Oruç tutan kalp hastalarına önerilerde bulunan VM Medical Park Bursa Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Doç. Dr. Hakan Özkan,
“Özellikle iftar ve sahurda yediklerimize dikkat ederek oruç tuttuğumuzda, kolesterol ve şeker sorunlarından kurtulabiliriz. Hastalar, uzun süre aç olacakları için kilo kaybı ile birlikte forma girince şekerleri düşebilir. İyi kolesterolleri yükselirken, kötü kolesterollerinde düşme olabilir. Kalp hastalarının oruç tuttukları dönemde, kalp krizi geçirme ve yüksek tansiyon gibi riskleri de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu grubu ayırmak için özellikle kontrol altına alınmamış kalp hastaları, ramazan ayında oldukça dikkatli olmalıdır. Bypass olmuş veya stent takılmış hastaların şikâyetleri kontrol altına alınmamış ise risk oluşabilir. Son 1 ay içinde bypass olmuş, stent takılmış, kalp yetmezliği ya da yüksek tansiyon nedeniyle hastaneye yatmış, ritim bozukluğu olanlar oruç tutmadan önce doktoruyla irtibata geçmelidir. Doktor kontrolünde olan ve şikayeti olmayan, rutin takiplerini yaptıran hasta açısından oruç tutmak, risk teşkil etmez” dedi.
Diyetine dikkat etmiş olsa bile kalbi belli bir ritmin altında çalışan hastanın özellik iftar saatlerinde aşırı ağır yemekler yediği zaman kalbinin yükünün çok ciddi artacağını da belirten Doç. Dr. Özkan, şunları söyledi:
“Yüksek tansiyonlu hastaları değerlendirdiğimiz zaman, eğer tansiyonu kontrol altında ve az sayıda ilaç kullanıyorsa oruç tutmalarında sakınca yok. Ancak tansiyon ve kalp hastası olan kişilerin mutlaka bir doktora muayene olmasında fayda vardır. Oruç tutarken, sahurda ve iftarda yediğimize içtiğimize dikkat etmemiz gerekir. Çok ağır, karbonhidrat açısından zengin, yağlı yiyeceklerden uzak durmalıyız. Ne kadar çok yersek orucun o kadar rahat tutulacağı düşünülse bile, aslında tam tersi olur. Genellikle sahuru hafif kahvaltı şeklinde yapmak yeterlidir. Genelde hastalar aç kaldığı dönemlerde değil de iftar ile sahur arasında, yani yemek yediği dönemlerde kalp krizi geçirir. Ramazan’da en önemli husus yeteri kadar sıvı tüketmektir.”