Türkiye’nin en eski özel çocuk tiyatrolarından biri olarak 35 yılı geride bırakan Çan Tiyatrosu, salon sıkıntısı yaşıyor.
Sokak Kedisi Marilu oyunuyla 1984 yılında ilk kez ‘perde’ denilen Çan Tiyatrosu’nda, o günden bugüne 500 bine yakın minik izleyiciye oyun sergilendi. Kurulduğu yıllarda izleyici olarak gelenlerin, bugün çocuklarını getirdiği tiyatronun, kısıtlı salon kapasiteleri nedeniyle konuk ettiği küçük tiyatroseverlerin sayısı yıldan yıla azalıyor. Çan Tiyatrosu, daha büyük salonlarda oyun sergileyebilmek için yerel yönetimlerden destek bekliyor.
Yılda 25 farklı oyunun çocukların beğenisine sunulduğu, birçok oyuncunun yetişmesine katkı sağlayan tiyatro, yıllara meydan okuyarak, 3’üncü kuşak misafirlerini konuk etmeyi umut ediyor.
486 BİN SEYİRCİ
Çan Tiyatrosu’nun kurucusu ve Yönetmeni Kenan Halis Kızıldağ, çok üretken bir tiyatro olduklarını belirterek, kuruldukları günden bu yana turneler hariç 486 bin seyirciye ulaştıklarına işaret etti.
Kızıldağ, sanat hayatına Çan Tiyatrosu’nda başlayan birçok oyuncunun, bugün Devlet Tiyatrosu’nda sahneye çıktığını anlattı.
Oyunlarını artık ikinci neslin izlediğini belirten Kızıldağ, “Geçen hafta bir anne çocuğunu getirdi, ‘Beni de annem size getirirdi’ dedi. Bu çok güzel bir şey. İlk izleyicilerimizin yakında torunlarını da getireceğini düşünüyoruz” dedi.
KORSAN TİYATROLAR
Kızıldağ, 35 yıl içinde belli zorluklarla karşılaştıklarına dikkati çekerek, “Her şeyden önce korsan tiyatrolar dediğimiz yeri yurdu olmayan, vergi ödemeyen tiyatrolarla mücadele ediyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı bunları denetlemek için belki bir çalışma yapabilir. Salon sorumuz çok ciddi bir sıkıntı” değerlendirmesinde bulundu.
‘ÇOCUKLARIN RUHUNA İNEBİLMEK KEYİFLİ’
Çan Tiyatrosu’nda 14 yıldır oyunculuk yapan aynı zamanda kostümleri de tasarlayan Duygu Çifçi ise çocuklara oyun sergilemenin ayrı bir tadı olduğunu belirterek, “Bu işi çocuklarla yapmak daha eğlenceli. Onların ruhuna inebilmek, onları eğlendirebilmek benim için çok keyifli” ifadelerini kullandı.
‘SEYİRCİYLE VARIZ’
Kuruldukları yıllarda o zamanki adı Çağdaş Sahne olan bugünkü Şinasi Sahnesi’nde oyunlarını sergilediklerini anlatan Kızıldağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sonra sinema salonlarında devam ettik. Sinema salonları kutu gibi küçüldü, oralarda oynayamaz olduk. Kendimize Ataç Sahne’yi açtık. Burada varlık göstermeye çalışıyoruz. Tiyatro kurulduğu zaman bin seyirciye oynuyorduk. Sonra bu 500’lere, 150’lere düştü. 100 bizi kurtaran bi rakam. Ama artık sadece ayakta kalma mücadelesi veriyoruz bunun için de sadece 20-25 seyirciye oynuyoruz. Bizi ayakta tutan seyircimizin desteği oldu. Biz seyircimizle beraber varız.”
Kızıldağ, “had safhada” olduğunu vurguladığı salon sorunu için destek beklediklerini belirterek, “Yerel yönetimler, devlet veya iş insanları bize bu konuda destek vermeli ki biz seyircimize tam olarak ulaşıp sanatla onları kucaklayabilelim” dedi.