştü. New York Times konuyla ilgili bilgi sahibi olan bir kaynağa dayandırdığı haberine göre toplantıdan yaptırım konusunda bir karar çıkmadı.
Beyaz Saray’daki toplantıya katılan ve sonrasında New York Times’a konuşan Senatör John Cornyn toplantının duyurulan resmi adı “Türkiye yaptırımları” olsa da görüşmede bütçe gibi ABD iç siyasetine ilişkin başka konu başlıklarının da gündeme geldiğini söyledi. Washington Post da toplantıdan net bir karar alınamadan çıkılmasına dikkat çekti. Toplantı içinden isminin açıklanmasını istemeyen kaynakların gazeteye verdiği bilgilere göre Trump’ın senatörleri yaptırım konusunda geri adım atmaya davet etti. Fakat karşılığında hem Cumhuriyetçiler hem de toplantıya mektup gönderen Demokratlar, NATO müttefiği olan Türkiye’ye yaptırım uygulanmasının gerekli olduğunu vurguladı.
Buna göre, Dış İlişkiler Komitesi’nden James E. Risch’in liderliğinde toplanan Cumhuriyetçi Senatörler, S-400 alan Türkiye’nin NATO’nun F-35 sistemini ‘tehlikeye attığı’ gerekçesiyle ABD Başkanı’na yaptırım konusunda geri adım atmamasını talep etti. Toplantıya katılan kaynakların aktardığına göre, Trump sert yaptırımlardan ziyade Türkiye’yle masaya oturma taraftarıydı. Trump’ın önerilerinin Risch ile arasında tartışmaya yol açtığı iddia edildi. Risch’in sözcüsü Suzanne Wrasse, “Toplantıdaki herkes masada bir çok seçeneğin olduğunu biliyordu ve konunun her alanıyla ilgili bir tartışma vardı” sözleriyle toplantıyı anlattı.
İsmini vermek istemeyen bir başka senatör de toplantıyı şöyle özetledi: “Trump’ın duruşu iki partinin senatörleriyle de farklı, Demokratlar da Cumhuriyetçiler de ABD’nin Türkiye’yi S-400 sistemini almasıyla yaptırım uygulanması gerektiğini savunuyor. Toplantıya dahil olmayan bazı demokrat senatörler de bir mektup yollayarak, “Bakan Pompeo ve birçok Cumhuriyetçi Senatör’le aynı fikirde olduklarını, hukuka göre Türkiye’ye yaptırım uygulanması gerektiğini belirtti.”
Toplantıdan çıkan bazı Cumhuriyetçi Senatörler ise Trump’ın yaptırımlardan ziyade “Erdoğan’la nasıl anlaşabiliriz” konusunu tartıştığını söyledi. Senatör David Perdue “Başkanın yapmaya çalıştığı, konuya daha geniş bir yaklaşımda bulunmak. Eğer bütün bölgeye bakılırsa ve başka ülkelerde neler olduğuna bakılırsa farklı bir sonuç elde edilebilir. Dünyada müttefik geliştirmeye çalışıyoruz” ifadelerin kullandı. Senatör Perdue, Türkiye’yle ABD arasındaki ekonomik ilişkinin önemini vurgulayarak, “Yaptırımlar yerine, bazı serbest ticaret anlaşmaları yapılabilir. Bir ihtimal de Rusya’yla Orta Doğu’daki pozisyonu hakkında görüşmek, bizimle ticaret yapmak da istiyorlar” dedi.
Toplantı hakkında bir diğer ilginç ayrıntı da Bloomberg’in haberinde vardı. ABD’li medya devi de isim vermeden Trump’ın S-400 alımına karşı en uygun nasıl yanıt verilir sorusuna odaklandığını söyledi. Bloomberg’e bilgi veren Senatör John Cornyn “Başkan elindeki seçeneklerin azlığı karşısında mutsuz görünüyordu” dedi.
Yönetim yaptırımları engellemezse Türkiye, CAATSA yaptırımlarına maruz kalan ilk NATO müttefiği olacak. Cumhuriyetçiler de Demokratlar da, Türkiye’nin Rusya’dan ağır silah alan ilk NATO müttefiği olduğunu vurguluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan G20 Zirvesi sonrası Trump’ın kendisine yaptırım uygulanmayacağı yönünde garanti verdiğini söylemişti.
BAŞKAN’IN ERTELEME YETKİSİ VAR
Kongre muhabirlerinin uzun süredir aktardığı üzere ABD’de birçok farklı görüşten siyasetçi Türkiye’ye S-400 alımı sebebiyle CAATSA (ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele) yaptırımları uygulanmasını istiyor. İddiaya göre Beyaz Saray’daki toplantıda CAATSA yaptırımları da masaya yatırılabilir. ABD Başkanı Trump yasa gereği 70 sayfalık CAATSA metninde listelenen 12 yaptırım kaleminden en az beşini seçmek zorunda. ABD Başkanı yasa gereği en fazla 180 gün (6 ay) boyunca yaptırımlardan muafiyet tanıyabiliyor. Muafiyet, süresinin sona ermesinden en geç 15 gün öncesinde yine 180 günlüğüne yenilenebiliyor. CAATSA Başkan’ın yaptırımlardan muafiyet tanıma kararı vermesi halinde bunu Kongre’nin değerlendirmesine sunmasını şart koşuyor.