Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul Platformu’nun etkinliğine konuşmacı olarak katıldı. Kısa süre önce hayatını kaybeden Kadir Mısıroğlu’nun sahibi olduğu Çengelköy Yakamoz Restoran’da düzenlenen etkinlikte konuşan Davutoğlu, başbakanlıktan istifa ettiği sürece ilişkin “Merhum Ecevit ile Ahmet Necdet Sezer gibi olmamak için fedakârlık yaptım” dedi.
Medyascope’tan Caner Polat’ın haberine göre, etkinliğe dinleyici olarak katılanlar arasında FETÖ’nün “Mülkiye yapılanması” davasında hüküm giyen eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, araştırmacı-yazar Mustafa Akyol, eski Marmara Üniversitesi Rektörü Zafer Gül, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında AKP İstanbul İl Başkanı olan Selim Temurci, eski MHP milletvekilleri Ahmet Çakar ve Yaşar Bozkurt vardı.
Etkinliğin moderetörlüğünü ise aynı zamanda İstanbul Platformu’nun başkanı olan eski Adalet Bakanı İsmail Müftüoğlu yaptı.
‘DÜŞÜK PROFİLLİ BAŞBAKAN OLMAYI KABUL ETMEDİM’
Konuşmasında, başbakanlığı döneminde yaşadıklarından yeni parti kurma sürecine kadar bütün süreci değerlendiren Davutoğlu, “ülkenin beka sorunu var” söylemini doğru bulmadığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bu düşüncesini defalarca paylaştığını söyledi, Türkiye’nin güçlü bir devlet olduğunu ancak “varlık-yokluk” tartışmalarının ülkeyi uluslararası alanda zor duruma soktuğunu savundu.
Davutoğlu, Erdoğan’ın AK Parti genel başkanlığı döneminde kullandığı parti teşkilatına ilişkin yetkilerin, kendisinden alınarak MKYK’ya geri verildiği toplantıyı hatırlatarak kendisine “AKP genel başkanı ol ama başkanlık yapma, başbakan ol ama başbakanlık yapma” mesajı verildiğini söyledi. Bu durumu hayatının hiçbir döneminde kabul etmeyeceğini belirten Davutoğlu “’düşük profilli başbakan ol’ dediler ancak ‘ne Türkiye bunu kaldırabilir ne de ben’ dedim” ifadesini kullandı.
Başbakanlık yaptığı dönemde yaşanan “MİT tırları” operasyonuna da değinen Davutoğlu, “Suriye’ye dışarıdan sokulan DAEŞ mensuplarını görmemek için bizim Bayırbucak Türkmenleri’ne gönderdiğimiz yardımları başka türlü göstermeye çalıştılar” dedi.
Davutoğlu, başbakanlıktan istifa ettiği sürece ilişkin “Bugüne kadar en yüksek oyu alan başbakan olarak altı ay sonra istifa ettim” diyerek istifa sürecinde fedakârlık yaptığını, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında uyumsuzluk olmasını istemediğini söyledi. Davutoğlu istifa gerekçesini şöyle açıkladı:
Merhum Ecevit ile Ahmet Necdet Sezer gibi olmamak için fedakârlık yaptım.
AK Parti’den ihraç kararını da değerlendiren Davutoğlu, “İhraç edildiğime üzülmedim, üzüldüğüm şey ihraç talebinin yer aldığı belgede kullanılan kötü dil, kötü Türkçe” derken, AK Parti kadrolarının geldiği noktadan dolayı üzüntü duyduğunu belirtti.
‘DEVLETİ YÖNETENLER ÇOCUKLARINI DEVLETİN İÇİNE SOKMAMALI’
Davutoğlu, “Başbakanlığı bıraktığım süreçte en büyük pay Pelikan çetesi’ne ait” dedi ve “Bunlar bir dosya yayınlıyorlar, altında kimsenin imzası yok ama kim oldukları belli, kimlerin dolaşıma soktuğu belli” dedi. Pelikan çetesinin AKP içerisinde bir virüs gibi yayıldığını ve bu durumun AK Parti’ye ciddi zararlar verdiğini söyledi.
Devlet yöneticilerinin ailelerini, çocuklarını devletin içerisine sokmaması gerektiğini belirten Davutoğlu, ”Devleti bir bina olarak düşünelim, bizler de devlet yöneticileri olarak içeride çocuklarımızla oturuyoruz. Bir deprem olsa ne yaparız? İlk önce çocuklarımızı alıp kaçarız. İşte bu yüzden devleti yönetenler ailelerini, çocuklarını devlette makam sahibi yapmamalıdır” dedi.