Partilerinin adı Barış ve Demokrasi.. Kendi ırkından insanları bile diri diri yakan “demokrat”lar!. Elbette ki de çağın en hızlı faşistleri de bunlar..
Diktatöre gerdan kırıp “hırs” sergileyenler…
PKK’da yanaşmaları da, hep suret-i haktan yana, ellerinde silah ve mayın, mazlumu oynuyorlar.. “Yapamazsınız” diyenlere de “faşist” diye saldırıyorlar.. Çünkü iplerini tutan Batı emperyalizmi onlara öyle akıl öğretiyor..
Çağın faşizmini elinde tutan güç (Batı) kuklalarına da “..karşınızdakilere faşist diye saldırın ki gürültüden sizin bizim ne mal olduğumuz arada kaynasın” diye akıl öğretiyor..
Buyurun…
“Diyarbakır’da evleri tek tek gezen ’anketör’kılığındaki örgüt yandaşları, evde kaç kişinin oy kullanacağını sorduktan sonra üç soru daha yöneltiyor. Sorulardan biri ’Bulunduğunuz bölgede hangi bağımsıza oy vereceğinizi biliyor musunuz?’ şeklinde.. Anketör, daha sonra, hangi bağımsız adaya oy verilmesi gerektiğini de söylüyor.. İlk başta kimlik bilgilerini veren vatandaş, daha sonra başına bir şey geleceğini düşünerek ses çıkaramıyor.”
Bunlar kim?.. Demokrasi arayışındakiler!! Baskı yaptıkları kim.. İnsan yerine koymadıkları Kürt vatandaşlar!.. Şimdi size Barış ve Demokrasi Partisi’nin desteklediği bağımsız milletvekili adaylarının tespitini aktaralım da kimin faşist olduğunu anlayın.. Bu adaylar, mevcut bozuk sistemdeki kadar bile özgürlüğe sahip değil!..
(BDP genel başkanının isteğiyle de tespit edilmiyor. Görünmeyen liderler ve mekanizmalar tarafından tespit ediliyorlar. Bu liderler, başta Öcalan olmak üzere PKK liderleridir. Mekanizmalar, PKK, KCK, BDP, hiç kimsenin bilmediği ve ismini duymadığı gizli mekanizmalardır. Bu nedenle, BDP’de bağımsız milletvekili adayı olmak isteyenler, sadece parti genel başkanına değil, görünmeyen liderlere ve mekanizmalara da yaranmak için olmadık işler yapıyorlar…)
Yani polisi tokatlayan, poşu ile araba kovalayan azgınların çabası işte bu şirinlikler için..
Devam edelim..
“Tespit edilmiş” bir milletvekili adayı, son dakikada, “tanrılara” uygun olmayan bir küçük davranış içine girdiği ve söz sarf ettiği zaman, köküne kibrit suyu dökülür, sittin sene milletvekili adayı olamaz.
Bunun yanında “atama usulü” öyle bir uç noktadan değerlendiriliyor ki, herhangi bir şehre ait olmayan ve orada tanınmayan kişi milletvekili adayı yapılabiliyor.
BDP bağımsız milletvekili adayları, BDP’nin yukarıdan ve görünmez mekanizmalardan gelecek bir emirle seçimden çekilmeleri korkusu taşımaya devam ediyorlar. Bu korkunun baskısı altında hareket ederken, gizli liderlere ve mekanizmalara nasıl yaranacaklarının hesabı içinde hareket ediyorlar. Kendilerini görünmeyen liderlere ve mekanizmalara ispat etmek için, akıl almaz davranışlar gösteriyorlar ve açıklamalar yapıyorlar.
BDP bağımsız milletvekili adaylarından PKK’lı olanların dışında olanların durumu daha kötü. Onlar ölçüleri alt-üst ediyorlar, tam bir “akıl tutulması” yaşıyorlar. Şerafettin Elçi, Altan Tan, solcu adaylar bu davranışlarını çeşitli ve garip renklerden sergiliyorlar ve sergilemeye devam ediyorlar. Bu nedenle, bu adayların geçmişleri göz önüne alındığı zaman, onları tanımak ve eski yapılarıyla yan-yana koymak olanaklı olmuyor.
Bunun yanında, BDP bağımsız milletvekili adaylarının tümü, seçim alanlarında, kahvelerde, seçim bürolarının açılışında, aklına geleni, ölçüp biçmeden dile getiriyorlar. Bu söylediklerimiz, ne kadar parti programımıza, Öcalan’ın görüşlerine uygundur değildir düşünmüyorlar. BDP bağımsız milletvekili adayları, Öcalan ismi geçtiği zaman kendilerine hemen çeki-düzen verip, süt dökmüş kediye dönüyorlar.
BDP bağımsız milletvekili adayları ne derlerse desinler, sonuçta Öcalan barikatına, “demokratik özerklik” ucubesine, PKK tetikçiliğine ve otoriterliğine dayanıp, duruyorlar.
Not: BDP adaylarının nasıl tespit edildiğini anlatan parantez içindeki bölüm tamamen Kürt kaynaklarından aktarılmış, Kürt yazarlara ait değerlendirmedir..
Yazara ait yayınlanan son makaleleri gazete bayilerinden Yeni Çağ Gazetesi satın alarak okuyabilirsiniz.