Fenerbahçe’nin Konyaspor karşısında oynadığı ürkek, heyecansız, isteksiz, amaçsız futbolunu seyrettiğimizde bu sezonu kupasız geçireceğini görmekteyiz. Sanırız bu durumu en erken Mehmet Topuz hissetti ve Osmanlıspor maçından sonra Vitor Pereira’nın da tartıştığı şekilde maç sonu sahada gözyaşı dökmüştü. Haksızlık edilmiş ,Topuz olacakları önceden görmüş ve kaçan sezona ağlamış. Maçtan önce Konya takımını analiz ettik eksikliklerini yazdık nasıl kazanacağını yazdık, ancak yürek kısmını yazmamışız o kısmı da Konyasporlu futbolcular yazdı. Futbolun taktikle oynanacağı gibi işin içine yürek katılacağını da hem Fenerbahçeli futbolculara, hem de futbol severlere gösterdiler. Fenerbahçeli futbolcularda hırs, azim, istek, arzu hiç bir şey yoktu. Bu futbolcuların bir çoğu bu formayı bu futbol ile hak etmiyorlar. Şampiyonluk yarışında avantajı ele alan bir takımın böyle futbol oynamaya hakkı yok. Üstelik Avrupa’da yokken, üstelik bu dönem kupa maçı oynamıyorken; böyle aciz futbol oynamaya hakkı yok. Profesyonel olarak işleri bu olan futbolcuların emeklerine ihanet etmemeleri gerekir. Kötü oynayabilirsin ama kötü koşamazsın, kötü mücadele edemezsin. Uzatmalarla oynanan 98 dakikaya bakıldığında Fenerbahçe’nin organize tek bir atağı yok. Volkan’ın kişisel becerisi ile Fernandao’ya al at dediği top dışında pozisyonu yok. Maçtan önce yazdık Konya takımının kanatlardan gelen hava toplarından çok iyi olduğunu göbekteki oyuncularının hava toplarına hakim olduğunu. Onların alamadığını kaleci Serkan’ın aldığını Konyaspor’a karşı göbekten ve yerden ikiye birlerle ilerlemek gerektiğini yazdık. Buna rağmen Fenerbahçe orta göbekten bir tek top oynamadı, kanatlardan klasik ortalar yapıp durdu. Kenar yönetimi de bu durumu seyretti. Yandan oyuna tek bir müdahaleleri olmadı. Pereira bu varyasyonları antrenmanda yaptırmıyor ise bile seyrettirebilir. Barcelona’yı seyrettirsin, hatta şampiyonluktaki rakipleri Beşiktaş’ı seyrettirsin. Bunun bile yararlı olacağını söyleyebilirim. Bir diğer açıdan baktığımızda Konyaspor’da oyuna giren futbolcular bir çok kez ilk 11 oynamış Traore ve Bajic. Fenerbahçe’de ise kurtarıcı olarak oyuna giren sol bek Caner. Bu durum bile kadro genişliğini göstermekte Fenerbahçe’nin. Bu maçta ne yaptığı belli olmayan, taraftarına saç baş yolduran Fernandao dışında kenarda golcüsü yok. Genç Uygar bile bu maçta görev alabilirdi. Ancak yedek kulübesi anlamsız şekilde defans oyuncuları ile dolu. .Şener, Ba, Kadlec, Caner kenarda bekleyen altı futbolcunun dördü. Gelinen noktada Konyaspor ve Aykut Kocaman hak ettikleri bir galibiyet aldılar .Bu futbol ile kupada da Fenerbahçe’yi saf dışı edecekleri kesin gibi. Onların haklarını teslim etmek gerekir. Gelelim Fenerbahçe’ye Bu takımın Futbolcusu olmadığı belli olan bir tek adam eksiltemeyen, bir tek varyasyonda yer alamayan Hasan Ali geldiği günden beri tartışılan futbolun ofansif yönünü bir türlü beceremeyen Josef de Souza, beklentilerin bir kısmını bile karşılayamayan Ozan Tufan, bu takımda ne işi olduğunu bir türlü anlayamadığım Diego Ribas, kariyerinin en kötü dönemini yaşayan Nani, Fenerbahçe formasının değerini bilmediği belli olan Alper Potuk, size önerim sizde gidin Mehmet Topuz’a katılın birlikte ağlayın halinize. Önümüzdeki yıllarda bu sezonu hatırladığınızda kırılma noktasının bu maç olduğunu şampiyonluğun bu ruhsuz futbol ile kaçtığını da sakın unutmayın.
Turhan Cemil GÜZEL 10 Nis 2016
Bu köşe yazısı Türkiye’nin en genç gazetelerinden Yeni Birlik‘te yazılmıştır. Eğer köşe yazarının yazısıyla ilgili düşüncelerinizi paylaşmak istiyorsanız aşağıdaki yorum kısmından yazabilirsiniz.
Yeni Birlik Gazetesi’ni Gazete Bayilerinden Temin Edebilirsiniz.